'Kadınlar Ülkesi' gerçekten varmış: 4750 yıllık anaerkil topluluk keşfedildi

Çin'deki bilim insanları dünyanın en eski anaerkil topluluklarından birini keşfetti: Soyağacının ve mirasın erkekler üzerinden değil de kadınlar üzerinden belirlendiği bir topluluk...

Fotoğraf: Ning Chao

Arkeologlar, Çin'in doğusundaki Shandong eyaletindeki Sarı Nehir ağzının yakınlarında kadınların egemen olduğu Dawenkou kültürünün yerleşimini ortaya çıkardı.

Eyaletteki bir köyün adının verildiği "Fujia"daki topluluğun M.Ö. 2750 ila M.Ö. 2500 yılları arasında varlığını sürdürdüğü ve toplamda 37 hektarlık bir araziye sahip olduğu öğrenildi.

Nature dergisinde yayınlanan bu çalışma, 4750 yıl önce Cilalı Taş Devri'nde kadınların hakim konumda olduğu bir topluluğun gerçekten de var olduğunun ilk genetik kanıtı.

Peking Üniversitesi'nde biyobilimci Ning Chao "Fujia saf bir anaerkil topluluktu" diyerek norm olarak kabul edilen sosyal yapıların zaman içinde dönüşüp değişebileceğini vurguladı.

KURTARMA KAZILARINDA 2 MEZAR BULDULAR

Çin'deki diğer pek çok kazı alanı gibi Fujiaların sit alanı da ülkenin hızlı altyapı ve kentleşme hamlesi sırasında keşfedildi. O dönem yerel yönetim sit alanının çevresine otoyollar ve apartman kompleksleri inşa ediyordu.

Fotoğraf: Ning Chao

1980'li yıllarda başlayarak bugüne kadar devam eden "kurtarma kazıları"nda Fujiaların yerleşim alanı, çanak çömlekler ve mezar alanları bulundu.

AYNI KADIN SOYUNDAN GELENLER BİR MEZARA

Araştırmacılar yakın zamanda iki mezarlıktan toplamda 60 kişinin kemik örneklerini toplayarak DNA'larını analiz etti. Kuzey mezarlığına gömülenlerin hepsinin yaklaşık 250 yıl boyunca aynı kadın soyundan gelen bireyler olduğu tespit edildi. Güney mezarlığına gömülenler ise farklı bir anne soyunu paylaşıyordu.

Her iki klan da farklı kadın atalardan gelmelerine rağmen birlikte yaşamış, hatta evlilikler yapmıştı.

ERKEKLER, EŞLERİNİN KLANINA GEÇMİŞ

Araştırmacılar soy takibini yalnızca anneden geçen mitokondriyal DNA sayesinde takip edebildi. Dikkat çeken şeylerden biri, yalnızca erkeklerden geçen Y kromozomuyla ilgili analizlerin çok çeşitli olmasıydı.

Bilim insanlarına göre kadınlar evlendikten sonra bile kendi ailesinin yanında yaşamaya devam etmiş, erkekler ise iç güveysi rolünde evlendikleri kadının klanına dahil olmuş. Bu durum bugün birçok toplumda yaygın görülen "kadının erkeğin ailesine katılma" geleneğinin tam tersine işaret ediyor.

Bu arada Fujia yakınlarından Wucun arkeolojik alanında da benzer toplumsal izlere rastlandı. Bu da Fujia'nın o dönem istisnai bir topluluk olmadığına işaret ediyor.

Bu arada Fujia'nın bulunduğu yer, Çin medeniyetinin doğduğu yerin yakınlarında bulunuyor.

Kadın Çin Arkeoloji
SON DAKİKA HABERLERİ
Sonraki Haber