Konserve gıda tehlikesi: İki can aldı, onlarca kişi hastaneye kaldırıldı

İtalya’da konserve gıdalardan kaynaklanan salgında iki kişi hayatını kaybetti, onlarca kişi hastaneye kaldırıldı.

Fotoğraf: Shutterstock

İtalya'nın güneyinde bir yemek arabasından kaynaklanan salgın paniğe yol açtı. Araçta kullanılan konserve gıdaların içeriğindeki bakteriden dolayı iki kişi hayatını kaybetti, onlarca kişi hastaneye kaldırıldı.

Salgın, bilinen en ölümcül gıda kaynaklı hastalıklardan biri olan botulizmden kaynaklanıyor. Botulizm, Clostridium botulinum bakterisinin ürettiği bir toksin sonucu ortaya çıkan ciddi bir zehirlenme türü.

Yetkililer geçen ay bu konserve gıdalarla yapılan sandviçlere dikkat edilmesi konusunda uyardı.

KONSERVELER BU BAKTERİYE YOL AÇABİLİYOR

Konserveleme süreci gıdanın havayla temasını keserek oksijensiz bir ortam yaratıyor.

Bu genelde gıdanın uzun süre bozulmadan muhafaza edilmesine olanak sağlasa da C. botulinum bakterisi için uygun ortamı da oluşturabiliyor. Birçok bakterinin aksine C. botulinum, gelişmek için oksijene ihtiyaç duymuyor.

Bakterinin sporları genelde toprakta bulunuyor ve pişirme ile işlenme sürecinde hayatta kalabiliyor. Brokoli, yeşil fasulye, mısır, kırmızı pancar ve bezelye gibi düşük asitli gıdaların konserveleme süreci yeterince sıcak veya uzun olmadığında bu sporlar ‘uyanıp’ ürüyor ve toksinlerini salgılamaya başlıyor.

Toksinin görünmez, tatsız ve kokusuz olmasından ötürü konserve gıdaların bozulup bozulmadığı anlaşılmıyor.

Sporların kendisi yutulma halinde genellikle zararsız olsa da havasız ortama girdiklerinde filizlenerek toksinlerini salıyor. Bu sebeple ev yapımı konserve gıdalar bu salgına sıklıkla sebep olabiliyor.

BOTULİZM NEDEN BU KADAR TEHLİKELİ?

Bu toksin sinir sistemine zarar vererek ciddi sağlık sorunlarına yol açıyor.

Botulizm belirtileri arasında kas güçsüzlüğü, görme bozuklukları, yutma güçlüğü bulunuyor ve bazı vakalarda solunum yetmezliği ve ölüme yol açabiliyor. Erken teşhis ve tedavi hayati önem taşıyor.

Belirtiler konservelenmiş gıda tüketiminden sonra 18 ila 36 saat içinde görülmeye başlıyor.

Botulizmin teşhisi felç, Guillain-Barré sendromu, myasthenia gravis gibi diğer hastalıkların belirtilerine benzemesi sebebiyle zorlu olsa doktorlar kan, dışkı ve gıda örneklerini laboratuvarda test ederek botulizmi teyit edebiliyor.

NASIL TEDAVİ EDİLİYOR?

Botulizmin tedavilerinin başında destekleyici bakım ve antitoksinler geliyor. Destekleyici bakım hastalığın yol açtığı komplikasyonların tedavi edilmesi anlamına geliyor. Örneğin solunum güçlüğü gelişen hastaların ventilatöre bağlanması veya enfeksiyonların kontrol altına alınması gerekebiliyor.

Antitoksinler ise vücutta dolaşan toksine bağlanarak onu etkisiz hale getiriyor. Erken verildiğinde toksinin daha fazla zarar vermesini engelleyebiliyor ancak halihazırda oluşan hasarı geri çeviremiyor.

Hastalığı atlatanların iyileşme süreci genellikle uzun sürüyor. Bu kişilerde yorgunluk ile solunum sorunları görülmeye devam edebiliyor.

NEYE DİKKAT ETMELİ?

Gıda kaynaklı botulizm riskini azaltmanın basit ama hayati önem taşıyan yolları var.

Öncelikle ezilmiş, şişmiş, sızdıran ya da rengi değişmiş konserve veya kavanoz ürünleri asla tüketmemek gerekiyor.

Asit oranı düşük gıdaları evde konserve ediyorsanız sporları öldürmek için yemeden önce mutlaka on dakika kaynatın.

Ayrıca doğru basınçlı konserve kapları kullanın ve her zaman konserve yapma talimatlarını takip edin.

YARARI DA VARMIŞ!

Tehlikelerine rağmen botulinum toksininin önemli tıbbi kullanım alanları da var.

Kontrollü ve çok küçük dozlarda enjekte edildiğinde kas spazmlarını azaltabiliyor, kronik migreni tedavi edebiliyor ve şaşılık ile boyun kaslarının istemsiz şekilde kasılmasıyla ortaya çıkan ağrılı durum olan servikal distoni gibi rahatsızlıkların kontrol altına alınmasında kullanılabiliyor.

ABD Gıda ve İlaç Dairesi (FDA) botulinum toksinine ilk kez 1989’da tıbbi kullanım onayı verdi ve o zamandan bu yana çok sayıda tedavi için onay alındı.

İtalya
SON DAKİKA HABERLERİ
Sonraki Haber