Köy köy gezip tarif topluyor: Lezzetleri kayıt altına alıyor

Elazığ Gastronomi Kültür ve Turizm Derneği Başkan Yardımcısı Mehtap Özer Seyran, kaybolmaya yüz tutan yöresel yemekleri belgelemek için köyleri dolaşıyor. 430 köy ve 78 mezradan derlenen tarifler kitaplaştırılıyor.

Elazığ Gastronomi Kültür ve Turizm Derneğince Elazığ mutfağının zenginliğini korumak ve gelecek nesillere aktarmak amacıyla "Geçmişten Günümüze Kadar Gelen Gerçek Hayatın Pişirdikleri Projesi" hayata geçirildi.

Derneğin başkan yardımcısı, iki çocuk annesi Seyran, proje kapsamında muhtarların desteğiyle yaşlılarla iletişime geçerek köyleri ziyaret ediyor, az bilinen yöresel yemekler hakkında bilgi topluyor.

Köylerde yaşlıların evlerine konuk olan Seyran, yemeklerin hazırlanış sürecini not ediyor, aynı zamanda tüm aşamaları görüntüleyerek kayıt altına alıyor.

Bu kapsamda Seyran'ın bir durağı da merkez Beşir köyü oldu. Seyran, un, kavurma, ceviz, tereyağı, soğan, pul biber ve tuz karışımıyla odun közünde pişirilen "gömme" yemeğinin yapılışını kayda aldı.

Seyran'ın köylerde türküler eşliğinde derlediği yemek tarifleri kitap haline getirilecek.

"AMACIMIZ GENÇLERİ UNUTULMUŞ LEZZETLERLE BULUŞTURMAK"

Seyran, dernek olarak başlattıkları proje kapsamında unutulmuş yemekleri gün yüzüne çıkarmayı amaçladıklarını söyledi.

Çalışma kapsamında köyleri gezdikleri ifade eden Seyran, şunları kaydetti:

"Elazığ'da 430 köy ve 78 mezra gezerek tarif topladık. Yaşlı çınarlarımızdan, teyzelerimizden, babaannelerimizden ve dedelerimizden tarifler aldık. Bu tarifleri gelecek nesillere aktarmak üzere hikayeleriyle birlikte kitabımıza koyacağız. Kültürümüzün unutulmaması için bu değerleri hem görsel hem de çeşitli etkinliklerle ortaya çıkarıyoruz."

Köylere gitmeden önce muhtarlarla iletişim kurduklarını ve yemekleri araştırdıklarını anlatan Seyran, yemek tarifleri için köylerdeki yaşlıların kapılarını çaldıklarını dile getirdi.

Seyran, şöyle konuştu:

"Bazen bahçede bazen avluda bazen evlerde bu yemekleri yapıyoruz. Hem fotoğraflıyoruz hem görüntülüyoruz. Bu kayıtların tümü geleceğe arşiv olarak kalacak. Gelecek nesillerin bu yemekleri unutmaması için derlediğimiz bilgileri kitap haline getireceğiz. Bu kültür unutulmasın istiyoruz çünkü Türk kültürü çok önemli. Kitabımızın son aşamasına geldik. Amacımız gençleri unutulmuş lezzetlerle buluşturmak."

"GÖMME, ATEŞ İÇİNE GÖMÜLEREK PİŞTİĞİ İÇİN BU ADI ALMIŞ"

Köyde yaşayan, hayvancılık ve organik tarımla uğraşan Üzeyir Yıldız da derneğin çalışmalarını önemli bulduklarını ve desteklediklerini ifade etti.

Unutulmuş yemekleri gün yüzüne çıkarmak için çaba gösterildiğini dile getiren Yıldız, "Bu bir gönül ve sevda işi. Biz de elimizden geldiğince yardımcı oluyoruz. Köyümüzde ileri yaştaki ve yemekleri bilenler olarak toplandık." dedi.

Yaptıkları gömme yemeğinin köy kültüründe önemli bir yere sahip olduğunu belirten Yıldız, "Gömme, ateş içine gömülerek piştiği için bu adı almış. Ata tohumu kepeği alınmamış kara kılçık buğday unuyla yapılır. İçine tuz, kavurma, soğan veya damak tadına göre susam eklenebilir. Eskiden sonbaharda yapılan kavurmalar tenekelerde saklanır, gömmede kullanılırdı." ifadelerini kullandı.

"ESKİDEN HER ŞEYİMİZİ KENDİMİZ YAPARDIK

Köyde yaşayan 60 yaşındaki iki çocuk annesi Fatma Yavuz da ailesiyle yıllardır çok sevdiği köyünde yaşadıklarını, geçmişte anne, babaanne ve yaşlıların yaptıkları yemekleri çok sevdiğini, hala o yemekleri yapmaya çalıştığını söyledi.

Gençlerin artık eski yemekleri yapmadığını anlatan Yavuz, şunları aktardı:

"Hazır yemeklere yöneliyorlar. Dışarıda yapılan yemeklerin ne şartlarda yapıldığını bilmiyoruz. Eskiden her şeyimizi kendimiz yapardık. Bulgurumuzu, unumuzu, yağımızı kendimiz yapardık. Evde pişen her yemeğin malzemesini bilirdik. Gömme yemeği eskiden misafir geldiğinde hemen hazırlanırdı. Şimdi maalesef bu gelenekler yok."

Köy sakini 7 çocuk annesi 80 yaşındaki Lütfiye Karataş da bütün çocuklarını köyde büyüttüğünü dile getirdi.

Geçmişte yapılan yemeklerin unutulmasını istemediğini ifade eden Karataş, "Gençler artık yapamıyor, öğretmek istiyoruz ama köyde kalmadıkları için öğrenemiyorlar. Bu yemekler unutulacak. Eski yemeklerimizi hatırlamak bile bizi mutlu ediyor." diye konuştu.

Elazığ
SON DAKİKA HABERLERİ
Sonraki Haber