Cenazeler adli tıpta: DNA incelemesi yapılacak
Eskişehir'in Seyitgazi ilçesinde dün başlayan ve Afyonkarahisar'a uzanan orman yangınına müdahale eden 5 orman çalışanı ve 5 AKUT gönüllüsünün naaşı Ankara'ya adli tıpa getirildi. Burada cenazeleri bekleyen şehit yakınları gözyaşlarına boğuldu. Cenazeler, işlemlerin ardından ailelerine teslim edildi.
Eskişehir'in Seyitgazi ilçesinde çıkan orman yangınında hayatını kaybeden orman şehitlerinin naaşları, kimlik tespiti ve DNA incelemesi için Ankara Adli Tıp Grup Başkanlığı'na getirildi.
Orman şehitlerinin naaşları, Afyonkarahisar Devlet Hastanesindeki işlemlerin ardından, Afyonkarahisar Belediyesi'ne ait cenaze araçlarıyla Ankara'ya getirildi.
Ankara Adli Tıp Grup Başkanlığı önünde bekleyen çok sayıda şehit yakını ve AKUT görevlileri, gözyaşlarına boğuldu.
Şehitlerin cenazeleri, kimlik tespiti ve DNA incelemesinin ardından ailelerine teslim edilecek.
Öte yandan şehit olan orman işçileri ve AKUT gönüllülerinin kimlikleri belli oldu.
Yangında orman işçileri Sercan Utmi, Hilmi Şahin, Eyip Dereli, Tolunay Kocaman, Enes Kızılyel, Muharrem Can ile AKUT gönüllüleri İlker Onarıcı, Tekin Enes Sarıyıldız, Bayram Eren Arslan ve Alperen Özcan şehit oldu.
Sağlık Bakanı Kemal Memişoğlu da yaralıların sağlık durumuyla ilgili şu bilgileri verdi:
- Halen 7 yaralımızın tedavisi hastanelerimizde devam etmektedir. Yaralılarımızdan 6’sının durumu iyi, 1 yaralımız ise yoğun bakımda yakın takip edilmektedir. Diğer yaralılarımız taburcu edilmiştir.
Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, Eskişehir ve Afyon Cumhuriyet Başsavcılıklarının olayla ilgili soruşturma başlattığını duyurdu.
Kimlik tespiti ve DNA incelemesi için Ankara Adli Tıp Grup Başkanlığına getirilen orman şehitlerinin naaşları, işlemlerinin tamamlanmasının ardından ailelerine teslim edildi.
Orman şehitlerinin naaşları, kılınacak cenaze namazlarının ardından memleketlerinde toprağa verilecek.
"GÜÇLÜ, CESUR, KENDİNDEN EMİN BİR GENÇTİ"
AKUT Gönüllüsü Alperen Özcan'ın 6 Şubat depremlerinde de görev yaptığı belirtildi. Özcan'ın Eskişehir'e gideceği gün de babasının tedirgin olduğu ve servise yetişememesi için trafikte oyalandığı ancak bölgeye gidecek aracın bekleyerek Özcan'ı aldığı öğrenildi.
Şehit Alperen Özcan'ın kuzeni Hasan Biber, "Alperen'e dün saat 12.00'den itibaren ulaşamadık ancak oradaki iletişim kaynakları nedeniyle olduğunu düşünüyorduk. Annesi, babası, teyzesi ve dedesi saat 21.00'de hastanelere bakmak için Eskişehir'e doğru yola çıktılar. Polatlı'yı geçmek üzereyken bir haber geldi. Haberde şehit olduğunu söylemişler. Şehit olduğu haberini aldıktan sonra tabii acı haber tez yayılıyor. Hemen herkese haber ulaştı. AKUT'a gönüllü olarak yazılmıştı. Kendisi alışveriş merkezlerinde dışarıdan böyle halatlarla sarkıp cam temizleme işi yapıyordu. Güçlü, cesur, kendinden emin bir gençti. Zaten oraya da yardım etmeye; hem hayvanlar için hem insanlar için gitmişti. Eğitim hayatına tekrar dönmeyi düşünüyordu ama nasip olmadı" dedi.
"OLAY SABAHI ANNESİNE MESAJ ATMIŞ"
Biber, Özcan'ın ısrarla bölgeye gitmek istediğini belirterek, "Eniştemizin anlattığına göre, eniştem göndermek istememiş. Göndermek istemediği halde gitmek için çok ısrar etmiş. Hatta servise yetişmesin diye trafikte biraz oyalanmışlar ama işte ecel çekeceği için şehadeti yaşayacağı için yetişti. Oyalanmalarına rağmen servistekiler beklemişler. Şehadetinden önce saat 06.00'da annesiyle yazışması var; 'söndürme çalışmaları olumlu, soğutmaya başladık; eğer rüzgar tersten esmezse, yeniden alevlendirmezse bugün bitirebiliriz' gibi bir yazışma olmuş. Bir de öğlen saat 12.00 civarında annesiyle tekrardan görüşebilmiş. Ondan sonra da görüşme ihtimali olmamış zaten. En son Kahramanmaraş depremine de gitmişti. Diğer yangınlara da gidiyordu gönüllü olarak ama bu seferki gidişi biraz daha manidar oldu" diye konuştu.