Operasyonların gölgesinde miting! 'Millet İradesine Sahip Çıkıyor'

İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun tutukluluğu sonrası başlattığı "Millet İradesine Sahip Çıkıyor" mitingleri devam eden operasyonların gölgesinde devam ediyor. Mitingin bugünkü adresi ise Kırşehir'de konuşan CHP lideri Özel, Beyoğlu Belediyesi’ne yönelik operasyona tepki göstererek, “Bir yandan Sayın Bahçeli’nin ‘artık bu operasyonlar bitsin, hızla yargılamalar olsun, Türkiye’nin gündeminden bu davalar düşsün, Türkiye’yi meşgul etmesin’ demesine karşı bir meydan okumadır” diye konuştu.

MAHİR BAĞIŞ / NEFES

CHP’nin İBB Başkanı ve CHP'nin Cumhurbaşkanı adayı Ekrem İmamoğlu’nun serbest bırakılması çağrısıyla her hafta sonu Türkiye’nin farklı bir ilinde CHP Genel Başkanı Özgür Özel'in katılımıyla düzenlenen “Millet İradesine Sahip Çıkıyormitingi bugün Kırşehir’de yapılıyor.

CHP Genel Başkan Özgür Özel'in katılımıyla saat 19.30’da başlayan miting öncesi kalabalık gruplar Cacabey Meydanı’nı doldurdu.

Mitingin öncesi Cacabey Meydanı'nın etrafı barikatlarla çevrilerek, güvenlik önlemleri alındı. Miting alanına Türk Bayrağı, Gazi Mustafa Kemal Atatürk, CHP Genel Başkanı Özgür Özel ve CHP bayrakları asıldı.

Alana üzerinde CHP Genel Başkanı Özgür Özel'in ve Ekrem İmamoğlu'nun fotoğrafının yer aldığı "Millet İradesine Sahip Çıkıyor" yazılı afişin yanı sıra hayatını kaybeden Manisa Büyükşehir Belediye Başkanı Ferdi Zeyrek'in fotoğrafının yer aldığı "Unutmayacağız" ve "İmamoğlu'na Özgürlük" yazılı afişler asıldı.

BEYOĞLU BELEDİYESİNE OPERASYON

Bu sabah Beyoğlu Belediyesi'ne yönelik düzenlenen operasyonda Belediye Başkanı İnan Güney'in de aralarında bulunduğu 44 kişinin gözaltına alındı.

Silivri Cezaevi'nde tutuklu bulunan İBB Başkanı ve CHP'nin Cumhurbaşkanı adayı Ekrem İmamoğlu’nun mektubu Kırşehir İl Başkanı Şeref Baran Genç tarafından alanı dolduran on binlere okundu.

EKREM İMAMOĞLU: SİZLERE ÖZGÜRLÜĞÜN HASRETİYLE SESLENİYORUM

İmamoğlu mektubunda şu ifadelere yer verdi:

“İç Anadolu’nun kadim kenti güzel Kırşehir, benim güzel hemşerilerim, sevgili vatandaşlarım, kıymetli hanımefendiler, beyefendiler, sevgili gençler, canım çocuklar… Bozkırın tezenesi rahmetli Neşet Ertaş’ın güzel memleketi Kırşehir’e Silivri’den selam olsun. Hepinizi özlemle kucaklıyorum. Merhaba. Kırşehir, tam 39 yıl sonra Cumhuriyet Halk Partisi’nin sosyal belediyecilik anlayışına kavuştu. Tam 39 yıl sonra icraatçı ve halkçı belediyecilikle tanıştı. 2019 yılından bu yana Kırşehir için canla başa çalışan Selahattin Ekicioğlu Başkanıma yürekten teşekkür ediyorum.

Sizlere özgürlüğün hasretiyle sesleniyorum. Yüz yüze olamasak da her birinizin sesini duyuyorum. Kalbinizdeki, yüreğinizdeki adalet arayışını hissediyorum. Hepimiz çok iyi biliyoruz ki, adaletin terazisi bu topraklarda çok uzun zamandır dengede değil. Hayatımızın her alanında adalet arıyoruz.

