Apple’ın Formula 1 filmi “F1” gişede zirveye çıktı

Apple Inc.’in Formula 1 temalı yeni filmi “F1”, ABD ve Kanada’daki ilk hafta sonunda 55,6 milyon dolarlık hasılat elde ederek gişede birinci sıraya yerleşti.

Brad Pitt’in yaşlanan bir yarış pilotunu canlandırdığı film, hafta sonu için yaklaşık 50 milyon dolar gelir beklentisinin üzerine çıkarak güçlü bir açılış gerçekleştirdi.

200 milyon dolardan fazla bütçeyle hazırlanan ve Apple’ın en pahalı yapımlarından biri olan film, Apple TV+’da yayınlanmadan önce sinemalarda izleyiciyle buluşturulma stratejisinin bir parçası olarak öne çıkıyor. Dağıtımı Warner Bros. Discovery tarafından üstlenilen film, küresel ölçekte hafta sonunda 144 milyon dolarlık hasılata ulaştı.

İZLEYİCİ KİTLESİ GENİŞLİYOR

Warner Bros. Küresel Sinema Dağıtımı Başkanı Jeff Goldstein, filmin açılış hafta sonunda “Apple’ın bugüne kadar yaptığı en büyük sinema açılımı” olduğunu belirterek, performansın “oldukça etkileyici” olduğunu söyledi. Goldstein, ilk günlerde izleyici kitlesinin ağırlıklı olarak erkeklerden oluştuğunu ancak izleyici profilinin her geçen gün genişlediğini ifade etti.

Imax Corp. CEO’su Rich Gelfond, Kuzey Amerika’daki hafta sonu hasılatının yaklaşık dörtte birinin Imax salonlarından geldiğini açıkladı. Gelfond, bu performansın Apple’ı daha fazla gişe odaklı büyük bütçeli film yapma konusunda cesaretlendireceğini söyledi.

GERÇEK YARIŞ PİSTLERİNDE ÇEKİLDİ

Eleştirmenlerden genel olarak olumlu yorumlar alan “F1”, Rotten Tomatoes’ta profesyonel eleştirmenlerden yüzde 83 onay aldı. Film, Abu Dabi’den Japonya’ya kadar gerçek Formula 1 pistlerinde, araç içlerine yerleştirilen küçük iPhone tarzı kameralarla çekilerek gerçekçilik vurgusu yaptı. Filmde ayrıca gerçek yarış spikeri yorumları da kullanıldı.

FORMULA 1 TAKIMLARINDAN DESTEK ALINDI

Filmin yapımcısı Jerry Bruckheimer, Bloomberg’e yaptığı açıklamada, Formula 1 takımlarını projeye ikna etmenin bir yıldan fazla sürdüğünü belirtti. “Onlara ‘Sizin dünyanıza kendimizi entegre edeceğiz ve bu sporu en otantik şekilde anlatan filmi yapacağız’ dedik” diyen Bruckheimer, takımların desteği olmadan bu kadar kapsamlı bir erişim sağlanamayacağını ifade etti.