HAŞİM KILIÇ / ANKARA
Konserin ev sahipliğini Polonya’nın Ankara Büyükelçisi Maciej Lang üstlendi. Konserde Sanem Berkalp’in öğrencisi olan ve her biri yurtdışında farklı yarışmalarda dereceler elde eden genç piyanistler Hazal Hasırcıoğulları, Ali Toprak Kıran, Derin Zehra Erdem, Polat Cansızoğlu, Tuna Karakaya ve Eren Düzenli, Bach, Brahms, Rachmamimoff ve Chopin’in eserlerini seslendirdi.
“KÜLTÜREL BAĞLARIN DA KUTLAMASIDIR”
Etkinliğin açılışında konuşan Büyükelçi Maciej Lang, “Bu akşam sadece müziğin değil, aynı zamanda Polonya ve Türkiye arasındaki kültürel bağların da kutlanmasıdır. Müzik, sınırları aşan, insanları kelimelerin ötesinde birleştiren bir güçtür. Bu konseri uyum, ilham ve dostluk anı olarak yaşayalım.” dedi. Lang, Polonya’nın AB Konseyi Başkanlığı görevini ay sonuna kadar sürdüreceğini belirterek, “Bu akşamki etkinlik, AB ile Türkiye arasındaki güçlü bağı ve Polonya'nın Türkiye'nin katılım sürecine olan sarsılmaz desteğini vurgulamak için bir fırsattır.” ifadelerini kullandı.
10 YILDA 49 ETKİNLİK
Konser serisinin mimarlarından olan Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası keman sanatçısı Zeynep Erkan, bu projeye 2015 yılında Zeynep Ersavcı ile başladıklarını belirterek, “Amacımız Türkiye’deki müzisyenleri tanıtmaktı. 10 yılda 49 etkinlik düzenledik. Özellikle öğrencilerin öne çıkmasını istiyorum. Hepsi çok başarılı, çok çalışkan gençler. Onların yeteneklerini yabancı diplomatlara göstermek istiyoruz. Türkiye'nin bu yüzünü de tanıtmak istiyoruz.” dedi.
“KLASİK MÜZİKTEKİ BİRİKİMİ ANLATMAK İSTİYORUZ”
Konservatuvarların, orkestraların ve koro çalışmalarının Türkiye’nin güçlü kültürel altyapısının birer parçası olduğunu vurgulayan Erkan, “Ankara, İzmir, İstanbul başta olmak üzere Türkiye’nin dört bir yanında çok değerli öğretmenler ve dünya çapında yarışmalar kazanan öğrencilerimiz var. Türkiye'nin klasik müzikteki birikimini anlatmak istiyoruz.” diye konuştu.
“TÜRKİYE’NİN GÜÇLÜ YÖNLERİNDEN BİRİ”
Etkinliğin düzenleyicilerinden Zeynep Ersavcı da klasik müziğin Türkiye'nin güçlü yönlerinden biri olduğunu dile getirdi. Ersavcı, “Türkiye'nin tek bir gerçeği yok. Klasik müzik eğitimi de çok ciddi bir gerçek. Ankara’da çok köklü konservatuvarlar, çok önemli hocalar ve öğrenciler var. Bizim çabamız, bu dünyayı diplomatik çevrelere ve yabancı misyonlara tanıtmak.” dedi.
Ersavcı, etkinliğin yalnızca tanıtım amacı taşımadığını, genç sanatçılar için önemli bir sahne deneyimi sunduğunu da vurgulayarak, “Sefaretlerde sahne alan öğrenciler aslında başka bir ülkenin topraklarında uluslararası bir performans gerçekleştiriyor. Bu onlar için çok heyecan verici ve unutulmaz bir deneyim. Biz herhangi bir dernek değiliz, bütçemiz yok ama bu işi gönülden yapıyoruz ve büyük bir manevi tatmin duyuyoruz.” ifadelerini kullandı.