'Millet İradesine Sahip Çıkıyor' 50'inci miting için on binler alandaydı
CHP'nin İBB operasyonları ve İBB başkanı Ekrem İmamoğlu'nun tutuklanmasına tepki olarak başlattığı "Millet İradesine Sahip Çıkıyor" mitinglerin 50'incisi 18 Ağustos'ta belediye başkanı tutuklanan Beyoğlu'nda yapıldı. On binlerce vatandaş engellemelere rağmen Beyoğlu Belediyesi'nin önüne akın etti.
CHP'nin, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı ve ana muhalefetin cumhurbaşkanı adayı Ekrem İmamoğlu'nun tutuklanması sonrası başlattığı "Millet İradesine Sahip Çıkıyor" mitinglerin 50'incisi İstanbul Beyoğlu'nda yapıldı.
İBB'ye dönük operasyonlar kapsamında 18 Ağustos'ta tutuklanan Beyoğlu Belediye Başkanı İnan Güney için ayrıca destek mesajı verilecek miting öncesi bazı metro durakları kapatıldı.
Engellemelere rağmen kalabalık gruplar 50'inci miting için Beyoğlu Belediyesi'nin önüne akın etti. Ellerinde bayrak ve afişlerle alanı dolduran kalabalık kitle, sık sık "Kurtuluş yok tek başına ya hep beraber ya hiç birimiz" sloganları attı.
"SEÇİM SANDIĞI GELENE KADAR MEYDANLARDAYIZ"
CHP Genel Başkanı miting öncesi X hesabından yaptığı paylaşımda "Tüm tutsak yol arkadaşlarımız özgür kalana kadar, seçim sandığı gelene kadar meydanlardayız" dedi. Özel paylaşımında şunları kaydetti :
"Adalet, eşitlik ve özgürlük için 50’nci eylemimizde Beyoğlu’nda buluşuyoruz! Ekrem İmamoğlu ve tüm tutsak yol arkadaşlarımız özgür kalana kadar, seçim sandığı gelene kadar meydanlardayız! Biz kazanacağız, adalet kazanacak, milletimiz kazanacak!"
İNAN GÜNEY'İN İNDİRİLEN AFİŞİ YERİNE ASILDI
Miting öncesi Beyoğlu Belediye'sine asılan ve üzerinde Belediye Başkanı İnan Güney ve ailesinin fotoğrafının yer aldığı afiş polis tarafından indirildi.
CHP Genel Başkanı Özgür Özel'in kürsüye çıkmasının ardından o afiş yeniden belediye binasına asıldı. Afişin asılması sırasından kürsüden kalabalığa hitap eden Özel şunları söyledi:
"Değerli arkadaşlar İnan Başkan’ın, değerli eşi ve evlatlarının fotoğrafına tahammül edemeyenler görsün. İnan Güney suçsuzdur, İnan Güney onurumuzdur, ona sonuna kadar sahip çıkıyoruz.
Şu resme tahammül edemeyenlere, buraya polis gönderip o resmi kaldırtanlara Beyoğlu en güzel cevabı veriyor ve diyor ki “İnan Güney onurumuzdur”.
Nasıl Saraçhane’de toplanmayalım direnmeyelim, mücadele etmeyelim, teslim olalım diye vapurları bağladılarsa, trenleri, metroları durdurdularsa bugün de Beyoğlu’nda İnan Güney’e sahip çıkmamız, yeri göğü inletmemizden korkanlar metroları kapatmış, otobüsleri durdurmuş.
İşte bu meydan, 6. Dairenin önünden ta aşağı kadar inen on binler yüz binler gösteriyor ki biz haklıyız, biz masumuz, biz güçlüyüz. Bu yüzden ahlaki üstünlük bizdedir, psikolojik üstünlük bizdedir, kalabalık enerjisi bizdedir."
CHP İstanbul İl Başkanı Özgür Çelik Silivri'de tutuklu bulunan İBB Başkanı ve CHP'nin cumhurbaşkanı adayı Ekrem İmamoğlu'nun mesajını meydandaki kalabalığa okudu.
