“Her Çocuğun Hakkı: Sağlıklı Beslenme ve Temiz Suya Erişim” paneline CHP Genel Başkan Yardımcısı Suat Özçağdaş, CHP Genel Başkan Yardımcısı Zeliha Aksaz Şahbaz, İstanbul Büyükşehir Belediyesi Başkanvekili Nuri Aslan, Beylikdüzü Belediyesi Başkanvekili Önder Serkan Çebi, Beyoğlu Belediyesi Başkanvekili Sefer Karamehmetoğlu katıldı. Panelistler ise Veli-Der Genel Başkanı Ömer Yılmaz, araştırmacı-yazar Menekşe Tokyay, ERG’den Kayıhan Kesbiç, Derin Yoksulluk Ağı Kurucusu Hacer Foggo ve uzman diyetisyen Dicle Dilan Salman oldu.
“BAHÇESİ BİLE OLMAYAN OKULLARDA OKUYORLAR”
Panelin açılış konuşmasını CHP Genel Başkan Yardımcısı Suat Özçağdaş yaptı. “20 Kasım Dünya Çocuk Hakları Günü’ne kadar; Her Çocuğun Hakkı diyerek, birincisini burada, Her Çocuğun Hakkı: Sağlıklı Beslenme ve Temiz Suya Erişim başlığında yaptığımız etkinlik dizisini her hafta perşembe günü, farklı başlıklarda, farklı şehirlerde gerçekleştireceğiz” diyen Özçağdaş şunları söyledi:
- "Bugün 16 Ekim Dünya Gıda Günü, ülkemizde 0-18 yaş arası 21 milyon 817 bin 61 çocuk bulunuyor. Bunların 16,7 milyonu 5 yaş ve üzeri. Çocuklarımız en temel haklarına ulaşmada maalesef büyük sıkıntılar yaşıyor. Örneğin, 2024 yılında maddi yetersizlikler nedeniyle günde en az bir kez taze sebze ve meyve tüketimi yapamayan hane halkı oranı yüzde 10; et, tavuk, balık tüketemeyenlerin oranı 23,1.
- Çocuklarımız, Güvenli bir yaşam hakkından mahrumlar, ihmal ve istismardan korunamıyor, yeterli beslenemiyor, barınamıyor, kendilerini özgürce ifade edemiyor ve seçim yapamıyor, kendilerini geliştirme hakkından, sağlık ve eğitim gibi temel haklarından nitelikli faydalanamıyorlar. Oyun oynama hakları bile ellerinden alınmış durumda, çünkü bahçesi bile olmayan okullarda okuyorlar.
“MEB 2025 BÜTÇESİ, 1.4 TRİLYON LİRA”
- Öğrenci başına bin 500 lira okul bütçesi verirsek maliyeti 23,7 milyar lira eder ve bu MEB Bütçesinin sadece yüzde 1,64'ü. 59 bin okulumuza, güvenlik görevlisi koymanın maliyeti yıllık 32 milyar ve bu da MEB bütçesinin yüzde 2,2’si ediyor. 14,5 milyon öğrencimiz (pansiyon/taşıma hariç) için bir öğün sıcak yemek vermenin maliyeti ise 190 milyar lira. Bu da MEB Bütçesinin sadece 9,85'ine; GSYH'nin yüzde 0,30'una, merkezi yönetim bütçesinin yüzde 1,29'una denk gelmektedir.
“KENDİ KEYİFLERİ İÇİN BÜTÇE BULANLAR, ÇOCUKLARIMIZ İÇİN BU BÜTÇELERİ AYIRAMIYOR”
- Çocuklarımız eğitimden kopuyor. Maddi yetersizlik, okullarımızın nitelik eksikliği ve iktidarın geleceksizleştirme politikaları ile zorunlu eğitim kapsamında olan ama okulda olmayan, 611 bin 612 çocuğumuz var. Bunların 77 bin 400’ü 6-9 yaş arasında. 93 bin 362’si 10-13 yaş arasında ve 440 bin 850’si 14-17 yaş aralığında.
"OKULLAŞMA ORANLARI DÜŞMEYE DEVAM EDİYOR”
- Ne eğitimde ne istihdamda olan, 4 milyon 676 bin gencimiz var. Güvenlik birimlerine gelen veya getirilen çocukların karıştığı olay sayısı bir önceki yıla göre yüzde 9,8 oranında artarak 2024 yılında, 612 bin 651 oldu. Maalesef çocuklarımızın ve gençlerimizin geleceğinin çalındığı bir düzende bulunuyoruz.
“İŞLERİ, GÜÇLERİ, REİSLERİYLE BERABER GEÇMİŞE ÖYKÜNMEK”
- İktidar, kendi yandaş şirketlerinden 2025 yılında yılın da 701 milyar lira vergi almamaya karar verdi. Bakın 701 milyar lira vergiyi sadece belli başlı yandaş şirketlerden, beşli çetelerinden almamaya karar veren bir iktidar var, onun üçte biri kadar parayı bu önemli işler için harcamamayı tercih ediyor. Dolayısıyla her şey siyasi bir tercih. İşte biz bugün bu siyasi tercihler ve onların sonuçlarını Mümkün olan çözüm önerilerini buradaki çok kıymetli uzmanlarla beraber konuşacağız.
- Kendi keyifleri için bütçe bulanlar bol miktarda uçağa, saraya, külliyeye sahip olanlar çocuklar için ne hikmetse bu bütçeleri ayıramıyorlar bulamıyorlar. Çocuklarımız eğitimden kopuyor. Maddi yetersizlikler, okullarımızın nitelik eksikliği iktidarın geleceksizleştirme politikaları, zorunlu eğitim kapsamında olan ama okulda olmayan 611 bin 612 çocuğumuz var. Ama Milli Eğitim Bakanı'nın böyle bir derdi yok. Onun derdi günü acaba ülkece Abdülhamit dönemine ışınlanabilir miyiz? Bütün derdi bu. Bütün bilimsel çalışması bu yöndedir.
- Ben de diyorum ki keşke bir uzay gemisi ya da zaman makinesi bulsalar hepsi birden gitseler. 611 bin çocuk nerede soran yok. Ben Milli Eğitim Bakanı olsam 611 bin kişi ortada olmasa ya seferberlik ikna ederim. Nerede bu çocuklar yani? Böyle bir dertleri yok. İşleri, güçleri, reisleriyle beraber geçmişe öykünmek."