Araştırma hastanesinde radyoaktif madde skandalı! Hastalara fazla verildi

Muğla Eğitim ve Araştırma Hastanesi Nükleer Tıp Merkezi'nde, doktorların şikayeti üzerine Sağlık Bakanlığı müfettişleri inceleme yaptı. İncelemeler sonucunda, hastanede tiroid sintigrafisi çekimi sırasında hastalara olması gerekenden fazla radyoaktif madde verildiği tespit edildi. Sağlık Bakanlığı ise konuya ilişkin açıklamada "Yapılan değerlendirmelerde hasta mağduriyetine yönelik olumsuz bulgu tespit edilmemiştir" denildi.

Muğla Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde özel bir firma tarafından işletilen Nükleer Tıp Merkezi’nde, tiroid sintigrafisi çekimi sırasında, hastalara olması gerekenden çok daha fazla dozda radyoaktif madde verildiği iddia edildi. Doktorların iddiaları tutanak altına alarak hastane yönetimine iletmesi üzerine konu Sağlık Bakanlığı’na iletildi.

"ADLİ YÖNDEN İŞLEM YAPILMASINA GEREK YOK"

Müfettiş tarafından yapılan inceleme sonrasında hazırlanan raporda, tiroid sintigrafisi çekimi sırasında hastalara fazla dozda radyoaktif madde verildiğinin tespit edildiği belirtildi.

Müfettiş raporunda ayrıca, hastane ile firma arasında yapılan hizmet alım sözleşmesinin feshedilmesi gerektiği vurgulanarak, “Konu ile ilgili adli yönden herhangi bir işlem yapılmasına gerek olmadığı kanaatine varılmıştır” denildi.

"İNSANLARIMIZIN HAYITINI HİÇE SAYANLAR ADALET ÖNÜNDE HESAP VERECEK"

Birlik Sağlık-Sen Muğla İl Temsilcisi Abdullah Gül ise müfettiş raporundaki bu karara tepki göstererek, konuyla ilgili Muğla Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulunduğunu söyledi.

Gül, “Muğla halkına olması gerekenden çok daha fazla radyoaktif madde vererek, insanlarımızın hayıtını hiçe sayanlar adalet önünde hesap verecek” dedi.

Türk Tabipleri Birliği (TTB), de Muğla Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde Nükleer Tıp Merkezi'ndeki radyoaktif madde iddialarına ilişkin açıklamada bulundu.

"SAĞLIK POLİTİKALARININ İFLAS ETTIĞİNİ GÖRÜNÜR HALE GETİR"

TTB'nin açıklamasında şu ifadelere ''Bundan altı ay önce ortaya çıkan 'Yenidoğan Skandalı' ülkemizde yıllardır uygulanmakta olan ve sağlığı piyasa koşullarına terk eden sağlık politikalarının iflas ettiğini görünür hale getirmişti. Yenidoğan bebeklerin ölmesi pahasına para kazanmak için kurulmuş bir çetenin varlığı hepimizi derinden sarsarken; TTB olarak bunun uygulanan politikaların kaçınılmaz sonucu olduğunu ifade ettik. Halkın sağlıklı ve mutlu olduğu, hekimlerin ve tüm sağlık çalışanlarının işlerini mutlulukla ve en iyi şekilde yapabildiği 'Başka Bir Sağlık Sistemi' hayata geçirilene kadar uyarmaya, çalışmaya, üretmeye devam edeceğiz'' ifadelerine yer verildi.

BAKANLIKTAN AÇIKLAMA

Sağlık Bakanlığı'nın, "Sağlıklı Çözüm" adlı sosyal medya hesabından olaya ilişkin bir açıklama yayınlandı. İddiaların Bakanlık tarafından ciddiyetle ele alındığı belirtil açıklamada, şu ifadelere yer verildi:

"Konunun sağlık hizmetlerine özgü tıbbi ve mesleki boyutlar taşıması nedeniyle, teftiş süreci içerisinde alanında yetkin, akademik donanıma sahip uzmanlardan oluşan bilirkişi komisyonu teşkil edilmiş; gerekli değerlendirmeler bu uzman heyetçe titizlikle gerçekleştirilmiştir.

Yapılan değerlendirmelerde hasta mağduriyetine yönelik olumsuz bulgu tespit edilmemiştir. Hazırlanan soruşturma raporları doğrultusunda gerekli idari ve disiplin işlemleri gecikmeksizin başlatılmış ve uygulanmıştır. Hasta güvenliğini en üst düzeyde tutmak, sağlık hizmetlerimizin temel önceliğidir."

Hastane
SON DAKİKA HABERLERİ
Sonraki Haber