"MAHKEMELERDE ADALETİN TERAZİSİ EŞİT TARTMIYOR"

Adaletsizlik, yalnızca bana, millet iradesinin seçtiği CHP’li belediye başkanlarına ve yol arkadaşlarıma yapılmıyor. Bir büyük adaletsizlik emeği çalınan işçiye, alın terinin karşılığını alamayan çiftçiye, hayatını çalışmakla geçirmiş emekliye, düşüncelerini özgürce ifade etmek isteyen gence, iş hayatında yer almak isteyen, sokaklarda korkmadan dolaşmak isteyen kadınlara da yapılıyor.

Mahkemelerde adaletin terazisi eşit tartmıyor. Elde ettiğiniz gelirde, ödediğiniz vergide adalet yok. Kaliteli eğitim ve sağlık hizmetlerine herkes eşit olarak ulaşamıyor. Devletin kaynaklarından, bir avuç ayrıcalıklı zümre hariç kimse yararlanamıyor.

Güzel ülkemizin her yanında adaletsizlik kol geziyor. Güzel ülkemizin her hanesinde adaletsizliklerin acısı yaşanıyor. Hayatımızın her alanında bir yangın var. İktidar sahipleri, orman yangınlarını söndüremiyor. Mutfaktaki yangını söndüremiyor.

"ÇÜRÜMÜŞ BİR SİSTEMİN ESİRİ OLMUŞ BİR İKTİDARLA KARŞI KARŞIYAYIZ"

Adalet sistemindeki yangını söndüremiyor. Gençlerin, kadınların, emeklinin, işçinin yüreğindeki yangını söndüremiyor. İktidar sahipleri, milletin yüreğindeki yangını söndüremiyor. Çürümüş bir sistemin esiri olmuş, sorumluluk almayan, her hatasında suçlu arayan bir iktidarla karşı karşıyayız.

Türkiye böyle büyüyemez, böyle güçlenemez. Türkiye, ancak ve ancak kayıtsız ve şartsız adaletin hâkim olduğu bir ülke olursa, berekete, refaha ve bolluğa kavuşur. Biz, Türkiye’yi sadece yönetmek için değil; onarmak, iyileştirmek, kalkındırmak için yola çıktık.

Bu yolun adı adalettir. Bizim davamız, milletin yüreğinde hissettiği işte bu adalet davasıdır. Bizim davamız, yalnızca bir kişinin özgürlük hakkını değil; Türkiye’nin tüm vatandaşlarının adil, eşit, özgür ve onurlu bir hayat sürdürebilmesini kapsar.

Biz, bu haklı adalet ve hürriyet davasının neferleri olarak biliyoruz ki, herkes için ve her yerde önce adalet önce hürriyet demeden hayalimizdeki Türkiye’ye ulaşamayız. Bu yüzden hep birlikte, hep bir ağızdan ve daima şu parolayı söyleyeceğiz: Herkes için, her yerde; önce adalet, önce hürriyet.

"BENİ DÖRT DUVAR ARASINA DA KOYSALAR..."

Sizinle birlikte hayal ettiğimiz Türkiye, sadece adaletli bir yargı sistemine değil, aynı zamanda dengeli bir kalkınmaya, üreten ve refahı adil paylaşan bir düzene sahip olacak. Milletimizle birlikte demokrasinin, adaletin, refahın, istikrarın ve barışın hüküm sürdüğü bir Türkiye hayali için gece gündüz çalışmaya, üretmeye devam edeceğiz.

Yıllardır çektiğimiz acılara tuz basan değil, merhem olan bir siyaseti yürütmeye devam edeceğiz. Beni dört duvar arasına da koysalar; fikirlerimi, umutlarımı, Kırşehir’e olan sevgimi hapsedemezler.

Sizlerle birlikte kurduğumuz güzel yarınların hayali hâlâ ayakta. Adil bir Türkiye’ye ulaştığımızda, birbirimize bakacağız ve ‘biz başardık’ diyeceğiz. Ve işte o zaman her şey çok güzel olacak. Ekrem İmamoğlu. Silivri Zindanı."

ÖZGÜR ÖZEL KIRŞEHİRDEN ERDOĞANA SESLENDİ: MEYDAN ‘İSTİFA’ DİYE İNLİYOR

Mitingde konuşan Özel, şunları söyledi:

"Tayyip Bey’e buradan sesleneyim, Kırşehir’deyiz, Kırşehir’de Anadolu’nun ortasındayız. Yazın ortasındayız. Koca bir meydan ‘istifa’ diye inliyor.

