Damat üzerinden kayınpedere ulaşmak artık yetmiyor
Haberi NEFES’te okudum…
Geçtiğimiz günlerde Yunan gazetesi Kathimerini’ye konuşan Eric Edelman, “Erdoğan, Trump ailesiyle güçlü bir ilişkiye sahip olmasına rağmen Washington’dan açık çek alamayacak” demiş…
Bu cümle, yalnızca diplomatik bir uyarı değil…
Aynı zamanda, Türkiye’nin Batı’yla kurduğu ilişkilerde kişisel diplomasinin sınırlarına dair net bir uyarı niteliği taşıyor…
Nasıl mı?..
Aklım yettiğince anlatmaya çalışayım…
***
Eric Edelman, hafife alınacak biri değil…
George W. Bush döneminde Savunma Bakanlığı’nın politika başkan yardımcılığı görevini yürüttü, aynı zamanda dönemin başkan yardımcısı Dick Cheney’nin ulusal güvenlik danışmanıydı...
Yani, Washington’un derin katmanlarında, devleti bilenlerden...
Onun Yunanistan merkezli bir gazeteye konuşarak Türkiye hakkında bu mesajı vermesi bile, başlı başına bir diplomasi manevrasıdır…
Bu açıklamanın şifrelerini doğru okumak gerek...
Edelman’ın söylediği “açık çek” meselesi aslında Erdoğan’ın özellikle Trump döneminde kurduğu “kişisel ilişki” diplomasisine gönderme yapıyor...
Trump ile Erdoğan arasında kurulan doğrudan iletişim kanalları; kimi zaman kurumsal mekanizmaları bypass etmiş, kimi zaman da Türkiye lehine sürpriz kararlarla sonuçlanmıştı...
Ne de olsa Beyaz Saray’a ulaşmak, Oval Ofis’in telefonuna düşmek bir diplomasi başarısıdır fakat…
Asıl sorun da burada başlıyor zira: Amerika’da sistem sadece Beyaz Saray’dan ibaret değil…
***
ABD’nin dış politikası, artık sadece bir başkanın tercihleriyle değil; Pentagon’un askeri dengeleri, Kongre’nin siyasi eğilimleri ve istihbarat dünyasının stratejik hassasiyetleriyle şekilleniyor…
Türkiye’nin S-400 alımı, Doğu Akdeniz politikası, insan hakları karnesi ve NATO içindeki pozisyonu, artık Washington’un çok daha dikkatle incelediği ve gerektiğinde yaptırım uygulamaktan çekinmediği konular haline geldi…
Kişisel dostluk yeterli mi?
Edelman’ın Yunan medyasına konuşması da boşuna değil...
Bu, bir taşla iki kuş vurmaktır…
Yunanistan’a “Türkiye, Trump’la kurduğu kişisel ilişkilerle ABD’yi yönlendiremez” mesajı verilirken…
Türkiye’ye de “Kurumlarla çalışmadan iş yürümez” mesajı gönderiliyor...
Açıkça söylenmese de alt metni şu:
Damatla kayınpedere ulaşmak artık yetmiyor, sistem kayınpederi değil, kurumları dinliyor…
***
Sözümün özü canlarım: Edelman’ın bu açıklaması, belki bugünün manşetlerini süslemeyecek ama…
Gelecekte ABD-Türkiye ilişkilerinde yön değiştiren dosyaların arasında dipnot olarak kalacak...
Ve bu dipnot, bize şunu hatırlatacak: Kişisel dostluklar geçicidir, stratejik güven kalıcıdır.
En nazik sanat
Oscar Ameringer dedi ki, “politika, zenginlerden kampanya destek fonları ve fakirlerden oy toplamak üzere her iki tarafı birbirinden korumayı vaat etmenin nazik sanatıdır…”.
Edelman’ın açıklamasında zenginlerin yerine Yunanistan’ı, fakirlerin yerine de Türkiye’yi koyun lütfen…