İMAMOĞLU: BİZ İŞİMİZİN BAŞINDA OLUNCA, ONLARIN GERÇEK YÜZÜ DAHA NET GÖRÜLÜYOR
İmamoğlu, mesajda şu ifadeleri kullandı:
"İstanbul’un kalbi Beyoğlu’nun güzel insanları, benim yiğit hemşerilerim; kıymetli hanımefendiler, beyefendiler, sevgili gençler, canım çocuklar… Sizleri sevgiyle, saygıyla selamlıyorum. Her birinizi hasretle kucaklıyorum. Bugün, İnan Güney Başkanımla birlikte orada olmalı, yeni projelerin temelini atmalı, yeni hizmetler başlatmalı, yeni açılışlar yapmalıydık. Ama buna izin vermediler.
Çünkü, bizleri ve diğer belediye başkan ve yöneticisi arkadaşlarımızı tutuklayanlar, bizim iş başında olmamızdan korkuyorlar. Çünkü biz işimizin başında olunca, onların gerçek yüzleri daha net görülüyor. Bizler; icraatçı, halkçı, milletin parasını millete veren, milletin hakkını yemeyen, yedirmeyen yöneticileriz.
"İKTİDAR EKONOMİYİ BATİRİRKEN BİZ VATANDAŞIN YANINDA OLDUK"
İktidar ekonomiyi batırıp, vatandaşı her gün daha fazla yokluğa, yoksulluğa sürüklerken, vatandaşın yanında hep biz olduk. Vatandaşlarımızın geçim derdini hafifletebilmek, hayatlarını biraz olsun kolaylaştırabilmek için ne gerekiyorsa yaptık. 2019’da, ‘İmamoğlu gelirse sosyal yardımları kesecek’ diye yalan söyleyenler, şimdi bu konuyu ağızlarına alamıyorlar.
Çünkü kesmek, azaltmak bir yana; onların sosyal yardımlar için ayırdığı bütçeyi, biz, tam 6 kat artırdık. İstanbulluların geçim derdini hafifletmek için, onlardan 6 kat daha fazla para harcadık. Yalnız sosyal destek ve yardımlarda değil; her türlü icraatta, yatırımda, hizmette bizden öncekilerden misli misli fazla iş yaptık. Çünkü milletin parası, israfçının, rantçının cebine gitmedi. Biz, milletin parasını sadece millete verdik.
"BİZ, MİLLETİN PARASINA GÖZÜMÜZ GİBİ BAKTIĞIMIZ İÇİN ONCA İŞ YAPABİLDİK"
İşte bu nedenle, ben ve diğer tutuklu arkadaşlarım bu gece salıverilsek, yarın sabah İstanbul sokaklarında alnımız ak, başımız dik dolaşırız. Hemşerilerimizle kucaklaşır, hasret gideririz. Bizim, vatandaşlarımıza ve bağımsız yargıya veremeyeceğimiz hiçbir hesabımız yok.
Ama onlar; batırdıkları ekonominin, bitirdikleri devletin, yok ettikleri adaletin hesabını asla veremezler. Onlar; işsizliğe, yoksulluğa mahkum ettikleri, umutsuz, güvencesiz bıraktıkları milyonlarla yüzleşemezler. O yüzden de çarşıda, pazarda, sokakta, meydanda dolaşamıyorlar. Biz, milletin parasına gözümüz gibi baktığımız için onca iş yapabildik.
"BİR DAHA ASLA SEÇİM KAZANAMAYACAKLARINI ÇOK İYİ BİYİYORLAR"
Beyoğlu’nda yaptıklarımızı sizler çok iyi biliyorsunuz. Meydanları düzenledik; tarihi eser restorasyonunda rekorlar kırdık; kütüphaneler, spor merkezleri, yurt ve kreşler açtık; kentsel dönüşüm projelerini hayata geçirdik; devasa ulaşım ve altyapı yatırımları yaptık.
Bu icraatçı ve halkçı karakterimizle ülkeyi yönettiğimizde, hayatın nasıl hızla kolaylaşıp, güzelleşeceğini milletimiz görüyor. İktidar da gerçeği görüyor. Kurdukları bu kirli menfaat düzeninin sonunun geldiğini, bir daha asla seçim kazanamayacaklarını çok iyi biliyorlar.
Sandıkta kazanamayacakları seçimi, emirleri altına aldıkları bir avuç yargı mensubu aracılığıyla kazanmanın derdine düştüler. İktidar seçim, millet geçim derdinde.
