Dün 19 Mayıs Atatürk’ü Anma ve Spor Bayramı’ydı… Gençliğin bayramı kutlayacak hali kalmadığı için onu saymadım. Bu yıl evde oturdu törenlere katılamadı!

Rakamlarla konuşalım; Türkiye’de 15-29 yaş arası yaklaşık 18 milyon genç var. Bunların 5 milyonu ne okula gidiyor ne de çalışıyor. Bildiğin, boş oturuyor.

***

Yeni adıyla “ev genci” diyorlar onlara… Sadece bu veri bile ülkede işlerin yolunda gitmediğinin göstergesi niteliğinde…

Düşünün bir de bu TÜİK’in rakamları… Bu kadar makyajı kime yapsa güzellik yarışmasında kafaya yarışırdı.

***

Gençler artık o klasik “Sen bir başla, zamanla hakkını alırsın” masalını yemiyor. Öyle bir şey olmayacağını zaten biliyor.

İşe girse, çoğu patron “Gençsin, tecrübe kazan” diyerek maaşı stajyer tarifesine çekiyor, üstüne de mobbing ve sosyal güvencesizlik gibi ufak düzenlemeler yapıyor.

Sonra da çıkıyor ekrana, “Efendim, çalıştıracak işçi bulamıyoruz!” Haliyle işsiz genç düşünüyor; “Bir biz mi angutuz?”

***

Devlet kapısına gitseler, kapı duvar! Torpilin yoksa hiç uğraşmayacaksın. KPSS’den yüksek puan aldın mı? Güzel. Ama yeter mi? Yetmez! Çünkü tüm yollar mülakata çıkıyor.

Orası da artık torpilin geçiş kapısı. Karısı, bacanağı, dayısının oğlu, görümcesinin eltisi… Türkiye’nin yeni başarı kriteri…

***

Mülakat ve yazılı sınav yarı yarıya uygulandıktan sonra istersen sabaha kadar mürekkep yala… İnşallah başka bahara… Senden önce eş-dost, partili var sırada…

Bin türlü emek veriyorsun, hayaller kuruyorsun, kulağına dualar okuyorsun, türküler söylüyorsun, topluma katıyorsun… Hop, görgüsüzün biri, şark kurnazının teki geliyor, çocuğun önüne geçiyor. Hakkını hukukunu gasp ediyor, yarını çalıyor.

***

Eğitim desen, ayrı dert. Gençler yıllarca okuyup diplomayı alınca, karşılarında “deneyim şart” tabelasını görüyor. Deneyimi nasıl edinecek? Bak onu kimse söylemiyor.

Diplomanın maaş üstündeki etkisi kalmadı. Yarın çıkıp kafaya göre diploma iptal edilirse aldığı maaşı geri ödemeyeceğine göre… “Olur mu hiç öyle şey!” deme burası Türkiye…

***

Bu ülkede liyakat raflara kaldırılalı, sadakat vitrine konalı çok oldu. Yok efendim gençlere değer veriliyormuş da geleceğimiz onların omuzlarındaymış… Hadi oradan! Git ötede oyna, insanları kandırma…

Az buz değil, 5 milyon genç evde oturuyorsa bu, bir devletin utanması gereken büyük bir ayıptır. Türkiye’nin kendi gencine hakkını verememesidir. Emekleri hiç etmektir.

***

Gençler bu ülkeden kolay kolay vazgeçmezdi… Ama belli ki, ülke gençlerinden çoktan vazgeçmiş. Yolunu bulabilen, çareyi yurt dışında arıyor. Giderken arkasına bile bakmıyor.

Normalde kapıya koymayacağınız adamlara vermişler yetkiyi, dibe çekiyorlar ülkeyi… Elbet bitecek bu saltanatın da devri…