MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, iç ve dış gelişmelere ilişkin yazılı bir açıklama yaptı.
TBMM’de kurulacak 51 üyeli Milli Birlik ve Dayanışma Komisyonu’na MHP’nin dört isimle katılacağını açıklayan Bahçeli, bu isimlerin Feti Yıldız, Muhammet Levent Bülbül, Halil Öztürk ve Yücel Bulut olduğunu duyurdu. Komisyonun, terörle mücadelede ve milli birlik konularında “altın bir fırsat” olduğunu ifade etti.
CHP’nin komisyona katılımını şartlara bağlamasını eleştiren Bahçeli, “Bu tavır, ‘Terörsüz Türkiye’den duyulan kaygının eseridir” dedi. Bazı siyasetçilerin “Ankara’da sert, Diyarbakır’da yumuşak” tavır aldığını söyleyerek bu durumu “ilkesizlik ve döneklik” olarak nitelendirdi. Bahçeli, "Ankara’da esip gürleyen bayağı siyasetçilerin birden bire Diyarbakır’a giderek munis ve müşfik bir tavra gömülmeleri tanımı ve tarifi olmayan ilkesizliğin, siyasi ahlaklarıyla mündemiç olan dönekliğin mahsulü ve mecmuudur" dedi.
Bahçeli, Suriye’de SDG kisvesi altında faaliyet gösteren YPG/PYD’nin 10 Mart 2025 mutabakatına uymadığını belirterek, “Bu yanlıştan dönülmeli, mutabakata harfiyen uyulmalıdır” dedi.
Bahçeli şöyle devam etti:
"Ardı arkasına patlayan skandallarla çalkalanan ABD yönetimi ise tavşana kaç tazıya tut politikasından vazgeçmeli, el altından sürdürdüğü İsrail havariliğini sonlandırmalı, YPG/PYD’nin tasfiyesine dürüstçe destek olmalıdır.
Terörsüz Türkiye’nin menziline adım adım yaklaşılırken YPG/PYD’nin süreci ağırdan alması, gelişmeleri sakatlama arayışı kabul edilemez bir çirkefliktir.
PKK’nın kurucu önderliği tarafından 27 Şubat’ta yapılan “Barış ve Demokratik Toplum Çağrısı” örgütün tüm bileşen ve yapıları için bağlayıcı ve geçerlidir."
Bahçeli, Milliyetçi Hareket Partisi’nin Terörsüz Türkiye hedefi doğrultusunda kararlılıkla çalıştığını belirtti. “Tek ses, tek nefes, tek yürek halinde ülkem ve milletim anlayışıyla barış ve kardeşlik ruhuna bağlıyız” diyen Bahçeli, kısa süre önce yapılan İl Başkanları Toplantısı'nın bu kararlılığın göstergesi olduğunu ifade etti.
Açıklamasını, “Diri tutulan duyguların ve milli birlik ruhunun sonunda hak ve hakikatin tecellisi mutlaka gerçekleşecektir” sözleriyle tamamladı.
Türkiye Cumhuriyeti’nin büyük fedakarlıklarla kurulduğunu vurgulayan Bahçeli, “İstiklal ve istikbal haklarımızın müdafaası milli bir şeref meselesidir, taviz söz konusu olamaz.” dedi.
NETANYAHU HESABINI VERECEK
Bahçeli, Gazze'de yaşanan dramı da gündemine taşıyarak, “Gazze’de özellikle çocuklar açlık ve susuzluktan can veriyor. İsrail’in su ve gıda ulaşımını engellemesi eşi benzeri görülmemiş bir kana susamışlıktır” dedi. Birleşmiş Milletler’in açıklamalarını ikiyüzlülük olarak nitelendiren Bahçeli, Gazze’ye yardımların ulaştırılmasında Türkiye’nin öncü rol üstlenmesi gerektiğini vurguladı.
İslam ülkelerinin sessizliğini de eleştiren Bahçeli, “İsrail’in sonu yakındır. Netanyahu, akıttığı kanların hesabını verecektir” diyerek uluslararası kamuoyuna çağrıda bulundu. Fransa’nın Filistin’i tanıyacağını açıklamasını “saygın bir karar” olarak değerlendirdi.