Küresel fonlar, yükselen Asya para birimlerinin ve dayanıklı şirket kârlılıklarının cazibesine kapılarak bölge hisselerine geri dönüyor. ABD’nin uygulamaya koyduğu yüksek tarifelerin bölgesel ekonomik büyümeyi olumsuz etkileyeceği yönündeki kaygılara rağmen, sermaye girişi hız kazandı.

ENDEKS YÜZDE 16 YÜKSELDİ

Bloomberg verilerine göre, yatırımcılar Çin hariç Asya’daki gelişen piyasa hisselerine son üç haftadır üst üste net alım yapıyor. Bu, Mart 2024’ten bu yana görülen en uzun sermaye girişi serisi olarak kayıtlara geçti. Aynı dönemde Japonya hariç Asya hisselerini izleyen MSCI endeksi yaklaşık yüzde 16 yükselirken, küresel hisse senetleri endeksi bu oranın sadece yarısı kadar artış gösterdi.

UBS Küresel Varlık Yönetimi Asya Pasifik Stratejisti Suresh Tantia, “Asya para birimleri güçlendiğinde, genellikle bu bölgeye sermaye akışı görürüz” diyerek bu eğilimin bölge hisselerine avantaj sağladığını belirtti. Tantia’ya göre para birimlerindeki tek haneli değer kazançları yönetilebilir seviyede kaldığı sürece, şirketler bu durumu tolere edebiliyor ve piyasalar olumlu etkileniyor.

Asya mali piyasaları, Nisan başında eski ABD Başkanı Donald Trump’ın gümrük tarifelerine ilişkin açıklamaları sonrası sarsılmıştı. Ancak sonrasında doların değer kaybetmesi, ABD’nin büyümesine yönelik kaygılarla birlikte bölgeye olan ilgiyi yeniden artırdı.

2 Nisan’dan bu yana Tayvan doları yüzde 9’dan fazla değer kazanarak bölgesel para birimleri arasında başı çekerken; Güney Kore wonu, Singapur doları ve Malezya ringgiti de yüzde 3’ün üzerinde yükseldi. Bu güçlenme, dolar bazlı yatırımcılar için daha yüksek toplam getiri anlamına geliyor.

NEDENİ NE?

Societe Generale Gelişen Piyasalar Araştırma Başkanı Phoenix Kalen, kısa vadede Asya para birimlerinin daha da değer kazanabileceğini belirterek bunun nedenlerini şu şekilde sıraladı: ABD dolarına yönelik ilgide azalma, ABD ile Asya ülkeleri arasındaki ticaret görüşmelerinden çıkabilecek olumlu gelişmeler ve spekülatörlerin Asya döviz kurları üzerindeki pozisyonlanmaları.

HSBC’ye göre, mevcut gümrük vergileri ABD şirketlerinin kârlarını yüzde 10 ila yüzde 15 arasında düşürebilirken, bu oran gelişen piyasa şirketlerinde sadece yüzde 7 civarında kalacak. Bu da Asya hisselerinin daha dirençli bir performans sergileyebileceğine işaret ediyor.

TEMKİNLİ OLMA ÇAĞRISIKüresel fonlar Asya'ya koşuyor - Resim : 1

Ancak riskler tamamen ortadan kalkmış değil. ABD ve Çin arasında İsviçre’de başlaması planlanan yeni ticaret görüşmelerinin başarısızlıkla sonuçlanması halinde, endişelerin yeniden artması mümkün. Trump’ın Cuma günü sosyal medya üzerinden açıkladığı Çin ürünlerine uygulanabilecek yeni yüzde 80’lik tarife oranı, hâlihazırda yüzde 145 olan mevcut seviyeye kıyasla daha düşük olsa da, küresel büyümeye dair riskleri canlı tutuyor.

JP Morgan stratejistleri, bu aşamada gelişen piyasa rallisinin peşinden koşulmaması gerektiğini vurgulayarak daha fazla görünürlük sağlanana kadar temkinli olunması çağrısında bulundu.

Buna karşın, bazı analistler bölge hisselerinin hâlâ cazip olduğunu düşünüyor. State Street Markets EMEA Makro Strateji Başkanı Timothy Graf, “Asya, uzun süredir portföylerde yeterince temsil edilmeyen ve değeri düşük kalan bir bölge. Küresel ve bölgesel büyüme endişelerinin hafiflemesi hâlinde, önemli bir yükseliş potansiyeli taşıyor,” dedi.