CHP Şanlıurfa Milletvekili Mahmut Tanal, sosyal medya hesabından, sabaha kadar Adalet Bakanlığı önünde nöbet tutacağını duyurdu.
Tanal, paylaşımında "Bu akşamdan yarın sabaha kadar Atatürk Bulvarı’nda, Adalet Bakanlığı önünde; haksız yere tutuklanan gençler ve öğrenciler için özgürlük ve adalet nöbetindeyim" ifadelerini kullandı.
"ÇADIRI EMNİYET ÇEKTİ, KIRILDI"
Tanal başlattığı adalet nöbetine ilişkin basın mensuplarına şu açıklamayı yaptı:
* "Şimdi yağmur yağıyordu. Ben tabii ki burada tutuklu bulunan gençler ve öğrenciler için yapılan hukuksuz yargılamalar ve cezaevine atıldığı için en azından bu hukuksuzluğu Adalet Bakanlığı'na duyurabilmek için demokratik hak olan, tek başıma burada yağmurda ıslanmamak için o çadırı ben kurdum ve çadırın üzerinde şu iskemleyi getirip bu kanun kitaplarını getirdim. Bunların ıslanmaması için ve ıslanmamak için kurduğum çadırı emniyet çekti, kırıldı. Netice itibarıyla arabama koydum. Yani şu anda çadırın olmamasının nedeni bu. Zaten gördüğünüz bu kanun kitaplarının buraya çıkarılmasından bile rahatsız oldular. Yani Türkiye hukuk devleti değil mi, kanundan niye korkuluyor? Bu kanunlar yasadışı değil, kaçak değil. Meclis’te çıkartılan kanunlar maalesef suç unsuru haline gelmiş durumda.”
“EĞİTİM HERKESİN ANAYASAL HAKKIDIR”
Anayasanın, “Kimse, eğitim ve öğrenim hakkından yoksun bırakılamaz” ifadelerinin yer aldığı 42'nci maddeyi hatırlatan Tanal, tutuklu öğrencilerin serbest kalması gerektiğinin de altını çizerek şunları söyledi:
* "Şu anda cezaevinde bulunan öğrenciler var. Cezaevinde olan öğrencilerin birinci dönem bittiği için final sınav dönemleri. Çocukların anayasamızın 42. maddesi uyarınca eğitim herkesin anayasal hakkıdır. Eğitimden yoksun bırakılmaması lazım. Peki diyeceksiniz cezaevine kişi girdiği zaman bu eğitimden yoksun kalabiliyor mu? Kalamıyor.
* Ceza İnfaz Genel Müdürlüğü Kurumu hükümlülere ve tutuklulara dağıttığı kitabın 50. sayfasında açık ve net ‘Eğitim ve öğretim fırsatından yararlanma’. Bunun bir hak olduğunu, anayasal hak olduğunu, hiç kimsenin eğitimden yoksun bırakılmaması gerektiğini, ya bu öğrencilerin tahliye edilmesi gerekiyor veyahut da online üzerinde eğitimi yapılması lazım veya sınavlarla ilgili araçlarla birlikte öğrencilerin üniversiteye götürülmesi lazım, sınavlara girmesi lazım veyahut da üniversitedeki görevli öğretim üyeleri tarafından cezaevinde sınavın yapılması lazım. Aksi taktirde bu çocuklarımız eğitimlerden yoksun kalacaklar.
* Adli kontrolle ev hapsinde bulunan öğrenciler evden dışarı çıkamadıkları için sınavlara giremiyorlar. Sınavlara giremedikleri zaman eğitim hakkından yoksun bırakılıyor. Üçüncü bir unsur, bazı öğrenciler burslu olarak özel üniversitelerde okudukları için o öğrenciler de sınavlara giremedikleri zaman bursları yanıyor. Bursları yandıktan sonra bu öğrenciler bir daha o özel üniversitede okuyabilme şansı, fırsatı kalmıyor. Ceza infaz kanunu diyor ki ‘öğrenci cezaevinde de olsa siz mutlaka bunun okuma imkanını fırsatlarını tanıyacaksınız’ sınavlara getirip götürmek zorundasınız diyor. Şu anda bu uygulanmıyor maalesef.”

