Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, Beştepe Millet Kongre ve Kültür Merkezi'nde düzenlenen Şehit Yakınları, Gazi ve Gazi Yakınlarının Kamu Kurumlarına Yerleştirilmesi Kura Töreni'ne katıldı.

Yarın, Gaziler Günü'nü idrak edeceklerini anımsatan Erdoğan, tüm gazilerin gününü tebrik etti.

Şehitlerin anne, babaları, kardeşleri, eş ve çocuklarının da devlet ve millet olarak sahip çıkılması gereken birer emanet olduğunu belirten Erdoğan, şu ifadeleri kullandı:

- Tıpkı ülkemiz, devletimiz, bayrağımız ve bağımsızlığımız gibi sizler de aziz şehitlerimizin emanetleri olarak bizim için çok ama çok kıymetlisiniz. Bizler şehidini kalbinin en mutena köşesine yerleştirmiş, gazilerini baş tacı etmiş, şehit ve gazi yakınlarını daima bağrına basmış bir milletiz, böyle bir hükümetiz. Tüm imkanlarımızla, şehitler tepesini boş bırakmayan o yüce ruhlara layık olma çabasındayız. Gaziler Günü vesilesiyle tertiplediğimiz kura törenimiz bunun en somut nişanesidir.

Erdoğan, çekilecek kura ile 630 şehit yakını, gazi ve gazi yakınının atamasını gerçekleştireceklerini dile getirdi.

Ateşin düştüğü yeri yaktığını, çoğu zaman kelimelerin bu yangını söndürmekte yetersiz kaldığını anlatan Erdoğan, şunları kaydetti:

- Evladını, kardeşini, hayat arkadaşını, anne, babasını toprağa vermiş mahzun ve mahcup bir gönlün içinde kopan fırtınaları dindirecek duadan başka hiçbir söz ve eylem yoktur ama buna rağmen bugünkü törenle bir nebze de olsa sizlere olan minnet, vefa, şükran borcumuzu yerine getirebilmenin memnuniyeti içerisindeyiz.

- Birazdan çekilecek kuralarla görev yerleri belli olacak her bir kardeşime şimdiden kamu hizmetlerinde hayırlı ve başarılı vazifeler diliyorum. Bugünkü atamayla birlikte, az önce Aile Bakanımız da ifade etti, 51 bin 947 şehit yakını, gazi ve gazi yakınımızı kamuda istihdam etmiş oluyoruz. Şunu siz kardeşlerimle birlikte tüm şehit yakını ve gazilerimizin bilmesini özellikle istirham ediyorum.

- Şehitlerimizin muazzez hatırasını, gazilerimizin gönlünü incitecek en ufak bir söze, beyana, tavra, fiile zerre miskal tahammülümüz yoktur. Bu konudaki kararlılık ve hassasiyetimizden hiçbirinizin şüphesi olmasın. Devletimizin şefkat eli daima sizin üzerinizde olmaya devam edecek. Derdinizi derdimiz, sevincinizi sevincimiz, sıkıntınızı sıkıntımız olarak görmeyi ve bunların çözümü için elimizden geleni yapmayı sürdüreceğiz. Allah'ın izniyle ne bu aziz milletin ne de sizin başınız öne eğilmeyecek.
Her daim sizin yanınızda olmaya, sizlere kol, kanat germeye inşallah devam edeceğiz.

"KIYAMETE KADAR BURADAYIZ"

Erdoğan, "Şehitlerimizin kabirleri, emperyalistlerin taşeronluğunu üstlenen ihanet ve işgal odaklarına karşı kazılmış birer siperdir. O siperler aşılmadı aşılmayacak" diye kaydetti.

Erdoğan, "23 aydır tüm insanlığın gözleri önünde gerçekleştirilen bu soykırıma en güçlü tepki yine Türk milletinden ve Türkiye Cumhuriyeti'nden yükselir. Biz, bize sataşanların daha iki, üç nesil önce geldiği topraklarda yüzyıllar boyunca hüküm sürdük, tüm cihana nizam verdik, adaletin kılıcı olduk. Biz bu coğrafyada ne misafiriz ne de işgalciyiz. Bu coğrafyada ev sahibiyiz. Bin yıldır buradayız. Kıyamete kadar da burada olacağız.Bölgemizi istikrarsızlığa hapsetmeye yönelik planlar inşallah tutmayacak. Emperyalist ve siyonist kan dökücüler sinsi emellerine ulaşamayacak" dedi.

"Bize kimse tarih dersi veremez" diyen Erdoğan, sözlerine şöyle devam etti:

"Başında Gazze kasabı Netanyahu'nun bulunduğu katliam şebekesi, her gün bir ülkeye saldırarak zalimlikte ve barbarlıkta sınır tanımıyor. Biz bu coğrafyada misafir değil, ev sahibiyiz. Kıyamete kadar da burada olacağız. Tarih sahnesine yeni çıkmış bir devlet değiliz. Bize kimse tarih dersi veremez.