Domenico Tedesco resmen açıkladı: Fenerbahçe'de 3'lü mü, 4'lü mü oynatacak?

Fenerbahçe, Jose Mourinho ayrılığının ardından teknik direktörlük görevine Domenico Tedesco'yu getirmişti.

Bugün, Fenerbahçe Başkanı Ali Koç ve Futbol Direktörü Devin Özek’in de katılımıyla, Tedesco için bir imza töreni yapıldı. İtalyan asıllı Alman hoca, kendisini sarı lacivertli kulübe bağlayan imzayı attı.

40 yaşındaki genç teknik adam, imza töreninde ise şu açıklamayı yaptı:

"Burada olmak hem benim için hem de ekibim için büyük bir onur. Bu kadar desteği hem başkandan hem sportif direktörden görmek normal değil. Bu anlamda teşekkür ediyorum."

“ÇALIŞMAYI SEVEN BİRİYİM”

"Ocak ayından itibaren evimde oturarak fırsatları beklemek çok iyi değildi. Çalışmayı seven biriyim. Evde vakit geçirmek için çok fazla enerjiye sahibim. Kulüplerden veya federasyonlardan teklif alıp hayır demek kolay değildi. Ama ben duyguyu, hedefleri, iyi takımları severim. Buraya gelmemde 2 sebep var. Birincisi tabii ki kulübün kendisi, devasa tarihi, taraftarları... İkinci etken de takımın içindeki oyuncular ve kalite oldu. Doğum gününüzde hediye aldığınızda bakarsınız. Doğum günü paketi güzel ve büyük bir pakettir. Sonrasında içine bakarsınız. Çünkü bazen paket büyüktür, içindeki hediye küçüktür. Ama buradaki konu bu değildi. Çok iyi bir takım var. İyi bir ekibimiz var ve çok iyi bir desteğe sahibiz."

“EKİBİMDE GÖKHAN GÖNÜL'ÜN OLMASI ÖNEMLİ”

"Ligi tanımak çok önemli. Gelmeden önce bazı maçları analiz ettim ama bu yeterli değil. Ekibimde Gökhan Gönül'ün olması önemli. O ligi, ekibi çok iyi tanıyor. Benden asla 'Yeni geldim, zamana ihtiyacım var' gibi şeyler duymayacaksınız. Çünkü bu benim yöntemim değil."

“GÖRDÜĞÜM RUHTAN DOLAYI TESİSTE KALDIM”

"Buraya çok geç saatlerde vardık. Gördüğüm ruhtan dolayı tesiste kaldım. Tesiste her şeye sahibiz. Yapmamız gereken çok iş var. Sadece Trabzonspor maçına kadar değil, burada kalmayı ne zaman bitireceğimizi düşünmemiz gerekiyor kendi aramızda."

“4'LÜ OYNAMAK İÇİN KURULDUĞUNU DÜŞÜNÜYORUM”

"Stuttgart altyapısında büyüdüm, orada 10 yıl çalıştım. Orada 4'lü oynattım. Ana sistemim bu diyebilirim. Daha sonra Aue takımında çalıştım. Takımı aldığımda son sıradaydı ve 11 maç kalmıştı. Maçları nasıl kazanabiliriz diye düşündüm. O takım 3'lü oynamak için kurulmuştu ve 8 maç kazandık ve ligde kalmayı başardık. Sonra Schalke'ye gittim ve ilk düşündüğüm şey maçları nasıl kazanabiliriz oldu. O takım da 3'lü oynamak için kurulmuştu. 11'inci sırada aldığımız takımı 2'inci sırada bitirdik. Elimdeki oyunculara adapte olmam gerekiyor. Tabii ki her teknik direktörün bir felsefesi vardır. Ama 1'inci günden gittiğiniz takıma 'Evet, böyle yapacağız' diyerek dayatamazsınız. Takımdaki ofansif kaliteye baktığım zaman bu takımın 4'lü oynamak için kurulduğunu düşünüyorum.”

“DAUM İLE KIYASLANMAK BÜYÜK BİR ONUR”

"Daum sadece burada değil Almanya'da da efsane. Onunla kıyaslanmak büyük bir onur. Sözler veren biri değilimdir. Daha çok işimi yaparım. Hiçbir adımı atlamamamız lazım. Ben şu anda ileride bu kulüpte nereye gelirim düşünmüyorum. Tek odak noktam Trabzonspor maçı. Fenerbahçe ailesiyle oynayacağım ilk maç olacak."

“TOPU KAYBETTİĞİMİZDE KONTRA PRES YAPIP EN KISA SÜREDE GERİ KAZANMALIYIZ”

“Rusya'da çalıştığım zaman takımım ortalama yüzde 65 oranında topa sahip oluyordu. Zenit'in ardından 2'inci tamamladık ligi. Leipzig'de de yaklaşık yüzde 65 ortalamalarına sahiptik. Tabii ki oyunu domine etmek önemli. Ama sadece dominasyonu topa sahip olarak yapamazsınız. Goller atmanız, pozisyon üretmeniz gerekiyor. Daha çok topa sahip olma oyunu ve atak yapma oyun felsefesine sahibim. Net bir şekilde atak yapan takım mentalitesine sahip olmalıyız. Topu kaybettiğimizde kontra pres yapıp en kısa sürede geri kazanmalıyız."

“SEZON UZUN BİR MARATON”

"Bu soruya nasıl cevap verirsem vereyim bir önceki teknik direktöre mesaj gibi olur. Benim stilim asla bu değil. Eksiklik olarak şunu söyleyebilirim. Öncelikle özgüven. Özgüven kazanabilmek için maçları kazanmalıyız. Sezon uzun bir maraton. Pozitif anlar yaşamanız gerekiyor. Bunu Leipzig'de yapabilmiştik. O ruh oluşmuştu. Takım artık 'Kimse bize dokunamaz' diye düşünüyordu."

“MAÇLARI KAZANMAK İSTİYORSANIZ HER ŞEYİN ÜSTESİNDEN GELMELİSİNİZ”

"Ben asla bahaneler sunmam. Ben hakemler hakkında konuşmaya alışkın biri değilim. Hakemler de elinden gelenin en iyisini yapmaya çalışıyor. Rakiplerin çok kapalı oynaması, vakit geçirmeleri yasak değil. Bundan şikayet etmeye gerek yok. Maçları kazanmak istiyorsanız her şeyin üstesinden gelmelisiniz. Sadece üstünde etkimiz olan şeylere odaklanmalıyız. Bazen kabul etmeli ve elinizden gelenin en iyisini yapmalısınız."