Kartalkaya duruşması: Alarm sistemi çalışmadı
Kartalkaya faciasının 9. duruşmasında tanıklar dinlendi. Tanıklar alarm sisteminin çalışmadığını söyledi.
Bolu Grand Kartal Otel'de 78 kişinin hayatını kaybettiği, 133 kişinin yaralandığı yangın faciasına ilişkin davanın 9'uncu duruşma günü, tanık ifadeleriyle sürüyor. Bolu'da 19'u tutuklu 32 sanığın yargılandığı davanın 8'inci duruşmasında müşteki ve tanık beyanları alınmıştı.
9 DURUŞMA
Bugün saat 09.45'te başlayan 9'uncu duruşmada da tanıkların dinlenmesine devam ediliyor. Grand Kartal Otel'de kat görevlisi olarak çalışan tanık İdris E. "2008 yılından bu yana Grand Kartal Otel bünyesinde çalışıyorum. Saat 03.28'de arkadaşım tarafından uyandırıldım. 4. kata çıkmaya çalıştım. Emir Aras'ı aradım. ‘Yangın var yukarıya çıkamıyoruz' dedim. Merdivenlerden insanların inmesine yardımcı oldu. Otelde kat görevlisiyim.
ALARM SİSTEMİ ÇALIŞMADI
Kış aylarında Kartalkaya'da, yaz aylarında Gazelle Otel'de çalışırım. Bolu Belediyesi İtfaiye Müdürlüğü personeli İrfan Acar, 1. kattan 12.kata kadar her kata baktı. Eksikliklerin tespit edilmesinin ardından Cemal Özer, muhasebeye geçerek eksiklikleri temiz kağıda geçirdi. Cemal Özer, eksiklikleri Ahmet Demir'e gösterdi. Ahmet Bey'de onları Emir Aras'a gönderdi. Emir Aras, Halit Ergül'ün damadı pozisyonunda. Otelin Müdürü Zeki Yılmaz. Otelin alarm sistemi vardı ama çalışmadı" dedi.
'ODALARDA SİGARA İÇİLDİĞİNDE DEDEKTÖRLERİN ÇALIŞMADIĞINI BİLİYORUM'
SEGBİS sistemi ile duruşmaya tanık sıfatıyla katılan resepsiyon görevlisi Batuhan Mehmet C., "Olay günü 4-12 vardiyasındaydım. 2. katta kalıyordum. Saat 03.30 sıralarında beraber çalıştığımız arkadaşlarımız 2. katın koridorunda otururken dumanı fark edip, ‘yangın var' diye bağırmış. Bende de kulaklık takılıydı. Sonrasında başka bir arkadaşım kapıları yumrukladı. Hızlıca aşağıya indik. Kayak odasının çıkış kapısı kilitliydi. Kapıyı zorlayarak açtık. Mutfakta patlama oldu sanırım üzerimize parça geldi. Dışarı çıktığımızda 4. katın yandığını gördük. Yangın tüpü görmedim. Odalarda sigara içildiğinde duman dedektörlerinin çalışmadığını biliyorum" diye konuştu.
Grand Kartal A.Ş. çalışanı tanık Mehmet K. ise "Yangın anında odadan çıktım. Resepsiyon kısmında yoğun duman vardı. Dışarıya çıktığımda telefonumun olmadığını fark ettim. Arkadaşlarımdan telefon isteyerek teleski personelini aradım. Uzun merdivenleri getirmesi gerektiğini söyledim. Merdivenlerle insanları kurtardık. Otoparktan araçların çıkışıyla ilgili bir bilgim yok" dedi.
"DENETİMDEKİ EKSİKLİKLERİ BİLİYORSAM HERKES BİLİYORDUR"
Duruşmada, otelde resepsiyonist olarak çalışan Buğra Özbeyli, tanık olarak dinlendi. Duruşmaya Fethiye’den SEGBİS bağlantısı ile katılarak ifade veren Özbeyli, yangının başlamasının ardından kayak odasından dışarı çıktığını söyleyerek şunları ifade etti:
- "Yangın esnasında alarm sesi duymadım. Personele yangınla ilgili eğitim verilmedi, tatbikat yapılmadı. Yangın tüpü bir önceki yıl restoranda olduğunu hatırlıyorum. Ama sayısının yetersiz olduğundan eminim. Odalarda sigara içildiğini biliyorum. Sigara içilsin diye yangın dedektörü devreye girmiyordu. Resepsiyon bölümünde canlı anons sistemi ve alarm butonu gibi bir şey yoktu.
- Denetimin iyi geçmediğinden haberdar oldum. Eksiklikleri ben öğrendim. Bunları öğrenince otelin kapanacağını düşündüm. Bunu servis personeli bilmiyordur. Ama benim ekip arkadaşlarım ile yönetim biriminin bildiğini düşünüyorum. Eksiklikleri herkes biliyordu. Zeki Yılmaz değil, herkes biliyordu. Ben bile biliyorsam, herkes biliyordur. Ahmet Demir’le de bu eksiklikler konuşulmuş olabilir. Ben bile biliyorsam, onun da bilme ihtimali vardır."
Bolu İl Özel İdaresi’nde görevli olan Muhammet Yılmaz, tanık olarak duruşmada ifade verdi. Gıda Komisyonu’nda görev yaptığını belirten Yılmaz, “Kafe ile ilgili ruhsat başvurusunda bulundular, biz de kendilerine eksik evrakları bildirdik. Mudurnu Enerji A.Ş. bize müracaatta bulundu. Otel yangın raporunun eksik olduğunu ve otel için yangın uygunluk belgesinin alınmasını istedik. Yeniden bir rapor istedik. Kuruma kafeterya için ‘uygundur’ diye rapor getirilmiş. Henüz ruhsat müracaatları devam ederken, 13 Ocak’ta müracaatta bulunulmuş. Zaten bir hafta sonra yangın oldu” dedi.
SANIK AVUKATLARININ BİR KISMI SALONU TERK ETTİ
Müşteki avukatlarından, yangında 8 yakınını kaybeden Yüksel Gültekin, mahkeme heyetine Yılmaz’ın anlattıklarının çelişkili olduğunu ve birbiriyle tutarsızlık içerdiğini iddia ederek, tanık olarak değil sanık olarak yargılanması gerektiği yönünde talepte bulundu. Yüksel Gültekin’in soruları sırasında tanığa baskı kurulduğunu iddia eden bazı sanık avukatları salonu terk etti.