Meclis'te Mahmut Tanal'dan bir dakikalık eylem

CHP Şanlıurfa Milletvekili Mahmut Tanal, TBMM Genel Kurulu'nda görüşmeleri devam eden zeytinlik alanların madencilik faaliyetine açılmasını da içeren torba kanun teklifi görüşmelerinde yaptığı konuşmada, bir dakika boyunca "Zeytine dokunma, hayata dokunma" dedi.

TBMM Genel Kurulu'nda zeytinlik alanların madencilik faaliyetine açılmasını da içeren torba kanun teklifi görüşmeleri devam ediyor.

Milletvekilleri birer dakika söz alarak, Sanayi, Ticaret, Enerj, Tabii Kaynaklar, Bilgi ve Teknoloji Komisyonu Başkanı ve AKP Bursa Milletvekili Mustafa Varank'a kanun teklifine ilişkin sorularını sordu.

Söz alan CHP Şanlıurfa Milletvekili Mahmut Tanal, "Zeytin Anadolu'nun hafızasıdır ve aynı zamanda bir hayattır. Zeytinliklerle ilgili getirilen bu teklif geri çekilmelidir. Çünkü zeytin yaşamdır, hayattır" dedikten sonra bir dakikalık sürenin kalan bölümünde "Burada şunu söylüyoruz; zeytine dokunma, hayata dokunma, zeytine dokunma, hayata dokunma, zeytine dokunma, hayata dokunma, zeytine dokunma, hayata dokunma, zeytine dokunma, hayata dokunma...." ifadesini kullandı.

KOCAMAZ: ÇED RAPORLARI YERLİ VE YABANCI ŞİRKETLER İÇİN FORMALİTEYE DÖNÜŞTÜRÜLMÜŞTÜR

İYİ Parti Mersin Milletvekili Burhanettin Kocamaz ise şunları söyledi:

- "Kanun teklifi her ne kadar ülkemizin yenilenebilir enerji yatırımlarını teşvik etmek ve madencilik sektöründe bürokratik süreçleri hızlandırmak gibi gerekçelere dayandırılmış olsa da geneli itibarıyla çevre hukuku, anayasal mülkiyet ilkeleri, kamu denetimi ve idari şeffaflık bakımından son derece sakıncalı düzenlemeler içermektedir.

- Teklifte yer alan maddeler yalnızca çevresel ve toplumsal hassasiyetleri gözardı etmekle kalmamakta aynı zamanda anayasa ile güvence altına alınmış hak ve ilkeleri zedelemekte kamu yönetiminde hesap verilebilirliği ortadan kaldırmaktadır. Teklifle ÇED raporları yerli ve yabancı şirketler için adeta bir formaliteye dönüştürülmüştür.

- Maden ve benzeri yatırımlarda ÇED raporlarının yeterince incelenmeden verilmesi, özellikle ormanlık alanlarda tarım arazileri, zeytinlikler ile su kaynakları üzerinde geri dönüşü olmayan çevre katliamlarına yol açacaktır.

- Anayasanın söz konusu maddesi ormanların devlet eliyle yönetilmesini, tahsis ve tahrip edilmemesini, özel şahıslara devredilmemesini açıkça hükme bağlamıştır. Düzenlemeyle fiilen kamu eliyle özel sektöre tahsis rejimi kurulmakta, böylece Anayasa’nın amir hükümlerinin arkasından dolanılmaktadır.

- Böylece ormanlık alanlarla birlikte sit alanları, turizm bölgeleri, mera ve sulak alanlarda fiilen maden sahasına açılabilmektedir. Bu düzenlemede işin en vahim olan yanı ise ormanlar dâhil olmak üzere bazı hassas alanlar için resmi kurumlara ÇED süresince en geç üç ay içerisinde görüş bildirme zorunluluğu getirilmekte, bu süre içerisinde görüş bildirmeyen kurum olumlu görüş bildirmiş yani izin vermiş sayılmaktadır."

ARPACI: NEDİR BU KÖMÜRÜN İKTİSADİ DEĞERİ, ÜLKENİN KAZANCI NE OLACAK?

CHP Denizli Milletvekili Şeref Arpacı ise şunları söyledi:

- "Bu torba kanunun içinde bulunan özellikle meraları ilgilendiren enerjide süper izin maddeleri, koordinatlar verilerek bölgedeki zeytinler olmak üzere doğayı, insanı ve hayvanları yok edecek kömür madenlerini ilgilendiren maddeler ve zimni izin meselesi problemlidir. Elinize vicdanınıza koyun ve söyleyin arkadaşlar içinize siniyor mu bu yöntem? Kapalı kapılar arkasında yapılan pazarlıklara hizmet etmek için mi buradayız? Neler söz verdiniz, neler taahhüt ettiniz? Karşılığında ne aldınız?

- Ne aceleniz vardı da komisyonu 26 saat hiç aralıksız çalıştırdınız? Tali komisyon olarak çevre ve tarım komisyonu belirlenmişken, görüş almadınız. Almadan vermek Allah’a mahsustur, siz doğayı, zeytini, yeşili, arıyı, balı, kovanı, Muğla’nın su kaynaklarını, tam 26 mahalleyi, köyü, insanı ama en çok da geleceğimizi veriyorsunuz karşılığında ne alıyorsunuz? Nedir bu kömürün iktisadi değeri? Ne kadar elektrik üretecek ne kazanacak bu şirketler? Kime ne faydası var? Ülkenin kazancı ne olacak? Bunları etki analizinde görmemiz gerekiyordu, göremedik.

- Bir sonraki donem Cumhurbaşkanımız Ekrem İmamoğlu’na yapılan keyfi hukuk uygulamaları ve adaletsizliklerin neticesinde 10 gün gibi bir sürede işçinin, emekçinin, sanayicinin, esnafın sırtından biriktirdiği 57 milyar doları bir çırpıda satabilen bir ülke burası bu parlamentoya, bu milletvekiline yakışıyor mu bu yasa 7 milyar dolar için? Bu ülkenin vatandaşlarının faydasına harcanamayacak bir para mıdır? Nasıl 57 milyar dolar satıp karşılığında Türk lirası aldıysak, kamulaştıralım bu santralleri, elektriğimizi kendimiz üretelim. Kömür mü yok? Bulalım, ucuz kömür ithal edelim. En sevdiğiniz şey ithal etmek değil mi?

- Geçmişte defalarca delmeye çalıştığınız zeytin kanunun bu sefer koordinatlar vererek delmeye çalışıyorsunuz, bu sayede en azından tüm Türkiye’de talanın önüne geçilecek gibi duruyor fakat insan sormadan edemiyor yarın başka bir bölge için koordinat belirlenmeyeceği ne malum? 'Sökülenin yerine iki kat daha zeytin dikeceğiz'. Arkadaşlar ağaç dikmekle orman olmuyor, doğal hayat yerine gelmiyor, zeytinyağı üretimi olmuyor. Taşıma işleminin doğru zamanda doğru şekilde yapılması lazım, yoksa yaklaşık 86 bin zeytin ağacı yok olacak."

CHP TBMM Mahmut Tanal
SON DAKİKA HABERLERİ
Sonraki Haber