"MİLLETE YABANCILAŞAN HİÇBİR İKTİDAR AYAKTA KALAMAZ"
Gerçeklerden bu kadar kopan, milletin haline bu kadar yabancılaşan hiçbir iktidar ayakta kalamaz. Bunlar da kalamayacak. Günü gelecek; bir bayram sabahına uyanır gibi, seçim sabahına uyanacağız. O günün akşamında, adalet ve hürriyet rüzgarları esmeye başlayacak bu güzel memlekette.
Herkes için ve her yerde, önce adalet, önce hürriyet gelecek güzel memleketimize. Bir şahsın, bir partinin değil; birliğin ve kardeşliğin, adaletin ve hürriyetin, bolluğun ve refahın iktidarını kuracağız. Bir kişi kaybedecek, bir millet kazanacak. Her şey çok güzel olacak. Ekrem İmamoğlu. Silivri Zindanı."
ÖZEL: "99 DALGA DA YAPSANIZ BURADAYIZ, AYAKTAYIZ"
Ekrem İmamoğlu'nun mesajının okunmasının ardından kürsüye CHP Genel Başkanı Özgür Özel çıktı. Coşkulu kalabalığa hitap eden Özel'in hedefinde AKP iktidarı ve Cumhurbaşkanı Erdoğan vardı:
"Bu bir siyasetçinin, bir genel başkanın başarabileceği bir iş değildir. Bu, ancak sizin gibi yiğit insanların cesaret verdiğinde birimizin yapacağı bir iştir. O birimiz gücü kendinden değil, meydanlardan alıyor, haklılıktan alıyor, sizlerden alıyor. Bugüne kadar 10 milyon kişi meydanlarda Ekrem Başkan'a sahip çıktı, arkadaşlarımıza sahip çıktı, Eylemdir, ne zaman sonuç alırsa o gün bitecek.
Buradan Erdoğan'a ve onun yargıdaki aparatlarına sesleniyorum. Bizi yıldıramazsınız. 9 dalga yaptınız, 99 dalga da yapsanız buradayız, ayaktayız, eylemdeyiz. Bu ilçede yapılan seçimler hep tarihi sonuçlar doğurmuştur.
Bu ilçede Recep Tayyip Erdoğan milletvekili adayı olmuştur, kazanamamıştır. Beyoğlu Belediye Başkan adayı olmuştur, kazanamamıştır. Ama dedesi Beyoğlu Belediyesi'nde süpürgeci olan, babası Beyoğlu Belediyesi'nde şoför olan, kendisi Beyoğlu Belediyesi'nin garajlarında büyüyen İnan'ımız yüzde 50 oyla belediye başkanı olmuştur.
"BÜTÜN TÜRKİYE'YE ÖRNEK GÖSTERDİK"
Ben İnan kardeşimi Gezi Parkı'nın bulunduğu ilçenin başkanı olarak İstiklal Caddesi'ndeki ilçe binamızda tanımıştım. Gözlerindeki kararlılığı, o kara kaşında, kara gözündeki inancı, partiye, ülkeye bağlılığı görmüştüm. İnan, o dönemde hepimize bütün Türkiye'ye Beyoğlu'nda ev sahipliği yaptı. Seçildiği günden beri bütün baskılara rağmen, 17 ay boyunca elinden gelenin fazlasını yaptı. İnanın, öyle işler yaptı ki bütün Türkiye'ye örnek gösterdik."
Özel, Güney'in Beyoğlu'ndaki bütün okullar için başlattığı su
sebili ve arıtma projesini anlatarak, "Duyunca dedim ki 'İnan, bunu
bütün belediyelerimizin yapması lazım.' Bütün Türkiye'ye yaydık.
Tayyip Erdoğan'a, Milli Eğitim Bakanı'na söylüyorum. Türkiye'de
eğer valinin engel olmadığı, ilçe milli eğitim müdürünün engel
olmadığı, okul müdürünün engel olmadığı bir yer varsa ve orada su
parayla satılıyorsa bize yazıklar olsun.
Çağırın, oraya geleceğiz, İnan'ın hatrına o okulda suyu bedava yapacağız. Bunu bütün Türkiye'ye yaydık. Ama valileri, milli eğitim müdürlerini korkutuyorsunuz, okul müdürlerine baskı yapıyorsunuz. Buradan Türkiye'deki bütün okul müdürlerine söylüyorum. İyi su, zenginin çocuğuna parayla satılıp, yoksulun çocuğu çeşmeden su içiyorsa, size yazıklar olsun. Çağırın, biz yapmazsak, bize yazıklar olsun. Hodri meydan" ifadesini kullandı.
