Beşiktaş basketbolu bu heyecanı korumalı
Vakti zamanında Ülker, basketbol yatırımlarını sponsorluk düzeyine çekme kararı aldığında ilk olarak Beşiktaş’ın kapısını çalmıştı. Siyah-beyazlılar 2004-05 lig finalinde yıkılmaz görülen Efes’in karşısına dikilmiş ve haliyle seri 4-1 kaybedilmişti. Ülker güç katacaktı fakat dedikodusu yetti, ortalık karıştı.
Halen CHP’nin boykot listesindeki şirkete o dönemde de cumhuriyetçi-sol kesim iyi gözle bakmıyordu. Bir de ‘Beşiktaş isminin yanına reklam mı gelecek’ diye isyan eden gelenekçi taraftarlara, kulübün entelektüelleri eklendi.
Ülker yine de bir şekilde sponsor oldu. Madem duruş gösterdiniz bunu da kabul etmeyin değil mi? Öyle olmadı. Feridun Düzağaç idi herhalde isim babası, ‘Üç hece sekiz harf sadece Beşiktaş’ kampanyası başladı. Ses getirdi ama sonu gelmedi.
Beşiktaş, Cola Turka ile adına reklam alan ilk büyük kulüp oldu. Vizyonu çizen ise Aziz Yıldırım’dı ve Ülker ile birleşme fırsatını kaçırmayıp 2006’da Fenerbahçe’yi dev sponsorluğa kattı.
Euroleague lisansını da aldı. Beş yılda bir ekonomik kriz yaşayan Beşiktaş, o dönem Ülker’i bağrına bassa daha iyi mi olurdu kötü mü onu hiç bilemeyeceğiz. Lafı uzattım.
Beşiktaş yıllar sonra basketbolda yine bir hava yakaladı ve bu artarak sürmeli. Kulübün profesyonel yönetilen nadir branşı durumunda basketbol.
Yönetici Özkan Arseven, menajer Nedim Yücel (2005 takımında oyuncuydu) ve koç Alimpijevic uyumu tuttu. Bu fırsat kaçmamalı.
TESELLİ DEĞİL CİDDİYET
Fenerbahçe Beko inanılmaz bir sezonu geride bıraktı. Aziz Yıldırım’ın mirasını taşıyan Ali Koç, Beko ile çıtayı yukarı taşıdı.
Türkiye Kupası ve Euroleague derken bir de lig şampiyonluğu... Üçleme, Üçlü taç veya ‘Triple Crown’, adı artık neyse asla unutulmayacak. Futbolda yerden yere vurulurken Sayın Koç’un basketbolu teselliymiş gibi görmeyip bu denli ciddiye alması önemli.
Yıllar süren istikrarlı bir yapının meyvesi bunlar. Takvim yaprakları düşüyor ve haziranın son günlerinde Fenerbahçe farklı bir branşta yine kupa kaldırıyor! Darısı futbolla yatıp kalkan Beşiktaş ve Galatasaray’ın başına...
ATAMAN'IN GARDLARI
Ergin Ataman’ın Panathinaikos’u, TJ Shorts’la imzaladı; Sloukas ve Nunn varken... Mesai arkadaşım Aykut Coşkun söyledi, “Üçünün maaşı, bizde Fener ve Efes dışındaki tüm takımların bütçesinden fazladır.” Doğru. Ben de ekleyeyim. Daha takımda Jerian Grant ve Lorenzo Brown ile nispeten az ünlü iki Yunan ‘milli’ gard var. “Kadroya bak” diyesim geliyor...
BABASI OYNADI, OĞLU KAZANIYOR
Bulls ile üç, LA Lakers ile iki şampiyonluk yaşayan Ron Harper, NBA’in en güzel dönemi 90’ların değerli oyuncularındandı. Skorer olarak başlayıp görev adamına evrildi. Oğlu Dylan Harper NBA’e bu sene draft edildi. Beklenti büyük ama babasının yarısı olur mu şüpheli. Ron Harper 15 yıllık kariyerinde toplam 35 milyon dolar kazanmış. Oğlunun çaylak kontratı ise 54 milyon dolar... Oyuna saygının azalmasının nedeni bu korkunç paralardır belki de...