Putin ve Kim Jong Un'un sevgi seli: Önce sarıldı, sonra izlerini sildirdi
Rusya Devlet Başkanı Putin ve Kuzey Koreli mevkidaşı Kim, dün Çin'de birbirlerine sarılarak ve gülüşerek dünyaya ne kadar yakın olduklarını gösterdi. Ancak kameralar kapandığında Kim'in yardımcılarının, Kuzey Koreli liderin izlerini ortadan kaldırdığı görüldü.
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ve Kuzey Kore lideri Kim Jong Un, dün İkinci Dünya Savaşı'nın 80'inci yıldönümünü anmak için Çin'de düzenlenen törende yakınlıklarıyla dikkatleri üzerine çekti.
İki lider gülüşürken, şakalaşırken ve birbirlerine sarılırken görüntülendi. Hatta iki lider birlikte kahvaltı bile yaptı. Ayrıca iki lider aynı araca binerek yolculuk yaptı. Analistler bu görüntülerden yola çıkarak iki lider arasındaki bağların son zamanlarda ne kadar güçlendiğine dikkat çekti.
Hatta bu yakınlık ABD Başkanı Donald Trump'ın da dikkatini çekti. ABD'li lider kendi sosyal medya platformu Truth Social'dan Çin Devlet Başkanı Şi Cinping'e yönelik mesajında "Amerika Birleşik Devletleri'nin arkasından iş çeviren Vladimir Putin ve Kim Jong Un'a en içten dileklerimi iletmeme izin verin" diye yazdı.
KİM JONG UN KÖŞE BUCAK TEMİZLETTİ
Ancak Trump'ın bile dikkatini çeken bu yakınlığın ardından çarpıcı bir olay meydana geldi. Kim Jong Un'un Putin ile görüşmesinin ardından yardımcılarının Kuzey Koreli liderin oturduğu koltuğu silmeye koştuğu görüldü.
Rus gazetecilerin Telegram'dan paylaştığı karelerde Kim'in yardımcılarının koltuk kolçağı, sehpa ve hatta bardağı dahil liderin dokunduğu her şeyi baştan aşağı sildiği görüldü.
Gazeteci Aleksandır Yunaşev, kendi kanalı Yunashev Live'da "Müzakerelerden sonra Kuzey Kore liderine eşlik eden personel, Kim'in tüm varlığını titizlikle ortadan kaldırdı. İçtiği bardağı götürdüler, koltuk döşemelerini ve dokunduğu diğer her şeyi tek tek sildiler" diye yazdı.
GÖRÜŞME POZİTİF GEÇTİ
Yunaşev, bu olaya rağmen görüşmenin pozitif bir şekilde sonlandığını ve her iki liderin "hallerinden memnun" bir şekilde ayrıldığını aktardı.
Kim'in tavrının sebebi bilinmiyor ancak analistler bunun Rus güvenlik teşkilatlarından ya da Çin'in gözlem mekanizmasından duyulan endişeden kaynaklanmış olabileceğini düşünüyor.