23 yılın sonunda birçok seçim kazanılmış. Bu meydanlar sizin için dolmuş. Bu şehir günü gelmiş seni de bağrına basmış ama şimdi bu şehir başka bir tercihte bulunmuş. İstanbul başka bir tercihte bulunmuş, Türkiye başka bir tercihte bulunmuş.

Tarihe yıllarca iktidarda kalmış birisi olarak geçmek varken, darbeci olarak geçmek, milletle inatlaşarak geçmek, siyasi hayatın sonuna bir darbenin başı olarak geçmenin sonu budur işte. Meydan ‘istifa, istifa’ diye inliyor.”

"İŞSİZLİK EN BÜYÜK DERT, GENÇLERE SÖZ VERİYORUZ"

“Şimdi gelelim Kırşehir’in çözülemeyen sorunlarına. En büyük dert işsizlik. Türkiye’de de öyle ama Kırşehir’de 20 binin üzerinde işsiz genç var. En dar tanımıyla, TÜİK tanımıyla işsizlik Türkiye’de yüzde 8,7. Kırşehir’de 9,2. Geniş tanımlı işsizlik tarihin zirvesinde, yüzde 33’te.

Maalesef Türkiye’deki işsiz sayısı 13,5 milyon, Avrupa Birliği’ne tabii 27 ülkedeki toplam işsiz sayısı 13 milyon. Biz ‘Avrupa Birliği’ne girelim’ deyince, biz ‘Türkiye’de yeni bir sayfa açalım’ deyince işte bunun için söylüyoruz.

“ÇİFTÇİ VE BESİCİ ZORDA, DESTEK BEKLİYOR”

"Kırşehir’in geçimi tarım ve hayvancılıkta. Üretim maliyetleri arttı. Çiftçiyi önce don vurdu, sonra kuraklık vurdu. Dondaki zararlar halen karşılanmadı. İnatla karşılanmıyor. Kuraklık yüzünden mercimekte, nohutta hasat yapılamadı. Buğdayda ve arpada büyük kayıplar var. Hal böyle olunca kentin ekonomisi perişan durumda ve çok büyük bir riskle karşıyayız.

Çiftçinin ortalama yaşı 58 olmuş. Erdoğan geldiğinde ortalama çiftçi yaşı 35’ti. Bugün 58. Çiftçilik yapan 3 gençten ikisi ‘Seneye asgari ücretli bir iş bulursam çiftçiliği bırakacağım’ diyor. Devir, pandeminden sonra tarımın önemini, kendine yeten bir tarım ülkesi olmanın önemini bu kadar ortaya çıkarmışken, çiftçilerimizin bu kadar yaşlanması, gençlerin toprağa bu kadar küsmesi önümüzdeki en büyük tehlikedir.

"ŞİMDİ DE MADEN İÇİN KIRŞEHİR’E DADANMIŞ"

“Şimdi bu Kırşehir’in bir derdi daha var. Dört yanını madenlerle sarmışlar. Koza Altın burada, Cengiz burada, Rönesans burada. Maşallah, maşallah... Bu Beşli Çete denen 40 Haramiler’in de Kırşehir’de büyük itibarı var hakikaten. Adınızı duyunca millet deliye dönüyor, ne yaptıysanız? Bir de Fernas var. Ferhat Nasıroğlu, AK Parti’nin Milletvekili. O dadanmış şimdi Kırşehir’e. Şimdi bunlar 8 bin futbol sahası büyüklüğünde bir alanda altın arayacaklar. ÇED süreci devam ediyor. 7 milyon ton patlayıcyı Kırşehir’in dibinde patlatacaklar. Seyfe Gölü zaten kurudu, canlanma umudu kalmayacak. Göçmen kuşlar da zarar görecek. Öyle olunca doğanın yanında olan, insanın, kurdun, kuşun yanında olan, çevrenin yanında olan, sonuçta bu altının üstünde oturanlar bizleriz.

"PABUCUMUN TİKTOK’ÇUSU HAKAN"

“Bana diyor ki Tayyip Erdoğan, ‘Filistin hassasiyetimi sorgulayamazsın.’ Olmayan şeyi nasıl sorgulayacağım? Sende Filistin hassasiyeti yok, Trump hassasiyeti, Trump korkusu var. Hem bu Erdoğan hem de bunun Dışişleri Bakanı TikTok’çu Hakan. TikTok’çu Hakan. İsrail Filistin’in canına okudu. Papucumuzun TikTok’çusu Hakan. Senden asla ve asla bu memlekete Dışişleri Bakanı da olmaz, bu memlekete Erdoğan’dan sonra senden hiçbir şey olmaz.

