MAHİR BAĞIŞ / NEFES
Saadet Partisi Genel Başkanı Mahmut Arıkan, İstanbul Büyükşehir Belediyesine yönelik operasyonları eleştirerek, “İstanbul’da 1. dalga, 2. dalga derken 4. dalgaya kadar geldik. İnsan sormadan edemiyor. Niye bu dalgalar hep karşı sahilleri vuruyor? Niçin sizin yalılarınızın, villalarınızın, otellerinizin sahillerine uğramıyor” diye konuştu.
DEVA Partisi, Gelecek Partisi ve Saadet Partisinin çatı partisi Yeni Yol’un grup toplantısında DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, Saadet Partisi Genel Başkanı Mahmut Arıkan ve Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
ARIKAN'DAN İBB OPERASYONLARI ELEŞTİRİSİ
İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne yönelik operasyonları eleştiren Mahmut Arıkan, şunları söyledi:
- İstanbul’da 1. dalga, 2. dalga, derken 4. dalgaya kadar geldik. İnsan sormadan edemiyor. Niye bu dalgalar hep karşı sahilleri vuruyor? Niçin sizin yalılarınızın, villalarınızın, otellerinizin sahillerine uğramıyor? Niçin bu kasırgalar sizin gemilerinize, gemiciklerinize dokunmuyor? Hep söyledik yine söylüyoruz. Biz yolsuzluğu da hukuksuzluğu da haksızlığı da karşıyız. Her koşulda ve herkes için adalet istiyoruz.
- Bugün Türkiye’de 24 belediyeye kayyum atanmış. İçlerinde bir tane iktidar belediyesi yok. Sayısını bilmediğimiz gazeteci ve akademisyen cezaevinde, içlerinde bir tane iktidar yanlısı yok. Bu hukuk değil, hukuksuzluktur. Bu adalet değil, çifte standarttır. Maalesef bugün Türkiye, adında ‘Adalet ve Kalkınma’ olan bir partinin iktidarında hem adalet hem de kalkınma krizi yaşıyor. Dalgalarla uğraştığınız kadar, ortaya çıkardığınız yıkımlarla da uğraşın.

DAVUTOĞLU: PKK’NIN SİLAH BIRAKMASI BÖLGENİN KAZANCI
Ahmet Davutoğlu ise terör örgütü PKK’nın silah bırakmasının sadece Türkiye’nin değil, bütün bölgenin kazancı olacağını belirterek, şunları söyledi:
- Bu gelişme sayesinde Türkiye kazanır; Irak Kürdistan Bölgesel Yönetimi kazanır, Suriye kazanır, Irak kazanır. Velhasıl tüm dini ve etnik unsurların bölgesel, kültürel, siyasi, sosyal ve jeopolitik kaderinin ortak olduğu bu coğrafyada, bazıları dar ideolojik dünyalarından hareketle bizleri hayalcilikle suçlasa da bu benzetmeyi yapmaktan hiç gocunmuyorum, Avrupa Birliği benzeri bir askeri, ticari, kültürel, sosyal entegrasyonun uzak bir hülya olmayacağının altını bir kez daha çizmek isterim.
- Dışişleri Bakanlığım günlerinde kurmanın eşiğine geldiğimiz ‘Mezopotamya Birliği’, ‘Levant Birliği’ gibi bölgesel entegrasyon modellerini tekrar devreye sokmalıyız. Terörü de savaşı da yok edecek en önemli araç karşılıklı ekonomik bağımlılık ve entegrasyondur.

BABACAN’DAN YARGI PAKETİ MESAJI
Ali Babacan da konuşmasında 10. Yargı Paketi’ne değinerek şunları söyledi:
- Bu paketin toplum vicdanını yaralamaması son derece önemli. Bu sebeple üzerine basa basa vurgulamak istiyorum, infaz paketi toplumsal barışımıza hizmet etmelidir bu bir. Bu yasa, halihazırda güvensiz sokakları daha da güvensiz hale getirmemelidir, bu iki. Bu paket toplumdaki adaletsizlik duygusunu artırmamalı, bu da üç.
- Vatandaşlarımızın, ‘Bir sorun yaşadığımda devlet bana sahip çıkar, hakkımı savunur’ demeye ihtiyacı var. Sokakta yürüyen bir kadın, arkasına fazladan bir kez daha bakacaksa, bizim bu pakete itirazımız var. Pazarda kendi halinde dolaşan bir gencimizin hayatı, şehir eşkıyaları tarafından bir kez daha tehdit edilecekse bizim bu pakete itirazımız var.
- Trafikte, sokakta, vatandaşımız kendini güvensiz hissedecekse, esnafımız, birileri gelip dükkanıma çökecek diye daha fazla tedirgin olacaksa bizim bu affa itirazımız var. Bizim ilkelerimiz belli, cezada adalet, infazda eşitlik. Buna uygun paket kuşkusuz Meclis çatısı altında görüşülmeye başlandığında, biz de bu konuyla ilgili gerekli görüşlerimizi, duruşumuzu sağlam bir şekilde ortaya koyacağız.
İBB soruşturması: 'Etkin pişmanlık'tan yararlanan Seyfi Beyaz'a tahliyeGündem
AKP'den infaz düzenlemesi itirafı: 'Sıkıntılar var'Gündem