Antalya'da uzun yıllardır narenciye ve nar üretimi yapan çiftçi Nail Avcı, artan maliyetler ve yetersiz devlet destekleri nedeniyle üreticilerin zor bir dönemden geçtiğini söyledi.

Babadan kalma arazilerinde üretime devam ettiklerini belirten Avcı, sulama, enerji ve pazarlama konularında ciddi sorunlar yaşadıklarını ifade etti.

Avcı, sulama konusunda büyük sıkıntılar yaşadıklarını belirterek, yer altından 80-100 metre derinlikten çıkarılan suyun enerjiyle temin edildiğini ve bunun ciddi maliyet oluşturduğunu söyledi. Enerji giderlerinin oldukça yüksek olduğunu dile getiren Avcı, Antalya Büyükşehir Belediyesinin kooperatiflere verdiği destekle maliyetin yüzde 50 azaldığını belirtti.

'DESTEKLEMELER GÜLÜNÇ BİR RAKAM'

Devlet desteklerinin yetersiz kaldığını belirten Avcı, kendisine verilen desteğin bir depo mazot ya da birkaç çuval gübreye ancak yettiğini söyledi.

"80 dönüm arazim var ama verilen destek beş çuval gübre ya da bir depo mazot parası kadar. Gülünç bir rakam. Hiçbir faydası olmayan bir rakam. Hiç memnun değiliz" diye konuştu.

Yurt dışındaki üreticilerin devletlerinden ciddi teşvikler aldığını ifade eden Avcı, Hollanda ve İsrail gibi ülkelerde çiftçilere tohumdan teknolojiye kadar birçok alanda destek sağlandığını, bu sayede hem kaliteli üretim yapıldığını hem de dünya pazarında söz sahibi olunduğunu söyledi. Türkiye'de de benzer desteklerin verilmesi gerektiğini vurgulayan Avcı, daha verimli üretim yapabilmek için modern araç ve gereçlere ihtiyaç duyduklarını dile getirdi.

'BİZ DE PROTESTOLAR YAPABİLİRİZ'

Gelirlerin yetersizliği nedeniyle traktör ve tarım makinelerini yenileyemediklerini, bu nedenle teknolojiden yeterince faydalanamadıklarını dile getiren Avcı, üreticilerin yaşadıkları sorunları duyurmak için protestoya hazır olduklarını da söyledi. Avcı, konuyla ilgili olarak şu ifadeleri kullandı:

"Vallahi biz, dünyanın çeşitli ülkelerinde köylülerin, üreticilerin ayaklandığını, protestolar yaptığını görüyoruz. En sonunda Yozgat’ta buna benzer bir protesto oldu, çok memnun olduk. Biz de bu tür protestoları yapabiliriz, hükümete sorunlarımızı yansıtabiliriz. Biz de hazırız bu tür şeylere, bu tür protestolara. Bunu da yapabiliriz. Sonuçta, biraz önce bahsettiğim gibi maliyetler yüksek, gelirimiz düşük. Dolayısıyla pazarımız az."

'Gülünç bir rakam' dedi, Yozgat'ı gösterdi: 'Biz de yapalım' - Resim : 1
Yozgat'taki çiftçiler İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun tutuklanmasını traktörleriyle protesto etmişti.

Bu eyleme katıldığı için trafik cezası kesilen çiftçilerden Abdullah Ceylan'ın "Hakkını aramayan, malının değerini takip etmeyen çiftçilere sesleniyorum. Bu düzen böyle gittikçe, açlıktan, sefaletten, beceriksizlikten kurtulamayacağız. Bu düzeni yıkacağız, yıkacağız, yıkacağız... Turpunan, şalgamınan devlet idare edilmez" şeklindeki sözleri uzunca bir süre gündemde üst sıralarda yer almıştı.

'ÇİFTÇİYE DEVLET TEŞVİKLERİ ŞART'

Su, elektrik ve zirai ilaç gibi temel girdilerin çok pahalı hale geldiğini belirten Çakırlar Mahallesi muhtarı ve Çakırlar Sulama Kooperatif Başkanı Fatih Erkan, özellikle sulama maliyetlerinin enerjiye bağlı olarak arttığını ifade etti.

Enerji maliyetlerinin yüksekliği nedeniyle suyun da üreticiye pahalıya mal olduğunu vurgulayan Erkan, Antalya Büyükşehir Belediyesinin desteği sayesinde maliyetleri bir nebze olsun düşürebildiklerini dile getirdi. Ancak bu destekler olmasa, sulamanın üreticiye çok daha yüksek rakamlara mal olacağını kaydetti.

İlaç ve mazot gibi diğer temel girdilerin de pahalı olduğunu belirten Erkan, traktörlerin yenilenmesi gerektiğini, bunun için de devlet teşviklerinin şart olduğunu söyledi. Tıpkı ülkenin diğer bölgelerinde olduğu gibi kendi köylerinde de çiftçilerin ciddi sıkıntılar yaşadığını ifade etti.

'İKTİDARDAN HİÇBİR ŞEY BEKLEMİYORUM, BUNLAR GİTSİN'

Portakal ve nar üretimi yapan çiftçi Mehmet Üzüm, ürün çeşitliliğine rağmen geçimlerini sağlamakta zorlandıklarını söyledi. Üzüm, eşiyle birlikte tarlada çalıştıklarını ancak elde ettikleri gelirle yalnızca günlük ihtiyaçlarını karşılayabildiklerini belirtti.

Kazançlarının yetersiz olduğunu vurgulayan Üzüm, gün sonunda ellerinde para kalmadığını, birikim yapmanın ise mümkün olmadığını dile getirdi. Üzüm, çiftçilerin yaşadığı ekonomik zorluklara dikkat çekerek, "Bu saatten sonra hiçbir şey beklemiyorum bunlardan. Bunlar gitsin. Bir kuruş para kazanmıyoruz" diye konuştu.

'KAZANÇ YOK, HİÇBİR ŞEY YOK'

Çiftçi Hülya Üzüm, çiftçiliğin bitme noktasına geldiğini ve üreticilerin emeklerinin karşılığını alamadığını söyledi. Kazanç olmadığını, emeğin tamamen heba olduğunu vurgulayan Üzüm, "Bizden sürekli bir şeyler gidiyor. Emeğimizin karşılığını ne üretimde ne pazarda alabiliyoruz. Kendi ürünümüzü pazara götürüyoruz ama orada da hakkımız korunmuyor" ifadelerini kullandı.