Savaşın ve şiddetin yıllardır bitmek bilmediği Suriye'de muhaliflerin geçen haftadan beri Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad'ın ordusuna yönelik saldırıları artarken dikkat çekici bir yorum geldi...
İngiltere merkezli medya kuruluşu The Economist, Suriye'deki muhalif güçlerin ülkenin güneyine doğru ilerlemeye devam ettiği dönemde Suriye ile ilgili bir analiz yayınladı.
The Economist'te, "Suriye'nin lideri Beşar Esad, ölümcül bir tehlikede" başlığıyla yayınlanan analizde, "Onun bundan kurtulup kurtulamayacağı müttefiklerine bağlı değil düşmanlarına bağlı" ifadesi kullanıldı.
Haberde, "Birkaç hafta önce Esad kendine güvenli hissediyordu. Birçok Arap ülkesi kendisiyle diplomatik bağlarını onarmış ve hatta bazıları ABD'ye Suriye'ye yönelik yaptırımları kaldırması yönünde lobi yapıyordu. Rusya, Donald Trump'ı ABD askerlerini Suriye'nin doğusundan çekmeye ikna edebileceğini düşünüyordu" denildi.
Analizde, "Bu ani geri dönüş tahmin edilebilirdi. Esad rejiminin içi yıllar süren savaş ve yolsuzlukla boşaltıldı. Suriye ekonomisi çöktü: işsizlik yüksek, enflasyon daha yüksek. Ordu, düşük ücret karşılığında uzun süreli hizmete zorlanan genç erkeklerle dolu. Bay Esad, özellikle Alevi bölgelerinde kendi köyleri için savaşmaya istekli sadıklar bulabilir. Ancak ordusu bundan fazlasını yapamayacak kadar demoralize olmuş durumda" yorumu yapıldı.

"ERDOĞAN MÜLTECİLERİ GERİ GÖNDERMEK İSTİYOR"
Esad'ın kendisini bir anlaşma ile kurtarabileceğini düşündüğünü aktaran The Economist muhabir ve editörleri, "Türkiye hem HTŞ'yi hem de DSG'yi desteklemiş olsa da isyancıların Şam'a yürümesi fikrinden muhtemelen tedirginlik duyuyor. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan bunun yerine milyonlarca Suriyeli mülteciyi geri göndermek ve SDG'yi sınırdan uzaklaştıracak bir tampon bölge kurmak için Esad'la bir anlaşma yapmak istiyor" ifadesine yer verdi.
Erdoğan'ın aylardır Esad ile masaya oturmak için hamle yaptığını hatırlatan The Economist, "Ancak Esad'ın pozisyonu şu an çok daha zayıf. Halep'in düşmesi Türkiye'ye hayal edebileceğinden daha geniş bir tampon bölge sağlıyor. Sayın Erdoğan bu sayede şartları dikte ettirebileceğini ve Esad'ın da devletinden geriye kalanları kurtarmak için bunları kabul etmekten başka çaresi kalmayacağını umuyor olabilir.