MERAK ETTİĞİM ŞEYLER
Türkiye’de garip şeyler oluyor?
Bir taraftan CHP’li belediyelere sürekli operasyonlar yapılırken diğer taraftan çoğu AKP’ye yanlamış kimi holdinglere birbiri ardına kayyım atanıyor.
Sanki gizli bir el iktidara rağmen iktidarı kullanarak ciddi bir temizlik operasyonuna soyunmuş durumda.
Nasıl FETÖ bu iktidar eliyle tasfiye edildiyse sanki kirli işlere bulaşmış olan AKP yanlıları da yine bu iktidar eliyle yok ediliyor.
Tabii söz konusu olan temizlik operasyonu olunca AKP de ister istemez sıkıntıya giriyor.
Son örnek Can Holding’in tutuklu patronlarından Kemal Can’ın verdiği ifade.
Kemal Can neredeyse sorulan her soruya “devlet büyüklerinin yönlendirmesiyle yaptım” yanıtını vermiş.
Doğa Kolejlerinin alınması, Ciner medya grubunun alınması, Telekom’a teklif verilmesi, Turkcell hisselerinin alınması hep “devlet büyüklerinin isteği” üzerine gerçekleşmiş.
Nedense sorgulamayı yapan savcı “Kimdir bu devlet büyükleri?” diye sormamış.
Ama şimdi sormaması asla sorulmayacağı anlamına gelmiyor.
Yarın iddianame hazırlanıp konu mahkemeye intikal ettiğinde aynı sorular yine sorulacak.
İşte o zaman cevaptan kimse kaçamaz.
GÜNÜN SÖZÜ:
DEM, “Demlenme”ye hazır…
DEVA, “Deva olma”ya hazır…
GELECEK de, “AKP’nin geleceği oluruz” demek istiyor…
O fotoğraftan da anlaşılmıyor mu? Ahmet ÜSTÜN
BUNU YAZMAK GEREK
Erdoğan’a bal kaymaklı anket
Başta CHP’liler olmak üzere Türkiye büyük heyecanla 24 Ekim’i bekliyor.
Çünkü bu tarihte mahkeme CHP ile ilgili “butlan” kararını verecek.
Tabii sonuç şimdiki yönetimin lehine çıkabileceği gibi yine erteleme kararı da alınabilir.
Bana göre saray İmamoğlu iddianamesinin açıklanmasını bekliyor, muhtemelen karar bu iddianamedeki olaylara göre şekillenecek.
Ancak tam da böyle bir önemde BUPAR araştırma şirketinin bir anketi çıktı ortaya.
Ankette “Kılıçdaroğlu’nun tekrar partinin başına gelmesine nasıl bakarsınız?” diye sorulmuş.
Sonuçlar şöyle;
Desteklerim: Yüzde 16,5
Desteklemem: Yüzde 72,3
Fikrim yok: Yüzde 11,3
Bu sonuçlar CHP genel merkezinin çok hoşuna gidebilir.
Ama bir de saray açısından bakın.
Kılıçdaroğlu’na destek bu kadar düşükse saray CHP’yi iyice karıştırmak için sizce ne yapar acaba?
ŞAKA GİBİ
O zaman ekonomiyi düzeltin
Merkez Bankası başkanı Fatih Karahan enflasyonun suçlusunu bulmuş.
Neymiş; millet altına yönelmiş, şu anda “yastık altı” diye anılan kişilerdeki altın miktarı 500 milyar doları geçmiş.
Bu da enflasyonla mücadeleyi olumsuz etkiliyormuş.
Karahan teknik olarak haklı olabilir.
Ancak önce şu soruya cevap bulmalı; Millet neden altına koşuyor, üç kuruş biriktirse neden hemen altın alıyor?
Ekonomi düzgün olsa kimse altına yönelmez, o halde Merkez Bankası Başkanı milleti altından uzaklaştıracak formüller bulmalı.
Ayrıca altın fiyatları sürekli artıyor, bu da Merkez Bankası kasasındaki altının değerini artırdığı için döviz rezervimiz de kendiliğinden artıyor.
Altına koşanlardan şikâyet eden Karahan bari “döviz rezervlerimiz yükseliyor” masalını anlatmasa bari.
ŞAŞIRDIM
F-35 için tazminat da mı ödeyeceğiz?
Yok KAAN’ın motorları yok, yok F-35’ler verilmeyecek, yok F-16’lar yine gecikecek tartışmaları içinde beni çok şaşırtan bir bilgi geldi.
Yıllarca ulusal savunma sanayiinde mühendislik yapan bir dostum “Yakında F35’lerle ilgili tazminat ödememiz istenirse sürpriz olmaz” dedi.
48 yıllık mühendis olan dostum “F-35’ten çıkarılmamızdan sonra ana şirket başka müşterilerine olan yükümlülüklerini vaat ettiği tarihlerde yerine getiremedi. Çünkü parçaların bir kısmı Türkiye’den geliyordu ve bunların gelmemesi sonucu gecikmeler yaşandı” dedikten sonra ekledi;
“Şimdi bizim olan bitmiş, testleri yapılmış F-35 uçaklarını vermiyorlar. Bunu tazminat olarak ellerinde tutmuş olabilirler.”
Bunun üzerine “İyi de Türkiye kendiliğinden ayrılmadı ki projeden, Amerika engelledi, bizim ne suçumuz var?” diye sordum.
Dostum “Haklısın tabii, ama” diyerek şunu anlattı;
“Konu ticaridir. Şirket Amerika’nın tutumuna değil bu tutuma neden olan tarafa bakar, Türkiye’yi projeden çıkarılmada suçlu bulduğu için de tazminatı bize yönlendirir.”