"BİR SİYASİ KAPKAÇLA BELEDİYEYİ CHP'DEN ALIP AKP'YE VERMEK İSTEDİLER"
Özel, şunları kaydetti:
"AK Parti'nin MHP'nin seçmenlerine sesleniyorum. İnan Güney'i,
yüzde 50 oyla göreve seçti Beyoğlu. Birileri de geçen hafta aldı,
onu Silivri'ye götürdü. Sanki İnan, burada bir kusur yapmış gibi
bir hava yaratıyorlar.
İnan'ın burada herhangi bir kusuru yok. Daha önce de yapılmış bir kusuru yok. Geçmişte görev yaptığı bir belediye şirketinde, o belediye şirketinin lehine işler yaptığı için, o belediye şirketini kara geçirdiği için, doğru işler yaptığı için Aziz İhsan Aktaş denen adama iftira attırarak tutuklama yaptılar.
Aynı Aydın'da yaptığı gibi bir siyasi kapkaçla, bir siyasi yankesicilikle bu belediyeyi Cumhuriyet Halk Partisi'nden alıp bir AK Partiliye vermek istedi.
"RÜŞVETE KANMAYAN, BASKIDAN YILMAYAN 16 KAHRAMAN"
Hesap neydi? Belediye Meclisi'nde biz 16'yız. AK Parti 14. İnan
içeriye gidince bir belediye meclis üyemiz taraf değiştirirse,
kendisine yapılan baskıya teslim olursa, kendisine yapılan teklife
kapılırsa, o yapılan ahlaksız teklife göz kırparsa belediye AK
Parti'ye geçiyordu. Bunun oylaması yapıldı. 16 belediye meclis
üyemiz var, kapalı oylamada 16 oy çıktı."
Özel, Beyoğlu Belediyesi'nin 16 CHP'li Meclis üyesini otobüsün
üzerine çağırırken, "Rüşvete kanmayan, baskıdan yılmayan 16
kahraman belediye meclis üyemizi davet ediyorum. Onlarla ne kadar
övünseniz azdır. Aileleri onlarla ne kadar gurur duysa
hakkıdır.
Onlar rüşvete dönüp de bakmayan, tehditten yılmayan, hapisten korkmayan, sizin iradenize sahip çıkan 16 kahramandır. Hepsinin önünde saygıyla eğiliyorum. Aynı numarayı bize Antalya Manavgat'ta yaptılar" ifadesini kullandı.
İNAN GÜNEY'İN HAZIRLADIĞI YOLSUZLUK DOSYALARINI AÇIKLADI
Özgür Özel, Beyoğlu Belediye Başkanı İnan Güney'in kendisinden önceki AKP yönetimi döneminde yapılan yolsuzluklara ve kamu zararlarına ilişkin hazırladığı ve gözaltına alınması sırasında arama tutanağı kaydına giren dosyaları kamuoyuyla paylaştı.
"Değerli Beyoğlulular, eğer İnan Güney'i tutuklayanlar yolsuzluk arasalardı İnan Başkan onlara bir dosya yapmıştı" diyen Özel şunları kaydetti:
"Beyoğlu Belediyesi arama tutanağı kayda girmiş. Önceki yönetim cephe giydirme işini metre karesi 550 liraya yaptırmış, İnan Başkan 72 liraya yaptırmış. AKP döneminde 6 aylık kurumsal iletişim için 11,5 milyon ödenmiş. İnan başkan 1,5 milyon lira ödemiş.
Sayın Akın Gürlek, bir belediye Sayıştay tarafından denetlenir. Bir suç bulursa savcılığa bildirir, işlem yapar. İnan Güney, hediye paketi gibi kendinden önceki AKP'li belediyenin enflasyona rağmen belgeleri polise verdi. Poliste var, savcılıkta var.
Yarın Beyoğlu'nun önceki yönetiminin kapısına dayan da görelim. Açıkça ifade ediyorum, eğer 'hukuk insanıyım, yolsuzluğun peşindeyim, namusum var ben herkese eşit davranırım' diyorsan AKP'li belediyelere git de görelim."