"ERDOĞAN FAKİRİ SEVMEZ, ZENGİNİ SEVER"

“Değerli Kırşehirliler, Erdoğan sizi seviyor mu? Niye sevmiyor biliyor musunuz? Fakirsiniz, fakir. Erdoğan fakiri sevmez. Erdoğan zengin sever. Erdoğan zengini destekler. Fakiri, yoksulu, emekliyi, emekçiyi asla desteklemez.

Hepimizin bildiği, bize beyaz Toros gösterip meydan okuyan AK Toroslar çetesinin foyası ortaya çıktı. Dün AK Parti’nin kuruluş yıldönümüydü, malum pislik paçalarından aktı. Öyle bir noktaya geldi ki artık gerçekleri gizleyemediler. Birbirlerine düştüler.

Birbirlerini satmaya başladılar. Birbirleriyle kavgaya başladılar. Ama Adalet Bakanı, Hakimler ve Savcılar Kurulu’nun Başkanı diyor ki ‘Olanlar avukatla müvekkil arasında. Bize ne?’ Be hey Allah’ın adamı, biraz insaf, biraz vicdan.

"AKP’YE GEÇTİ FİRMASI BORSA FIRLADI"

CHP’de dışarıda adam koymuyorlar. Oysa yolsuzluk var mı, hırsızlık var mı, bir tane kanıt yok. Ama sadece iftira var. Aydın Büyükşehir Belediyesi’ne demişler ki ‘Aha dosya bu kadar.’ Biz dedik ki ‘Çalmadıysan, çırpmadıysan, bu işlere karışmadıysan korkma. Kaya gibi arkandayız.’ Herkese dedi ki ‘Ben yedi metrekare yerde, on metrekare yerde nasıl yatarım?’

Dedik ki ‘Yatan nasıl yatıyorsa namusunla öyle yatarsın. Ama bunlara boyun eğmezsin.’ Maalesef buna dediler ki ‘Ya AK Parti‘ye katılırsın ya hapse tıkılırsın. Ya AK Parti’ye katıl, yasa Silivri’ye tıkıl.’ Firmaları zordaymış, ‘AK Parti’ye geçersek orayı kurtarırız’ diyerek Aydın’ın iradesine ve bir firmaya, düşünün ki memleketi düşünün. Parti değiştiriyor, firmanın hisseleri borsada yükseliyor. Memlekete bak.

"BEYOĞLU OPERASYONU BAHÇELİ’YE MEYDAN OKUMAKTIR"

Bizim biricik kardeşimiz Beyoğlu Belediye Başkanımız İnan Güney’imize operasyon yaptılar. İnan, Beyoğlu’nda dedesinin çöpçülük yaptığı, babasının şoförlük yaptığı Beyoğlu Belediyesi’nin garajında büyüyor. O imkanlarla okuyor. Kafaya koyuyor, partimizde ilçe başkanı oluyor. Yerel yönetimler yüksek lisansı yapıyor.

Yıllar sonra bu belediyeyi AK Parti’den alıyor. Şimdi kafayı İnan’a takmışlar. Niye? Belediyede mecliste denge var. İki kişi taraf değiştirse ya da içeri atılmaya kalksa belediye AK Parti‘ye geçecek. Sırf oylarıyla alamadıkları Aydın’da yaptıkları gibi bir hileyle bu sefer Beyoğlu’nda yargı eliyle yapmak için İnan’ımıza saldırdılar.

Yapılan bu operasyon bir yandan barışımıza, birbirimize, kardeşliğimize, umudumuza yapılan saldırıdır. Bir yandan Sayın Bahçeli’nin ‘artık bu operasyonlar bitsin, hızla yargılamalar olsun, Türkiye’nin gündeminden bu davalar düşsün, Türkiye’yi meşgul etmesin’ demesine karşı bir meydan okumadır.”

Millet İradesine Sahip Çıkıyor Miting CHP Özgür Özel Ekrem İmamoğlu
SON DAKİKA HABERLERİ
Sonraki Haber