İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun Medya AŞ.'yle ilgili yolsuzluk iddiasıyla tutuklanması siyasetçilerin tepkisini çekti.

İlk eleştiriler X (eski adıyla Twitter) platformu üzerinden geldi.

'SANDIKTA YENEMEDİKLERİNİ MAHKEMEYLE YENDİKLERİNİ SANIYORLAR'

Memleket Partisi Genel Başkanı Muharrem İnce, İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun tutuklanmasına ilişkin, “Sandıkta yenemediğini mahkemeyle yendiklerini sanıyorlar” değerlendirmesinde bulundu.

İnce, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, “Sandıkta yenemediğini mahkemeyle yendiklerini sanıyorlar. Yazıklar olsun” ifadelerini kullandı.

CHP Grup Başkanvekili Ali Mahir Başarır, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada şunları kaydetti:

Ekrem İmamoğlu'nun ellerine kelepçe vursanız da halkın kalbine kelepçe vuramazsınız! Bu millet, sandıkta yenemediğiniz Ekrem İmamoğlu’nu yargı darbesiyle durdurmanıza izin vermeyecek! Helal oylarla alınan bu koltuk, haram talimatla gasp edilemez! Bu karar yok hükmündedir! Meydanlarda, sokaklarda, her yerde olacağız.

CHP Genel Başkan Yardımcısı Burhanettin Bulut da X hesabından yaptığı açıklamayla tutuklama kararına tepki gösterdi. Bulut, şunları kaydetti:

Türkiye Belediyeler Birliği Başkanı ve İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanımız Ekrem İmamoğlu ile çalışma arkadaşları, kurgulanmış bir davayla, siyasallaştırılmış yargı kumpasıyla, hukuksuzca tutuklanmıştır. Siyasi ihtiraslarıyla bugün bu siyasi kumpası kuranlar bu utanç verici karara imza atanlar yarın bağımsız bir yargı önünde hesap verecek, demokrasi tarihimizde de utançla hatırlanacaktır. Masa başı oyunlarıyla halkın iradesini gasp eden, demokrasiye darbe niteliğindeki bu karar halkın vicdanında yok hükmündedir. Beyhude çabanız sonuç vermeyecek. Kaybedeceksiniz!

'ELDE EDECEĞİNİZ TEK ŞEY FAKİR VE DAHA MUTSUZ BİR TÜRKİYE'

DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, İmamoğlu hakkındaki tutuklama kararı üzerine sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada şu ifadelere yer verdi:

Güzel ülkemize yazık ediyorsunuz. Soruşturma usul ve esaslarını yok sayarak, adalete güveni yok ederek, yargıyı araçsallaştırarak elde edeceğiniz tek şey daha fakir ve daha mutsuz bir Türkiye olur. Gençlerimizin umutlarını, ülkemizin geleceğini bir inat uğruna, iktidarınızı korumak için heba edemezsiniz. Bugün istediğinizi elde etmiş gözükebilirsiniz ama kaybettiğinizin farkında bile değilsiniz. Üstelik sadece kendinize değil, hepimize kaybettiriyorsunuz. Meşru zeminde anayasal hakkını kullanarak bu sürece itiraz eden, yapılanları reddeden her bir vatandaşımızın da sağduyuyu elden bırakmamasını rica ediyorum.

"SİYASİ MÜHENDİSLİĞE SON VERMELİ"

Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu:

- Kendi kuruluş ilkelerini çiğneyen iktidar sahiplerinin Türkiye’nin uluslararası itibarına zarar veren, TCMB’nın rezervlerini tüketmeye kadar giden ve bedelini milletin yoksullaşarak ödediği ekonomik kayıplara yol açan bu antidemokratik uygulamalara yönelmesi kirlenmiş yolsuzluk düzenlerini kaybetme korkusundan başka bir şey değildir. Bu hukuksuz karar sonrasında İBB’ne kayyum atanması gibi vahim bir adım daha atılmamalı; siyasi rekabet doğal demokratik zemininde seyretmeli ve siyasi mühendislik çabalarına son verilmelidir.