"ERDOĞAN İBB BAŞKANI İKEN BELEDİYEDEN 24 ASGARİ ÜCRET HUZUR HAKKI ALIYORDU"
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı olduğu dönemde belediye iştirak şirketlerinden 24 asgari ücrete denk gelen huzur hakkı aldığını ifade eden Özgür Özel İBB'nin konuya ilişkin bir soru önergesine verdiği yanıtı da kürsüden gösterdi. Özel söz konusu belge ile ilgili şunları dile getirdi:
"Elimde 1995 yılına ait bir soru önergesine İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin verdiği cevap var. Soru önergesi 1195 sayılı belediye başkanının belediye iştiraklerinden aldığı huzur hakları hakkında. Milletvekili sormuş.
Bakanlık İstanbul Büyükşehir belediyesinden sormuş, cevabı 95 yılında milletvekiline yollamış. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, İBB Başkanlığı dışında İstanbul Ulaşım, Sanayi Ticaret A.Ş.’den 16 milyon lira, o gün için 4 asgari ücret. Bugünkü parayla 88 bin lira. İGDAŞ‘tan 4 asgari ücret. İstanbul Halk Ekmek’ten 4 asgari ücret. İSFALT A.Ş. Yönetim Kurulu
Üyeliğinden 4 asgari ücret, KİPTAŞ Yönetim Kurulu Üyeliğinden 4 asgari ücret, İstanbul Dünya Ticaret Merkezi Yönetim Kurulu Üyeliğinden 2 asgari ücret, İstanbul Kültür ve Sanat Ürünleri A.Ş. Yönetim Kurulu Üyeliğinden 2 asgari ücret. 24 asgari ücret. Recep Tayyip Erdoğan İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı iken bugünkü parayla 500 bin lira 24 asgari ücret, ayrıca huzur hakkı almaktadır. Soruyorum, Ekrem İmamoğlu kaç tane almaktadır? Sıfır. İnan Güney? Sıfır.
Sen hem İBB Başkanı iken 24 asgari ücreti, 7 firmadan ekstra alacaksın. Ondan sonra da dönüp İnan Güney’e Ekrem Başkan’a kara çalacaksın. Bunu senin böyle alnına yapıştırmazsam namussuzum. Gökan Zeybek, al bunu. Türkiye’nin gözü önünde Tayyip Bey’in alnına yapıştır. Sen 7 şirketten 24 asgari ücreti çekeceksin her ay. Sonra ‘Ekrem İmamoğlu İBB’yi dolandırdı.’
Cebine kör kuruş koyan namussuzdur. Kör kuruş koyan. Allah bütün hırsızların belasını versin. Bak şu mitingin güzelliğine bak. Allah bütün hırsızların belasını versin. (Âmin.) Tayyip Bey aramızdaki fark bu. Hadi yap bakayım kendi mitinginde. Hadi yap. Yap bakalım. De ki ‘Allah bütün hırsızların belasını versin’ de, yanındakiler ‘Âmin’ diyor mu? Cumhurbaşkanı’na hakaret olur diye ağızlarını açamazlar.
“YASAKLARI YASAKLAYAN BİR CUMHURBAŞKANI GELECEK”
Jimmy Jip bana bak. İçeride 30 çocuk var bu slogandan dolayı. ‘Zıpla zıpla, zıplamayan Tayyip’tir.’ Bu slogan için beş kadın, yedi erkek öğrenciyi Cumhurbaşkanı’na hakaretten içeride tuttular. Ben onları ziyaret ettim ama şunu söyleyeyim. Bütün gençlere söz veriyoruz. İlk seçimde bu ülkenin başına yasakları yasaklayan bir Cumhurbaşkanı gelecek. Yasakları. En büyük seçim vaadimiz; yasaksız Türkiye, vizesiz Avrupa. Söz veriyoruz. Dünyanın en hızlı ve en ucuz internetine söz veriyoruz bütün gençlere.
Değerli arkadaşlar, her şeye rağmen bakın böyle bir toplantıyı AK Parti niteliksel olarak da yapamaz, niceliksel olarak da yapamaz. Ne böyle bir meydanı doldurma güçleri kalmıştır ne de gördüğümüz bunca zulme rağmen bu enerjimizin onda biri onlar da yoktur. Çünkü gücümüz haklılığımızdan gelmektedir.”