Gerçekten komik misin yoksa tipin mi öyle
Son günlerde Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler’in yaptığı bir açıklama kamuoyunda doğal olarak yankı uyandırdı… Bakan dedi ki:
“Askerlik çağına gelen Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı PKK’lılar, herhangi bir eyleme katılmamışsa, askerlik görevini yapmamışsa askere alınır.”
Bu açıklama üzerine DEM Parti Eş Genel Başkanı Tülay Hatimoğulları bir açıklama yaptı:
“PKK’lılar geldikleri zaman tutuklanacaklarsa gelmezler…”.
Ve ardından, iktidarın fikir koridorlarını süpüren kalemlerden biri olan Abdülkadir Selvi, bu cümle üzerinden Hatimoğulları’nı hedef aldı:
“Bu açıklama muhalefete hizmettir…”.
***
Adanalıların çok sevdiğim bir lafı vardır…
Böyle absürt bir açıklama yapıldığında:
“Amma da komik hani” derler… Ya da: “Sen gerçekten komik misin yoksa tipin mi öyle?..”.
Yargının bağımsız olduğuna inanan kaç kişi var?
Abdülkadir kardeş sen gerçekten komik misin yoksa tipin mi öyle?..
Yahu, bir cümleye “bu muhalefete yarar” ya da “iktidara zarar verir” gözüyle değil de…
“Hukuka ve mantığa uygun mu değil mi?” gözüyle bakmamız gerekmiyor mu?
***
Canlarım, amacım Tülay Hanım’ı savunmak değil…
İktidarın gayrı resmi sözcülerinden biri olarak tanınan bir gazetecinin bu saçma suçlamasına cevap vermek istiyorum… Bana göre Hatimoğulları’nın asıl söylemek istediği şudur:
“Bu ülkede hâlâ yargının güven verici işlemediğini düşünen insanlar var... Suça karışmamış birinin, sırf kimliği veya ailesi nedeniyle tutuklanma riski varsa, o zaman o insan bu ülkeye dönmez...”.
Bu söz ne PKK’ya güzelleme yapmak ne de suç işleyeni aklamak demektir…
Bu sözle anlatılmak istenen:
Hukukun keyfi işlememesi gerektiğini hatırlatmaktır...
Çünkü bu ülkede insanlar bazen “örgüt üyeliği” suçlamasıyla, neyle suçlandıklarını bile bilmeden yıllarca yargılanabiliyor…
Çünkü adaletin “bağımsız değil, bağlı çalıştığını” düşünen milyonlar var…
En büyük vatanseverler, hukukçulardır…
Bakın, tekrar edeyim: PKK bir terör örgütüdür...
Ve eline silâh almış, bu örgütün faaliyetlerine katılmış, şiddeti savunmuş herkes yargılanmalıdır...
Ama “suç işlememiş” bir vatandaş, sadece düşüncesi, etnik kimliği ya da geçmişteki siyasi aidiyeti nedeniyle suçlanamaz…
Bunun adı “hukuk devleti” değil, “niyet okuma devleti” olur…
***
Kusura bakmayın ama eğer bir gazeteci, bir siyasetçinin bu meşru hukuki kaygısını “muhalefete hizmet” diye yaftalıyorsa, orada artık gazetecilik değil, parmak sallayan iktidar mümessilliği vardır...
Yani Abdülkadir Bey, “muhalefete hizmet” dediğiniz şey aslında adalete, demokrasiye hizmettir…
Bu halkın başının belâsı, iktidara muhalefet etmek değil, hukuka muhalefet etmektir…
***
Abdülkadir Bey; bu ülkede askerlik bir “ceza yöntemi” değil, anayasal görevdir ve yargı bir “sadakat testi” değil, adalet mekanizmasıdır.
Bunları unutanlara hatırlatmak, vatana ihanet ise...
O zaman en büyük vatanseverler, hukukçulardır…