Yangında evi kül olan vatandaştan 4 dakika çıkışı
Çanakkale'nin Kepez beldesi ve Ayvacık ilçesinde dün çıkan orman yangınları, kuvvetli rüzgârın etkisiyle kısa sürede geniş alanlara yayıldı. Çok sayıda yerleşim yeri tahliye edildi, birçok ev ve araç kullanılamaz hale geldi. Evi yanan vatandaşlardan biri "Herkese geçmiş olsun ama çok düşündürücü. O kadar kısa mesafeyi burası 4 dakikada almış" dedi.
Çanakkale’nin Kepez beldesi ile Ayvacık ilçesinde dün çıkan orman yangınları, rüzgârın da etkisiyle kısa sürede geniş bir alana yayıldı.
Kepez’de tarım arazisinde başlayan ve ormanlık alana sıçrayan yangın, Dardanos ve Güzelyalı mevkilerine kadar ilerledi.
Yangının yerleşim yerlerine yaklaşması üzerine bazı alanlar tedbir amaçlı tahliye edildi.
Çanakkale Boğazı çift yönlü olarak gemi trafiğine kapatılırken, Çanakkale Havalimanı'nın pisti de akşam saatlerine kadar uçuşlara kapalı tutuldu.
Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi (ÇOMÜ) Dardanos Yerleşkesi, Jandarma Güzelyalı Kampı ve Çamlıbel Sitesi güvenlik gerekçesiyle boşaltıldı.
Çanakkale Valisi Ömer Toraman "Çanakkale merkez Çınarlı yangınına karadan müdahale kesintisiz şekilde gece boyunca devam etti. Havanın aydınlanmasıyla birlikte 7 uçak ve 6 helikopterle havadan da etkili müdahale başlatıldı. Şu an için yerleşim yerleri için yakın bir tehlike bulunmamaktadır. Yangını kontrol altına almak için tüm ekipler sahada çalışıyor" ifadesini kullandı.
Çamlıbel Sitesi’nde evleri yanan vatandaşlar, konuşurken gözyaşlarını tutamadı.
'YANAN EVLERİMİZ DEĞİL, HAYALLERİMİZDİ'
Necla ve Bircem Öztürk çifti, oğullarının son anda evden kurtarıldığını söyledi ve gözyaşları içinde şunları söyledi:
"Ben burada değildim, oğlum buradaydı. Evden zor çıktı. Ben dışarıdan tabii geldim. İlçede çalışıyordum. Zor kaçmışlar. Zamanında müdahale olmadığını düşünüyorum. Erken müdahale olmadığını düşünüyorum. İnşallah bu yangınlar son olsun.
Biz neredeyse 14-15 yıldır burada yaşıyoruz. Artık bu yangınlar son bulsun ve gerekli müdahaleler zamanında yapılsın. Yani yapılmasaydı belki de oğlumu kaybedecektim burada. Tek şu an tesellim bu ama bu kadar emek, bu kadar hatıra, bu kadar anı…
Her şey kaybolunca yapacak bir şey yok. Vallahi görüyorsunuz, söyleyecek bir şey yok aslında. Yanan evlerimiz değil, hayallerimiz yandı. Ben emekliyim. İki senedir emekliyim. Söylenecek bir şey yok. Geçmiş olsun, Çanakkale’ye geçmiş olsun ama çok düşündürücü.
O kadar kısa mesafeyi burası 4 dakikada almış. Benim oğlum oradaydı. Biz evde yoktuk. Bir dakika geç kalsak ben şimdi evlat acısıyla — tek oğlum var zaten — onu yaşayacaktım. Şükürler olsun cana gelmedi, mala gelsin. Söyleyecek de başka bir şey yok."
'YANGIN GELDİĞİNDE KAÇACAK YER KALMADI'
Yangının başladığı ana yakından şahitlik eden Adnan Dere, yaşadıkları paniği ve korkuyu anlattı.
Kaçacak yer bulamadıklarını ifade eden Dere, şöyle konuştu:
- "Öğle saatlerinde komşularla beraber oturuyorduk burada, sohbet edip bir şeyler, kahve falan içiyorduk. Sonra bir anda kül ve duman kokusu sardı etrafı. Dedik herhalde yine bir yerler yanıyor, yani yakın bir yerlerde yangın var diye.
- Sonra bakınca şu bölgeden yukarıdan dumanların geldiğini görünce şu ileriye doğru bir 50-60 adım ileriye yürüdüm. Neresi yanıyor diye merak ettik tabii.
- Sonra oraya koşup bakınca yukarıdan, bize çok yakın bir yerden, çok büyük bir alev topunun bize doğru rüzgârla beraber geldiğini fark edince ben oradan koşarak bağırdım herkese: 'Kaçın, yangın geliyor!' diye. O esnada herkes tabii panik oldu.
- Herkes bir yere dağıldı, çil yavrusu gibi. Burada yaş ortalaması çok yüksek; insanlar da emeklilerin olduğu bir yer burası. Oturuyor insanlar, hastalar falan var. 'Arabaları mı alsak, içeriden değerli bir şey mi alsak?' demeye fırsat kalmadı. Ben kızımı tuttum kolundan, arabaya bindik. Arabayı aldım, sitenin kapısına doğru ilerleyip sitenin kapısına bıraktım. Tekrar indiğimde burası komple yanmıştı."
Dere, yangına dair şunları aktardı:
- "Biz Dardanos mevkiine doğru kaçmayı düşündük ama bir koldan oradan aşağıya iniyordu. Yani Güzelyalı’yla jandarma kapısının bittiği yerde de bir kol olunca biz o iki kolun arasına kaldık arabayla. Hatta o esnada helikopterden aşağıya inen sular komple arabanın üzerine indi. Ondan sonra orayı kapatmışlardı. 'Yanıyor' diye ama ben artık bu tarafa kaçmaktan korktuğum için Çanakkale istikametine, Dardanos mevkisine kaçtık.
- Oradaki alev topunu bizim buradan görmemizle alevlerin buraya gelmesi, saniyeler içerisinde olan bir olaydı. Yangının ortasında kaldık. Yani geldi geçti.”