İYİ Parti'den 'Lozan' kararı
İYİ Parti lideri Dervişoğlu, terör örgütünün fesih açıklamasında Lozan Antlaşması'na atıf yapılmasına tepki göstererek bu haftaki grup toplantısını Lozan Parkı'nda gerçekleştirecek.
NİSANUR YILDIRIM / ANKARA
İYİ Parti Genel Başkanı Müsavat Dervişoğlu, partisinin genel merkezinde terör örgütü PKK’nın silahları bırakma ve kendini feshetme kararını değerlendirdi.
Dervişoğlu, PKK’nın 12. Kongre sonuç bildirisinde yer alan “PKK; kaynağını Lozan Antlaşması ve 1924 Anayasası’ndan alan Kürt inkar ve imha siyasetine karşı, halkımızın özgürlük hareketi olarak tarih sahnesine çıktı” ifadelerine çok sert tepki gösterdi.
Dervişoğlu, PKK’nın Lozan Antlaşması’na yönelik eleştirilerine karşı, partisinin bu haftaki TBMM grup toplantısını Çankaya Birlik Mahallesi’ndeki Lozan Parkı’nda saat 12.00’de yapacaklarını açıkladı.
İKTİDARA SERT LOZAN ELEŞTİRİSİ
Dervişoğlu, PKK’ya Lozan üzerinden şöyle yüklendi:
- PKK, hedef ve amaçlarından geri adım atmamıştır. Lozan, Türkiye Cumhuriyeti devletinin tapu senedidir. Açıklamada, Lozan’ın inkar politikalarına karşı verilen silahlı mücadelenin başarıya ulaştığı iddia edilmektedir.
- Terör örgütüne, Lozan’ın hangi maddesini delme sözü verdiniz de Lozan’a karşı başardık demektedirler? Bir terör örgütü Lozan’a karşı zafer ilan ediyorsa, Türk devletini ve bu süreci yönetenler kalkışmanın faili olmaktan kaçamazlar. Terör örgütü, zaferini ilan ediyor. Kazanan PKK ise kaybeden Türk milleti ve Türkiye Cumhuriyeti devletidir.
“ÖMÜR BOYU BAŞKANLIK” VURGUSU
Dervişoğlu’nun PKK’nın fesih kararına değerlendirmeleri şöyle:
- Türkiye Cumhuriyeti devleti ve büyük Türk milleti, bu ihanet açıklamasını kabul etmez ve edemez. Aksi durum, Türk devletinin hain terör örgütüyle mütekabil hale getirilmesi ve teröre teslim olmasıdır. Devleti yöneten iktidar ve ortakları için de bunun adı açıkça ihanettir.
- Kahraman TSK’nın, emniyet güçlerimizin, bölgedeki korucularımızın mücadelesiyle bitirilme noktasına gelen terör örgütü, iktidar ve yerel ortaklarının ömür boyu başkanlık ve siyasi hesapları, küresel ortaklarının talimatları ve stratejileri ile PKK terör örgütü, olmayan bir savaşın galibi, olmayan bir barışın aktörü haline getirilmiştir.
"BU ALÇAĞA ÖZGÜRLÜK VERİP SİYASET YAPMASINA MÜSAADE Mİ EDECEKSİNİZ?"
- Bir başka soru da evlatlarımızın katiline özgürlük vaadidir. Terörist başının süreci yürütüp, yönlendirmesi, demokratik siyaset hakkının tanınması ve hukuki güvence talep ediliyor. Bu aşamadan sonra TBMM’nin de rolünü oynaması isteniyor. İktidara soruyorum, pazarlık yoksa bu ne demektir? Pazarlık yaptıysanız bu alçağa özgürlük verip, elini kolunu sallayarak siyaset yapmasına müsaade mi edeceksiniz?
- Yüce Meclisi daha başka nasıl bir tuzağa çekmek niyetindesiniz? Uyanık olmak ve Suriye’nin kuzeyindeki gelişmeleri dikkatle izlemek hatta müdahale etmek mecburiyetindeyiz. İçeride PKK üzerinden PR yaparken KCK, PKK ve YPG’nin Suriye’de kurduğu ve 26 Nisan’da Kamışlı’da ilan ettiği özerk yapı ile ilgili ne düşünüyorsunuz?
"TERÖR ÖRGÜTÜ İLE İKTİDARIN HEDEFİ AYNIYMIŞ"
- Pazarlık var dedik, arsızca ‘yok’ dediler. Haklılarmış, ortada bir pazarlık da yok. Doğrudan doğruya teslimiyet varmış. Öcalan’a özgürlüğün ve siyasetin yolu açılacak, bunu Türk milletine yapamazsınız dedik, ‘yalan’ dediler. Açıklamadan anlıyoruz ki terör örgütü bu konuda talepkar ve kararlı. İktidar ise terörist başına ikametgah arıyor.
- Türkiye Cumhuriyeti devletinin tapu senedi Lozan’ı hedef alan açıklamalar gösteriyor ki hain terör örgütüyle iktidar ve ortaklarının hedefleri en başından beri aynıymış. Türkiye Cumhuriyeti onu idare ettiğini zannedenlerin değil, cumhuriyeti koruma sevdasıyla donanmış büyük Türk milletinindir.