HATİMOĞULLARI: KARA BİR LEKE OLARAK TARİHE GEÇTİ

DEM Parti Eş Genel Başkanı Tülay Hatimoğulları:

- İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun ve arkadaşlarının iktidar talimatlı yargı tarafından tutuklanması adalet ve demokrasiye dönük darbedir. Şimdiden kara bir leke olarak tarihe geçmiştir. Sayın İmamoğlu’nun tutuklanmasını en güçlü şekilde kınıyoruz. İstanbul, Türkiye’nin tamamı demektir. Bu kentin seçilmiş iradesine yönelik tamamen siyasi saiklerle verilen tutuklama kararı bu iktidarın utancı olacaktır.

- ‘Biz sivil darbelerden çok çektik, haksızlık ve hukuksuzluğa çok uğradık’ diyerek siyasi kariyer yapanların bugün vardıkları liman hukuksuzluklar silsilesi olmuştur. Tarihe en büyük kumpasçılar ve iktidarları uğruna 85 milyonun hayatıyla oynayanlar olarak geçecekler. Sayın İmamoğlu ile ilgili bu kararın gözden geçirilmesi ve kendisiyle birlikte tutuklanan herkesin bir an önce serbest bırakılması çağrısı yapıyoruz.

BAKIRHAN: 16 MİLYONUN İRADESİNE DARBE YAPILDI

DEM Parti Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan:

- İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun ve arkadaşlarının tutuklanmasıyla, milyonlarca yurttaşın iradesine siyasi müdahale yapılmıştır. Türkiye’de günlerdir gerilimi arttıran ve toplumu huzursuzluğa sürükleyen bu anlayış, Türkiye’nin iç barışına en büyük zararı vermeye devam ediyor. 16 milyonun iradesine darbe yapılması Türkiye’deki siyasi, ekonomik ve toplumsal gerilimleri daha fazla tetiklemiştir. İstanbul halkının seçme-seçilme hakkını hiçe sayan, yargıyı siyasi bir müdahale aracına dönüştüren bu hukuksuzluğu en güçlü şekilde kınıyorum. Bu karardan hızlı şekilde dönülmesi çağrısı yapıyorum. Hakkari’den İstanbul’a uzanan irade gasplarına karşı mücadelemizi kararlılıkla sürdüreceğiz.

ASLAN: GENEL GREV GENEL DİRENİŞ

Emek Partisi Genel Başkanı Seyit Aslan:

- Yaşanan bu tutuklama ülkedeki siyasal ve ekonomik gelişmelerin üzerine adeta tüy dikmiştir ve tek adam iktidarın pervasız, baskıcı ve faşist uygulamalarının devam ettireceğinin göstergesidir. Günlerdir sokaklarda direnen, işçi ve emekçiler, gençler, kadınlar ve her milliyetten halkımız; bu zorbalık politikalarına karşı onurlu bir direniş göstermiştir ve göstermeye devam etmektedir: Umut ve kurtuluş buradadır. Önümüzde iki yol vardır: Birisi tek adam ve saray rejimine teslim olmak ve esaret altında yaşamak. Biz bu yolu reddediyoruz.

- İkinci yol, kurtuluşumuzu kendi ellerimizle kazanacağımız, demokratik hak ve özgürlükler mücadelesinde, bağımsız ve tarafsız yargının egemen olacağı, işçi sınıfının açlığa ve sefalet koşullarında yaşamadığı, iş cinayetlerinde ölmediği, emeklinin onurlu bir şekilde yaşamını sürdürdüğü, bilimin esas alındığı, depremlerde, sellerde, afetlerde ölmediğimiz, kadınların ve gençlerin can güvenliğinin olduğu, üreticinin ürününün tarlada kalmadığı, Türk ve Kürt halkının eşit koşullarda bir arada yaşadığı bir ülkeyi hep birlikte kurmaktır. Bütün emek ve demokrasi güçlerine düşen görev birleşik bir mücadeleyi, ‘Genel Grev Genel Direniş’i örgütlemektir. Bütün gücümüzle ve olanaklarımızla mücadele etmeye devam edeceğiz. Tek adam iktidarı ve saray rejimi yenilecek. İşçi ve emekçiler kazanacak.