İsrail'in saldırısını kınayan tezkere TBMM'de kabul edildi
TBMM Genel Kurulu'nda, içinde Türkiye'den giden 3 milletvekili ve Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarının da yer aldığı Özgürlük Filosu'na İsrail'in yaptığı müdahaleyi kınayan Meclis Başkanlığı tezkeresi oybirliğiyle kabul edildi.
İçinde Türkiye'den giden 3 milletvekili ve Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarının da yer aldığı Özgürlük Filosu'na İsrail'in yaptığı müdahaleyi kınayan Meclis Başkanlığı tezkeresi TBMM Genel Kurulu'nda kabul edildi.
"KÜRESEL SUMUD FİLOSU İNSANLIK CEPHESİNİN GÜÇLÜ SESİ OLMUŞTUR"
Tezkerede, şu ifadelere yer verildi:
- "Uzun zamandır İsrail’in acımasız ablukası altında yaşamak zorunda bırakılan ve iki yıldır soykırımcı Netanyahu hükümetinin katliamlarına maruz kalan Gazze, aylardır açlık ve kıtlıkla da mücadele etmektedir. Bu zalimlik karşısında Gazze halkına insani yardım ulaştırmak, hukuksuz İsrail ablukasını kırmak ve Gazze’de yaşanan soykırıma dikkat çekmek amacıyla 44 ülkeden yüzlerce aktivist ve elliden fazla gemiyle yola çıkan 'Küresel Sumud Filosu', insanlık cephesinin güçlü sesi olmuştur.
- İsrail, işlemekte olduğu soykırım ve diğer savaş suçlarına bir yenisini ekleyerek sivil ve barışçıl bir teşebbüs olan Sumud Filosu’na uluslararası sularda saldırmış, Gazze halkına insani yardım ulaştırılmasına engel olmuş, uluslararası hukuku bir kez daha fütursuzca çiğnemiştir. Uluslararası kamuoyunun tepkisine rağmen katil Netanyahu ve çetesi şimdi de Özgürlük Filosu Koalisyonuna saldırıda bulunmuştur.
- Denizli Milletvekili Sayın Sema Silkin Ün, Bursa Milletvekili Sayın Mehmet Atmaca ve Hatay Milletvekili Sayın Necmettin Çalışkan’ın da aralarında yer aldığı ve toplamda 21 vatandaşımızın bulunduğu Vicdan Gemisine bugün yapılan saldırı bilinmelidir ki aslında Türkiye Büyük Millet Meclisi'ne de yapılan alçakça bir saldırıdır. Bu vesileyle Özgürlük Filosu Koalisyonunda yer alan tüm Filistin dostlarını bu cesur ve insani davranışlarından dolayı tebrik ediyoruz.
"EN SERT ŞEKİLDE UYARIYORUZ"
- Fütursuz saldırganlığı ile insanlık vicdanının tahammül sınırlarını ve haddini çoktan aşan İsrail’i, milletvekillerimiz dahil vatandaşlarımızın hiçbir şekilde kötü muamele görmemeleri, alıkonulmuş vatandaşlarımızın derhal serbest bırakılmaları ve en kısa sürede ülkemize ulaşmaları gerektiği konusunda en sert şekilde uyarıyoruz.
- Tüm siyasi partilerimiz ve milletvekillerimizle birlikte Türkiye Büyük Millet Meclisi olarak üç değerli milletvekilimizin, alıkonulan vatandaşlarımızın ve Gazze halkına insani yardım ulaştırmak için yola çıkan tüm kahramanların yanında olduğumuzu ifade ediyoruz. Ayrıca başta milletvekillerimiz olmak üzere Sumud ve Özgürlük Filolarının mensuplarına karşı İsrail işgal güçlerince işlenen tüm suçların uluslararası mahkemelerde hesabının sorulmasının öncüsü ve ısrarlı takipçisi olacağız.
- İsrail’in Filistin halkına uyguladığı işgal, ilhak ve imha politikalarının son bulması, Gazze halkının kesintisiz ve kapsamlı insani yardıma erişmesi ve İsrail’in işlediği insanlık suçlarının hesabını vermesi için tüm parlamentolara ve uluslararası parlamenter asamblelere birlikte tutum alma ve seslerini yükseltme çağrısında bulunuyoruz.
- İnanıyoruz ki zalim İsrail yönetiminin insanlık vicdanını yaralayan bu alçak saldırıları karşısında uluslararası kamuoyu her geçen gün çok daha güçlü tepkiler vermeye devam edecek, özgür ve egemen Filistin’in önündeki tüm engeller en kısa sürede aşılacaktır."
'DERHAL İSRAİL'E NOTA VERİLMELİDİR'
Yeni Yol grubu adına söz alan Saadet Partisi Genel Başkanı Mahmut Arıkan, TBMM'nin itibarının belirsiz bir terör devletinin insafına bırakılmaması gerektiğini belirterek, şunları söyledi:
- "Derhal İsrail'e nota verilmelidir. 3 milletvekilimizin ziyaret değil, 'Çocuklar ölmesin', 'Katliamlar son bulsun' diye verdikleri bir mücadelede korsan bir devlet tarafından uluslararası sularda uluslararası hukuk hiçe sayılarak kollarına kelepçe vurulması daha mı hafif bir şey? İsrail'le olan tüm diplomatik ilişkilerimizi keselim. Tam 708 gündür çocuklar, kadınlar katlediliyor. Milletvekillerimiz bu katliama son vermek, bu acımasız vahşeti dünya gündemine taşımak için o gemilere bindiler ama siz hala diplomatik ilişkilerinizi kesmediniz, bunu derhal yapmanız gerekir. Türkiye'deki İsrail diplomatları, 'Persona non grata' ilan edilerek sınır dışı edilsin.
