Bir ülkenin ruh halinin aynası...
Dün Balıkesir Edremit’te bir kişi, gasp ettiği araçla dehşet saçtı...
İki insan hayatını kaybetti, beş kişi yaralandı… Polisler bile yaralandı… Saldırgan ise vurularak etkisiz hale getirildi…
Ve yüce milletimiz televizyonlarda, telefon ekranlarında, “vah vah” diyerek izledi olanı biteni...
Asıl acı olan şu: Bu artık sadece bir haber değil… Bu bir toplum tablosu… Bir ülkenin ruh halinin aynası…
***
Peki neden oluyor bütün bunlar?..
Neden bir insan, başka insanlara bu kadar kolay silah doğrultabiliyor?..
Ve kolayca alabiliyor bu kadar çok canı?..
Hayatın değeri neden bu kadar ucuzladı?..
Cevap aslında basit ama acı:
Çünkü insanlar artık gelecekten umudunu kesti…
Çünkü adalet duygusu zedelendi...
Çünkü kimse kimseyi duymuyor, anlamıyor, dinlemiyor...
Adalet yoksa
Yıllardır: televizyonlardaki öfke, sokaklarda sabırsızlık, siyasetteki hakaret, medyadaki nefret:
İnsanların kalplerine: bir virüs gibi yayıldı...
Artık yurttaşların geneli, haksızlığa uğradığında hakkını hukukla aramıyor, çünkü…
Hukuk da bir inanç meselesine dönüştü…
“Adalet yoksa” diyor insan, “ben kendi adaletimi sağlarım... (ihkak-ı hak)”.
Ve işte o anda devlet bitiyor, toplum bitiyor, vicdan bitiyor…
***
Oysa devletin görevi sadece suçluyu yakalamak değil, suçu doğuran zemini ortadan kaldırmaktır…
Yani sadece güvenliği değil, güveni sağlamaktır...
Güvenli bir toplumla, güven duyan bir toplum aynı şey değildir…
Silah sayısını artırmak kolay ama bir ülkenin kalbini onarmak, işte asıl mesele odur…
İnsanın insanla bağı kopunca
Eski başbakanlarımızdan Süleyman Demirel, 12 Eylül 1980 Askeri muhtırasına gidilen süreçte anarşiyi önleyemeyince:
“Her vatandaşın başına bir polis dikmek mümkün mü?” diye sorarak, bireyin ahlakının da sorgulanması gerektiğini hatırlatırdı…
***
Bugün gelinen noktada güzel ülkemizin ihtiyacı, daha fazla polis değil…
Daha fazla öğretmen, daha fazla psikolog, daha fazla sanatçıdır...
Çünkü sanat unutulduğunda, müzik sustuğunda, kitap okunmadığında, tiyatro kapanınca, insanın insanla bağı kopuyor...
Ve o boşluğu öfke dolduruyor, kin dolduruyor, korku dolduruyor…
Yeniden doğuş kalpte başladı
Bir toplumun geleceğini kanunlar değil, vicdan belirler…
Vicdanı öldürülmüş bir ülke, artık sadece cezalarla değil, kendi sessizliğiyle çöker…
O yüzden ben bugün sizlere şunu sormak istiyorum:
Biz nerede yanlış yaptık?..
Birbirimizi dinlemeyi mi unuttuk yoksa “insan” olmayı mı?
***
Canlarım Yeniden Büyük Türkiye’yi siyasetle, nefretle, çıkarla değil…
Nezaketle, sanatla, empatiyle yeniden kurabiliriz…
Çünkü bir ülkenin yeniden doğuşu, bir insanın kalbinde başlar…