İngiltere’de iç istihbarat servisi MI5’ın üç ayrı mahkemede yanlış beyanda bulunduğunun ortaya çıkmasının ardından başlayan kriz büyüyor. Yüksek Mahkeme, MI5’ın iç soruşturmalarının “yetersiz” ve “yanıltıcı” olduğunu belirleyerek daha kapsamlı bir soruşturma yürütülmesine karar verdi.

MAHKEME SÜRECİ VE SKANDALIN KÖKENİ

Olay, BBC muhabirinin neo-Nazi olduğu iddia edilen bir kişinin aslında MI5 ajanı olduğunu ortaya çıkarmasıyla başladı. Muhabir, 2020 yılında söz konusu şahısla iletişime geçince üst düzey bir MI5 yetkilisi kendisini arayarak haberi yayımlamaması için baskı kurdu ve şahsın “MI5 için çalışan bir muhbir” olduğunu söyleyerek haberi durdurmaya çalıştı. Ancak MI5 daha sonra bu durumu üç farklı mahkemede inkâr ederek yanlış beyanda bulundu.

Şiddet eğilimleri ve kadınlara yönelik şiddet geçmişi olan bu şahıs, eski kız arkadaşını pala ile tehdit etmiş, bir diğer partnerinin çocuğunu öldürmekle tehdit etmiş ve çocuklara yönelik yamyamlık fantezileri olduğunu ifade etmişti. MI5, bu bilgilere rağmen şahsın kimliğini gizlemek için mahkemede yalan ifade vermeye devam etti.

“YANILTICI” SORUŞTURMA RAPORLARI

MI5, yanlış beyanda bulunduğunu kabul ederek mahkemeden özür dilemiş, kurum içi bir disiplin soruşturması ve Sir Jonathan Jones KC tarafından yürütülen bağımsız bir inceleme başlatmıştı. Ancak bu raporlar mahkemeye eksik ve sansürlü şekilde sunuldu. Mahkeme, raporların gerçeği yansıtmadığını belirleyerek kapalı oturum belgelerinin tamamının sunulmasını talep etti.

MI5’ın mahkemeye sunduğu belgelerde, raporların “adil ve doğru” olduğu iddia edilse de daha sonra yapılan incelemelerde raporlardan önemli bilgilerin çıkarıldığı, eksik ve yanıltıcı sunum yapıldığı ortaya çıktı.

İDDİASI GERÇEĞİ YANSITMIYOR

MI5’ın iç soruşturması ve bağımsız inceleme, yanlış beyanların “hafıza hatalarından” kaynaklandığını savunmuştu. Ancak ortaya çıkan belgeler, ilgili MI5 yetkilisinin muhabirle yaptığı görüşmeye dair detaylı, fakat yanlış bir anlatımda bulunduğunu gösterdi.

Yetkilinin hazırladığı iç notlarda, muhabirin “haberi yayımlamaktan vazgeçtiği” ve görüşmenin “kayıt dışı” yapıldığı iddia edilse de, mahkemeye sunulan deliller bu iddiaların gerçeği yansıtmadığını ortaya koydu. MI5 da artık bu görüşmenin kayıt dışı olmadığını kabul etti.

MI5’IN GÜVENİLİRLİĞİ TEST EDİLİYOR

Yüksek Mahkeme, MI5’ın yürüttüğü soruşturmaların gerçeği ortaya çıkarmakta başarısız olduğunu belirterek yeni, bağımsız ve kapsamlı bir soruşturma yapılmasına karar verdi. Mahkeme ayrıca, soruşturmanın ardından MI5 yetkililerine yönelik olası “mahkemeyi yanıltma” suçlamalarını değerlendirecek. Bu kriz, İngiltere’nin iç istihbarat servisi MI5’ın şeffaflığı ve hukuka bağlılığı konusunda en büyük sınavlardan biri olarak değerlendiriliyor.