Yabancı bir yatırımcısınız. Paranız var. Şöyle kallavi bir fabrika kuracaksınız, milyar dolarınız kaşınıyor.

“Overlok makinesi ayağınıza geldi…” der gibi tam o sırada Mehmet Şimşek ülkenize geldi. Türkiye ekonomisini anlattı da anlattı, övmelere doyamadı.

***

Milyar dolarlık yatırım için en azından iyi bir araştırma yapmak gerekiyor sağlamından… Sonuçta domates almıyorsunuz ya pazardan…

Dünya Adalet Projesi diye bir kurumun 2025 raporunu açtınız. Diyor ki, Türkiye 143 ülke arasında “Hukukun Üstünlüğü” konusunda 118’inci… Yani ligin dibi. Küme düşme hattı.

***

Hemen altımızda Pakistan, üstümüzde Angola var. Yatırım için ne kadar güven verici, değil mi? Hani diyorlar ya “Nijerya, Togo, Mozambik’e yatırım yapar mısın?” diye...

Yapın valla. Gönül rahatlığıyla yapın. O saydığınız ülkelerin hepsi, hukukun üstünlüğü konusunda bizden daha üst sıralarda... Zambiya, Kırgızistan, Guatemala... Hepsi bizden daha “hukuk devleti”.

***

Bu rapor öyle “dış mihraklar bizi kıskandı” raporu değil... Masa başında yazılmamış. Dünya çapında yüz binlerce insana, binlerce uzmana sormuşlar. Hani “milletin ne dediği önemli” ya... İşte paşam milletin dediği!

Bu durum yeni de değil... İstikrarı seviyoruz. Düşüşte bile istikrarımız var.

2015 yılında 143 ülke arasında 80’inci sıradaymışız. Bugün 118’inciyiz… On yılda tam 38 basamaklık net, kararlı, istikrarlı bir düşüş…

İki başlık var ki, yatırımcının kabusudur... Birincisi “Hükümet Yetkilerinin Kısıtlanması”.

Yani, “Devletin başındaki canı ne isterse yapabilir mi, yoksa onu durduran bir sistem var mı?” sorusu…

Türkiye için çıkan cevap; Canı ne isterse yapar, sana mı soracak! 143 ülke içinde 137’nciyiz... Bizden kötü 6 ülke falan var. Onlar da zaten “kral benim” diyen yerler.

***

Bu finans dünyasındaki anlamı; Yarın bir KHK ile sizin fabrikanıza el koyabilirler. Ya da bir gecede tüm iş modelinizi yasaklayan bir kural getirebilirler. Kime gideceksin? Kime şikâyet edeceksin? Bulaşma güzel kardeşim!

İkincisi “Temel Haklar”.

Orada da 134’üncüyüz… İfade özgürlüğü, adil yargılanma, toplanma hakkı... Bunlar “lüks” değil, ekonominin temelidir.

***

Neden? İyi mühendisi, iyi yazılımcıyı ülkede tutamazsınız. Beyin göçü verirsiniz. İstikrarlı bir iş ortamı sağlayamazsınız. Basit bir ticari anlaşmazlıkta bile hakkınızı arayacağınız “Sivil Adalet” kategorisinde 122’nci sıradasınız... Yani imzaladığınız o milyar dolarlık sözleşme, pahalı bir kağıt parçasından ibaret olabilir. Mahkemede 10 yıl sürünürsünüz, yine de sonuç alamazsınız.

***

Yabancı yatırımcı enayi değil... “Benim malımın, mülkümün, paramın garantisi ne?” diye sorar, cevap 118’inci sıra olunca, “kalsın” der.

Haliyle “Türkiye Cumhuriyeti bir hukuk devletidir.” diyen Adalet Bakanı yapar artık yatırımı bu ülkeye…