- Bu sınır dışı işlemlerinde milletvekillerimize uygulanan prosedürün aynısı uygulansın çünkü uluslararası ilişkilerde mütekabiliyet esastır. İsrail'in içerisinde yer aldığı bütün uluslararası kurum, kuruluş, organizasyon ve etkinliklerden çekildiğimizi derhal açıklayalım. Türkiye'de faaliyette bulunan ve maddi, manevi destek sağlayan, doğrudan ya da dolaylı bir şekilde İsrail'le bağlantılı olan bütün şirket ve kuruluşların mal varlıklarını dondurun. Gözaltına alınan vatandaşlarımız, 'Kendilerinin Türkiye ve İsrail çifte vatandaşı olan, Türkçe konuşan askerler tarafından sorgulanıp işkenceye maruz bırakıldıklarını' açıkladılar, hep beraber dinledik. İsrail'de askerlik yaptığı bu katliamlarda tespit edilen bütün çifte vatandaşları derhal belirleyip vatandaşlıklarına son verelim."
"MİLLETVEKİLLERİMİZ VE AKTİVİSTLERİMİZ NEDEN SAVUNMASIZ BIRAKILDI"
İYİ Parti grubu adına söz alan Bursa Milletvekili Selçuk Türkoğlu, İsrail'in Özgürlük Filosu'na müdahalesinin uluslararası hukuka aykırı olduğunu kaydederek, şunları belirtti:
- "Buradan açıkça soruyorum; Sumud Filosuna, dolayısıyla Vicdan Gemisine Türk savaş gemileri ve hava unsurları eşlik etmiyor muydu, bu baskın sırasında onlar neredeydi, milletvekillerimiz ve aktivistlerimiz neden savunmasız bırakıldı. İsrail güçlerine neden bir tek ikaz bile yapılmadı, Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları uluslararası sularda saldırıya uğrarken Ankara'daki yetkililer neden sessizdi, bu sessizlik, bu suskunluk neyin karşılığındadır, iktidar, meydanlarda, 'İsrail'le ticareti kestik' diyor ama perde arkasında gemiler dolusu mal sevkiyatı hala üçüncü ülkeler üzerinden devam ediyor.
- Resmi verilere göre 2024 yılında Türkiye'den İsrail'e ihracat 6 milyar dolara yaklaştı; Gazze'de çocuklar bombalar altında can verirken limanlarımızdan hala inşaat demiri, gıda ve tekstil sevkiyatı yapıldı. Bu mudur sizin, 'One minute' diplomasiniz? Başta katil Netanyahu'nun uçağı olmak üzere İsrail uçaklarına hava sahamız açılıyor mu hala? Perde önünde, 'Ey Netanyahu' diye bağırıp perde arkasında, 'Ne vereyim kardeşime?' diye pazarlık masasına nasıl oturuyorsunuz? Bu mu sizin dış politikanız ve samimiyetiniz" diye konuştu.
"İKTİDAR FİLİSTİN KONUSUNDA MÜŞTEREK ÇÖZÜM ÜRETEBİLİCEK MEKANİZMALARI HAYATA GEÇİRMELİ"
CHP Grubu adına söz alan İstanbul Milletvekili Namık Tan, iktidarın samimi eleştirilere kulak vermesi gerektiğini kaydederek şunları söyledi:
- "MİT Başkanı Sayın İbrahim Kalın temmuz ayı sonunda Genel Başkanımızı ziyaret etti, benim de içinde yer aldığım CHP’li temsilcilere bilgilendirmede bulundu. Devlet kurumları ve partiler arasında olduğu gibi, muhalefet ve iktidar arasında da bu çeşit ikili temasların faydalı olduğuna en az sizin kadar inanıyoruz. Fakat bunları bir adım daha ileriye götürmemiz gerektiğine de inanıyoruz.
- İktidarın Filistin gibi acil eylem gerektiren konularda müşterek çözüm üretebilecek mekanizmaları hayata geçirmesi gerekiyor. Türkiye'de iç politikada en sert kavgaları veren partilerin ülke için hayati konularda nasıl bir milli mutabakat sağladığına birçok defalar şahit olduk.
- Örneğin, 1950'lerin başında CHP ve Demokrat Parti iç politikada çok sert rekabet içindeydi fakat Türkiye'nin NATO üyeliği konusunu her 2 partinin temsilcileri birlikte ele aldı ve konu yüce Meclisimizin yalnızca 2 ret oyuyla geçirildi. Bizim mevcut dış politika karar alma süreçlerini, tıpkı eski günlerde olduğu gibi bir ya da iki partinin ideolojik sınırlarından çıkarmamız gerekiyor."