“SABAHA KADAR BURADA DURACAĞIM”
Bir basın mensubunun, Tanal’a başlattığı adalet nöbetinde yağmurdan etkilenip etkilenmeyeceğini sorması üzerine Tanal şu yanıtı verdi:
* "Yağmur yağsın yani Allah'ın vermiş olduğu bir can. Sabaha kadar da ben burada duracağım. Ama burada da hiçbir arkadaşımın kalmamasını rica ediyorum. Ben burada tek başıma demokratik olan hakkımı barışçıl, silahsız ve öğrencilerin sesine ses olmak için, bu haksızlığı dünya kamuoyuna duyurmak için sabaha kadar ben burada oturacağım. Ben bu iskemlenin üzerinde oturacağım sabaha kadar. Yani o öğrenciler cezaevinde çürürken benim burada sandalyede oturmam ne olacak? Yani onlar o zindandayken ben de burada kalayım. Benim için değişen bir şey yok ki.“
“HAKKA, HUKUKA YAPILAN ZULME KARŞI HER ZAMAN BİRLİK İÇERİSİNDEYİZ”
Tanal’a, başlattığı adalet nöbetinde destek olmaya gelen Zafer Partisi Genel Başkan Vekili Ali Şehirlioğlu, “Zafer Partisi olarak her zaman sizinle beraberiz. Hakka, hukuka yapılan bu zulme karşı her zaman birlik içerisindeyiz” ifadelerini kullandı.
“BU ÜLKEDE YAŞAM HAKKI ENGELLENİYOR”
Tanal’a destek olmaya gelen bir başka isim de CHP Genel Başkan Yardımcısı Gamze Şengel Taşcıer oldu. Taşcıer şunları söyledi:
* "Şu anda Şanlıurfa milletvekilimiz Mahmut Tanal, tutuklu olan öğrencilerin bir an önce serbest bırakılması için bir adalet nöbeti başlattı. Biz de az önce milletvekillerimizle birlikte YÖK’ün önünde protesto yapmak isteyen öğrencilerin yanındaydık. Uzun bir süre bu demokratik haklarının kullanmasına engel olmaya çalıştılar. Az önce de ifade ettik. Bu ülkede eğitim hakkı engelleniyor. Bu ülkede yaşam hakkı engelleniyor. Bu ülkede gazetecilerin haber yapma hakları engelleniyor. Bizlerin siyaset yapma hakkı engelleniyor. Anayasadan rahatsız olunmasını hep darbe dönemlerinden biliyoruz. İşte 19 Mart'ta milletin iradesine darbe yapanlar ne yaparlarsa yapsınlar tıpkı bugüne kadar olan darbeler gibi milletin iradesi karşısında başarıya ulaşamayacaklar. Biz de bugün vekilimizin bu adalet nöbetinde milletvekillerimizle birlikte ona destek olmak için buradayız.”
“AMERİKA'DAN GELEN TALİMATLARI UYGULAYAN BİR CUMHURBAŞKANINI BİZ KABUL ETMİYORUZ”
Tanal’a desteklerini bildirmek için gelen bir başka siyasi de CHP Milletvekili Mehmet Tahtasız oldu. Tahtasız da şunları söyledi:
* "Türkiye Büyük Millet Meclisi'nden hep beraber, YÖK’ün önünde Bilkentli, Hacettepeli birçok gencimizle beraber orada bir basın açıklaması yaptık. Gençlerimiz hukuksuzca tutuklanmıştır. O 300 tane gencimizin okuma hakkı, eğitim hakkı ellerinden alınmıştır. Bir an önce onların serbest bırakılması gerekiyor. Nasıl Amerika'dan bir Trump haber yolladıysa ve o rahip Brunson serbest bırakıldıysa Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan bu gençleri bu serbest bırakmak için yine Amerika'dan bir talimat mı beklemektedir? Biz bunu çok merak ediyoruz.
