Tarih verdi: Fiyatlar daha da düşecek

Balıkçılar artan maliyetler ve buna karşın ellerinde kalan paradan dolayı dert yandı. Balıkçı İbrahim Gündoğdu "Mezgit balığını 350 liraya satıyorduk, şimdi biraz bol olunca 250 liraya düştü. 1 Eylül’den sonra daha da düşmesini bekliyoruz. Balıkçının en büyük sorunu artan maliyetler. Geçen seneki ürünlerin fiyatı iki katına çıktı" dedi.

Denizlerde 15 Nisan'da başlayan av yasağı bu gece yarısı sona eriyor.

Sinop'ta 2025-2026 balık avı sezonu öncesinde hazırlıklarını sürdüren balıkçılar, ekonomik açıdan beklentilerinin düşük olduğunu belirtti.

28 yıldır balıkçılık sektöründe çalıştığını belirten Engin Terzi, şöyle konuştu:

"Balıkçılık sektöründe büyük sorunlar var. Balıkçı teknelerine hamsi tutma kotası koyuldu. Normalde bu kayığa bin 400 ton kota verilmişti. Üç sene önce hamsi balığının kilo fiyatı 8 liraydı, KDV ile 10 lira ediyordu.

Ancak son üç yılda her şeyde yüzde 200, yüzde 500 zam farkı oluştu. Ama dökme hamsinin fiyatı hala 10 lira. 10 lira ile bir düşünün: 15 trilyon (milyon) para ediyor. Bu kayığın şu anda aylık masrafı en az 7 trilyon. Burada yaklaşık 50 kişi çalışıyor; bunların SSK’ları, yemekleri ve yaşam standartları var. Denizde, öyle umulduğu gibi bir balıkçılık yok.

Bu sene palamut biraz az, hamsi bol deniyor. Bakılacak, görülecek. Pek iyi bir durum yok yani. Şimdiye kadar mutlu rol oynansa da kimse mutlu değil. Her şey kötüye gidiyor.

Bu duruma bir çare bulunması lazım. Kota denen şeyin artık biraz esnetilmesi mi gerekiyor, yoksa dökme fabrikalarının 3 yıl önceki fiyat yerine şimdiki hamsiyi kilogramını 30 liradan alması mı gerekiyor?

'EVLADIMA GELECEK VADEDEMİYORUM'

Geçmişten beri bazı kesim hep ezilir, bazı kesim hep kral gibi geçinir; aynı düzene gidiyoruz. İnsanlar ister istemez ne kadar çalışsa da çabalasa da fakirleşiyor. Ben açıkçası evladıma gelecek vadedemiyorum. 6-10 milyona evler var.

Ben şimdi 30 bin liraya çalışıp bu ülkede nerelere gelebilirim ki? Ya da evlatlarıma ne vadedebilirim? Evladımdan kaçıyorum. Baba 'Evlenmek istiyorum' diyor, bir düğün masrafı var: 1,5-2 milyon. Ben evladımdan kaçıyorum, evladım benden kaçıyor.

Açıkçası iyi bir durum yok. Bütün değerlerimizi kaybediyoruz. Eskiden ana-baba-evlat arasında saygı vardı. Şimdi öyle bir duruma geldik ki, artık vatan ne, biz kimiz, bunlar kim?

Belirli bir kesim için, işverenler ve büyük patronlar için ekonomi iyi olabilir. Ama ben markete gidiyorum; geçen sene 5 liraya aldığım ürün şimdi 12 lira. Ekonomi nasıl düzeliyor, anlamıyorum.

Çiftçi 10 liraya domatesi maliyetine denk düşürüyorsa 11 liraya satıyor; enflasyon öyle düşüyor. Başka türlü enflasyon düşmüyor ki. Kazancımız yok. Benim yaşam standartlarım düzelmiyor ki.

Yine gelip dünyanın en zor mesleğini yapmaya çalışıyorum; soğuk, deniz… çabalıyorum. Karadaki yaşamdan bir katkı olsun diye çabalıyoruz. Denizde balıkçılık yapıp biraz para kazanalım diye mücadele ediyoruz. Ülkenin hemen hemen dörtte biri asgari ücretle çalışıyor.

Asgari ücretle çalışıp 22 bin liraya ben nasıl bir gelecek sağlayabilirim? Hiç iç açıcı bir durum görmüyorum. Kim görüyorum diyorsa, aynaya bir baksın. Önce kendini görsün, sonra belki bizi görür."

'ÇİNEKOP FİYATINA BALIK SATIYORUZ'

Balıkçı Ramazan Keskin ise şunları söyledi:

“Palamudun girdiği denizde hamsi kalmıyor. Ufak balık ırkları yok oluyor. Palamut devam ederse, hamsi az olur gibi gözüküyor. Şu an hamsinin olması bizim için daha iyi tabii, çünkü palamutun kazancı kalmıyor. Yakıt olarak çok geziyoruz, çok fazla enerji harcıyoruz; emek olarak da öyle. Ama bize kazanç bırakmıyor.

Akaryakıtın pahalı olmasından dolayı hamsi olması bizim için daha iyi. Bazı ticarethaneler hakkını veriyor, bazıları ise az kazandırıyor. Kaliteli takımlarda balıkçılar emeğinin karşılığını alabiliyor. Bu durum, ticarethaneye ve balıkçı gemisine göre değişiyor.

Balık ekonomisinden memnun değiliz. Biz şu an 5 sene önceki çinekop fiyatına balık satıyoruz. Enflasyona göre balık piyasası yükselmiyor, aynı kalıyor. Bu yüzden kazancımız düşüyor, ülkenin içinde bulunduğu durumdan dolayı."

'1 EYLÜL'DEN SONRA FİYATLAR DAHA DA DÜŞECEK'

Balıkçı İbrahim Gündoğdu da şunları söyledi:

"Umut olarak çinekop inşallah bu sene fazla olacak. Mezgit balığından çok umudumuz var. Sarıkanat ve lüfer de olur gibi. Hamsi kısmen mevcut, şu anda öyle görünüyor. Palamuttan çok umudumuz yok; hiç yok değil ama kısa sürede biter gibi.

Ekonomik olarak zor durumdayız. Balıklarımız biraz pahalı olacak ve vatandaşın alım gücü malum, emeklinin durumu malum, orta gelirlinin durumu da malum. Ona göre alışverişlerin biraz kısıtlı olacağını tahmin ediyorum. Yine kredi kartlarına devam edecekler.

Arz-talep durumu değiştikçe balık fiyatları da değişiyor. Az olunca fiyatlar yükseliyor, bol olunca düşüyor. Örneğin mezgit balığını 350 liraya satıyorduk, şimdi biraz bol olunca 250 liraya düştü. 1 Eylül’den sonra daha da düşmesini bekliyoruz.

Balıkçının en büyük sorunu artan maliyetler. Geçen seneki ürünlerin fiyatı iki katına çıktı. Mazot fiyatları yükseldi. Yanımızda çalışan işçilerin maliyeti de arttı."

Balık Fiyat İsyan
SON DAKİKA HABERLERİ
Sonraki Haber