Avustralya polisi, "Çin duası dolandırıcılığı” operasyonları kapsamında, yaşlı bir kadının on binlerce dolarlık nakit para ve takılarını çalmaya çalışan iki kişiyi gözaltına aldı.

Son 25 yıldır ABD, Birleşik Krallık, Kanada ve Yeni Zelanda gibi ülkelerde de görülen bu dolandırıcılık yöntemi, özellikle yaşlı Asyalı kadınları hedef alıyor.

Dolandırıcılar, kurbanlara aile üyelerinden birinin lanetlenmiş ya da tehlikede olduğunu söyleyerek, kötü ruhlardan kurtulmak için paralarının ve değerli eşyalarının “bereket ritüeliyle” kutsanması gerektiğini iddia ediyor.

Hırsızlar, kurbanın bir çantaya doldurduğu değerli eşyaları ve paraları çalarak ortadan kayboluyor.

Bir 'Çin duası dolandırıcılığı' eksikti - Resim : 1

Yeni Güney Galler emniyetinden Baş Komiser Guy Magee, “Bu sessizce yapılan bir soygun. Suçlular, genellikle Asyalı yaşlı kadınları adeta bir sırtlan sürüsü gibi kuşatıyor” dedi.

Perşembe günü 63 yaşındaki bir kadın, Sydney Uluslararası Havalimanı'nda özel ekip tarafından yürütülen soruşturma kapsamında gözaltına alındı.

Bir gün sonra da bir erkek şüpheli Brisbane Havalimanı’nda Çin’e kaçmaya çalışırken yakalandı. İki kişi, haziran ayında Sydney'de yaşayan 77 yaşındaki bir kadının yaklaşık 85 bin ABD doları değerindeki nakit para ve mücevherlerini çalmakla suçlanıyor.

Polis, bu dolandırıcılık şebekesinin Avustralya’nın doğusunda faaliyet gösterdiğini belirtiyor. Dedektif Magee, “Ülkeye giriyorlar, kendi toplumlarındaki savunmasız bireyleri hedef alıyorlar ve o toplulukta yaygın olan batıl inançlardan faydalanıyorlar” ifadelerini kullandı.

Bir 'Çin duası dolandırıcılığı' eksikti - Resim : 2

Son dönemde artan bu dolandırıcılık yönteminde kurban, “manevi şifacı” rolü yapan bir kişiyle tanıştırılıyor. Bu kişi, paranın ve değerli eşyaların bir çantaya konularak kutsanması gerektiğini söylüyor.

Kurbanlara, çantayı aylarca açmamaları gerektiği, aksi takdirde kötü şansla karşılaşacakları söyleniyor.

Baş Komiser Magee, “Maalesef kurbanlar aylar sonra çantayı açtıklarında, içinin boş olduğunu görüyorlar” dedi. Magee, mağdurların utanç nedeniyle çoğunlukla polise başvurmadığını, gerçek vaka sayısının resmi rakamların muhtemelen iki katı olduğunu söyledi.