* Amerika'dan gelen talimatları uygulayan bir Cumhurbaşkanını biz kabul etmiyoruz. Biz bu gençlerimizin bir an önce serbest kalmasını ve eğitim haklarının yeniden verilmesini talep ediyoruz. Çünkü yarın bu gençlerimiz bir sınava giremeyen gençlerimiz var. Bunların eğitim hakkı ellerinden alınıyor. Belki bir dönem kayıpları olacak. Bu gençler bu memlekette demokrasi gelsin, hak, hukuk, adalet gelsin diye sokaklara çıktılar ve anayasal haklarını kullandılar. Biz de onlarla beraber sokaktaydık. Eğer tutuklayacaksanız gelin biz de buradayız. Bizi de burada tutuklayın.”
MUHARREM İNCE'DEN TEPKİ
Memleket Partisi Genel Başkanı Muharrem İnce, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda "Tutuklu gençlerimizin serbest bırakılması için Adalet Bakanlığı’nın önünde çadır kuran Mahmut Tanal’ın çadırı kaldırılamaz. Mahmut Tanal bir milletvekilidir, kendisinin anayasal dokunulmazlığı vardır. Dokunulmazlığı olan bir milletvekilinin çadırına ve kitaplarına polis el koyabiliyorsa; bu ülkede kimsenin can ve mal güvenliği yoktur" ifadelerini kullandı.
AYŞE ATEŞ'TEN TANAL'A DESTEK
Tanal'ın başlattığı nöbete Ankara'da öldürülen eski Ülkü Ocakları Genel Başkanı Sinan Ateş'in eşi Ayşe Ateş destek verdi. Ateş adalet nöbetinde yaptığı konuşmada şunları kaydetti:
"Protestodan ziyade demokratik haklarımızı istiyoruz. Halk, hukuk, adalet istiyoruz. Kişiye özel hukuk olmaz. Sana ayrı bana ayrı hukuk olmaz. Adalet hukuk tektir, birdir. Doğru tektir ve biz doğruların uygulanmasını herkes için adalet istiyoruz.
Katiller sokakta geziyor. Hırsızlar sokakta geziyor ama bu memleketin geleceği olan pırıl pırıl gençler cezaevinde ne şartlarda. Gerçekten inanın izlerken gözyaşı döküyorum. Pırıl pırıl çocuklar, süt kuzusu anne kuzu onlar daha ya 17-18 yaşında çocuklar cezaevinde.
Niye cezaevinde? Yani bunu birisi bize açıklasın. Mahir Polat ölüyor cezaevinde birisi bunu bize açıklasın. Ekrem başkan niye cezaevinde, hak ediyor mu orada olmayı? Yani adaletse herkes için adalet herkes için. Kişiye özel adalet olmaz. Türkiye laik demokratik bir cumhuriyet ve biz demokratik haklarımızı istiyoruz. Başka bir şey istemiyoruz.
"HAK, HUKUK, ADALET GELECEK AMA..."
Hiç kimseden ayrıcalık beklemiyoruz. Bize demokratik haklarımızı versinler. Biz üstünlerin hukuku değil, hukukun üstünlüğünü görmek istiyoruz. Başka hiçbir şey istemiyoruz. Vatanımızı çok seviyoruz. Devletimizi çok seviyoruz.
Ne kadar ayrı düşünsek de farklı olsak da bir yerde buluşuyoruz, birleşiyoruz. Önce adalet gelsin. Her yerde adalet gelsin. Ekonomide de adalet. Eğitimde de adalet. Ülkenin her yerde adalete ihtiyacı var. Maalesef bugün biz adaleti sokaklarda arıyoruz.
Keşke bu duruma düşmeseydik böyle olmasaydı hiçbir şey ama umudumuzu kaybetmedik. Ben kendi adıma yaşadığım acılar, sıkıntılar zaten bütün kamuoyu biliyor. İnşallah her şey çok güzel olacak. Hak, hukuk, adalet gelecek ama herkes de bunu isteyen herkes elini taşın altına koyacak. Bu işin başka çaresi yok."
CHP, Samsun'da miting düzenleyecekGündem
Devre mülk vurgunu, 100 milyon TL dolandırdılarGündem