Venezuela Devlet Başkanı Nicolas Maduro, ABD Başkanı Donald Trump’ın "uyuşturucu kartelleriyle mücadele" gerekçesiyle Karayipler bölgesine askeri unsurlar gönderme kararının ardından Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri Antonio Guterres’e bir mektup gönderdi.

Ulusal basında yer alan habere göre, Guterres’e "saygıdeğer dost" hitabıyla başlayan mektupta, ABD’nin BM Antlaşması’nı ihlal ettiği öne sürülerek, devletlerin egemen eşitliği, anlaşmazlıkların barışçıl yollarla çözülmesi ve tehdit ya da güç kullanımının yasaklanması gibi temel ilkelerin çiğnendiği belirtildi.

"EŞİ BENZERİ GÖRÜLMEMİŞ BİR TEHDİT"

Mektupta, ABD’nin bir nükleer denizaltı ile yedi savaş gemisinden oluşan bir deniz grubunu Karayipler’e göndermesinin, Latin Amerika ve Karayipler’in barış ve güvenliği için "eşi benzeri görülmemiş" bir tehdit oluşturduğu vurgulandı.

Venezuela’nın uzun yıllardır ABD tarafından "sistematik bir saldırı politikasına" maruz kaldığına dikkat çekilerek, "Tek taraflı zorlayıcı önlemler, karalama kampanyaları ve kurumları ile liderlerini suçlu göstermek için adımlar atılıyor." ifadesi kullanıldı.

BM Antlaşması’nın değer ve ilkelerinin hatırlatıldığı mektupta şunlar kaydedildi:

"İnsanlık ve BM, 21. yüzyılda barış ve uluslararası güvenliği tehlikeye atan güç politikalarının yeniden ortaya çıkmasına izin veremez. Bugün bu saldırı daha tehlikeli bir boyuta tırmanmıştır. Karayipler’de ABD’nin deniz ve hava kuvvetlerini konuşlandırması, buna bağlı olarak muhripler, bir füze kruvazörü ve hızlı saldırı yapabilen bir nükleer denizaltının varlığı da dahildir."

"SAYGI GÖSTERMEYE ÇAĞIRIN"

Maduro, "Savaşa hayır, egemenliğe ve barışa evet." ifadesini kullandığı mektubunda şunları vurguladı:

"(Guterres) Sizden, bu (BM) Örgüt’ün temel değer ve ilkelerini aktif bir şekilde savunmanızı, Amerika Birleşik Devletleri hükümetini bu düşmanca eylemlere son vermeye ve Venezuela Bolivarcı Cumhuriyeti’nin egemenliğine, toprak bütünlüğüne ve siyasi bağımsızlığına tam olarak saygı göstermeye çağırmanızı talep ediyorum."

ABD: KARTALLERLE MÜCADELE EDİYORUZ

Trump'ın Başdanışmanı Stephen Miller, ABD'nin Venezuela açıklarına savaş gemisi ve denizaltı göndermesini "uyuşturucu kartelleriyle mücadele" gerekçesiyle savundu.

Miller, Trump'ın hem sınır konusunda hem de sınırların ötesinde suçlular ve kartellerle mücadele konusunda kararlı olduğunu vurgulayarak, bundan sonraki adımlarının da aynı şekilde süreceği mesajını verdi.

Latin Amerika kökenli uyuşturucu kartellerini Trump'ın "yabancı terör örgütleri" listesine aldığını anımsatan Miller, "Başkan, suç kartellerinin Amerikan halkı için açık bir tehlike oluşturan yabancı terörist örgütler olduğunu söylemiştir. Batı Yarımküre'de faaliyet gösteren suç kartelleri ve uyuşturucu kaçakçıları kadar çok sayıda Amerikalının ölümünden sorumlu başka hiçbir örgüt yoktur." diye konuştu.

Miller, Karayiplerin güneyine Venezuela açıklarına gönderilen ABD ordusu unsurlarına ilişkin bir soru üzerine de şu açıklamayı yaptı:

"Başkan, ABD ordusunun görevinin karteller dahil olmak üzere bu yabancı terör örgütlerine karşı Amerikan halkını savunmak olduğunu açıkça belirtmiştir. ABD ordusu, uyuşturucu kaçakçılığı örgütleri, suç kartelleri ve bu yabancı terör örgütleriyle mücadele etme ve onları ortadan kaldırma kararlılığındadır."

ABD-VENEZUELA GERGİNLİĞİ

ABD Başkanı Trump, daha önce imzaladığı bir kararnameyle Latin Amerika kökenli uyuşturucu kartelleriyle yerinde mücadele iddiasıyla ordunun daha fazla ve etkin kullanılması talimatı vermişti.

CNN'e açıklama yapan iki üst düzey ordu yetkilisi ise Trump'ın talimatının ardından bölgeye 4 bin deniz piyadesi gönderme kararı alındığını belirtmişti. Trump, 15 Ağustos'ta da Venezuela açıklarına 3 savaş gemisi gönderilmesi emrini vermişti.

Venezuela Devlet Başkanı Maduro ise 18 Ağustos'ta ABD'nin olası müdahalesine ilişkin yaptığı açıklamada, "Denizlerimizi, gökyüzümüzü ve topraklarımızı biz savunuruz, biz özgürleştiririz, biz gözlemleyip devriye gezeriz. Hiçbir imparatorluk Venezuela'nın kutsal topraklarına dokunamaz ve Güney Amerika'nın kutsal topraklarına dokunmamalıdır." ifadelerini kullanmıştı.