İLKE ÇITIR / NEFES
Eğitim-İş üyeleri, Meclis'te Plan ve Bütçe Komisyonu'nda Milli Eğitim Bakanlığının bütçe görüşmeleri sürerken eğitimdeki sorunlara dikkati çekmek için Milli Eğitim Bakanlığından TBMM'ye yürümek istedi. Ancak, çevik kuvvet ekipleri tarafından üyelerin Bakanlık binasının önüne gelmeleri ve yürümeleri engellendi.
Polis engeline maruz kalan sendika üyeleri, "Mustafa Kemal'in öğretmenleriyiz", "Öğretmene değil, tarikata barikat" ve "Gün gelecek AKP halka hesap verecek" sloganları attı.

Yürüyüşe izin vermeyen Ankara Valiliği ve İl Emniyet Müdürlüğüne seslenen Sendika Başkanı Kadem Özbay, üzerinde "Tarikatlar yürüyor, öğretmenler engelleniyor" yazılı dövizi göstererek, "Sloganlarımız cumhuriyete ve Atatürk'e karşı olsaydı şu anda bizim yollarımız açılmış olurdu. Bu utanç sizin" dedi.
"BAKANLIĞIN BÜTÇESİ AMERİKA'DAKİ BİR ÜNİVERSİTENİN BÜTÇESİNDEN DE AZ"
Özbay, "Bu bütçe yine okuldan kopuşlara neden olacak, çocuklarımızın açlığını ve susuzluğunu gidermeyecek, eğitim çalışanlarının temel ihtiyaçlarını karşılamayacak, ücretli öğretmenlik garabetinin devam ettirecek bir tablo sunacak. Bakanlığın bütçesi bugün Amerika'daki bir üniversitenin bütçesinden 26 milyon dolar daha az. 16 milyon çocuk devlet okullarında, iki milyona yakın çocuk Yusuf Tekin ve AKP'den kaçtığı için özel okulda. Öyle bir utancı yaşıyoruz ki, Milli Eğitim Bakanı kendi çocuğunu devletin okuluna değil özel okula gönderiyor" diye konuştu.

"BAKAN ÇOCUĞUNU DEVLET OKULUNA GÖNDERMİYORSA SÖYLENECEK SÖZ KALMAMIŞTIR"
Elindeki pankartta iki ayrı okul fotoğrafını tutan Özbay, "Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin'in çocuğu laboratuvarların, tesislerin olduğu, 15-20 kişilik sınıfların olduğu okulda okuyor. Halkın çocuğunun ise yemeği yiyeceği yer bile yok. Eğitimdeki gerçekler bunlar. Eğer bir ülkede Milli Eğitim Bakanı çocuğunu devlet okuluna göndermiyorsa bunun üzerine söylenecek söz kalmamıştır" ifadelerini kullandı.

Sendika üyeleri açıklamanın ardından oturma eylemi yaptı.
"MÜCADELE ETMEYE DEVAM EDECEĞİZ"
Polis engelinde sonra açıklama yapan Eğitim-İş Genel Başkanı Kadem Özbay, şunları söyledi:
- "Türkiye'nin utancı bu. Emniyette yetkili müdür dahi şuradan şuraya açıklama yapmamız için inisiyatif alamıyor. Çünkü herkes koltuğunu tepedeki bir anlayışa bağlı kalmış durumda. Herkes oraya bağlı kalmış durumda. Cumhuriyetin öğretmenlerinin eğitimcilerine uyguladıkları polis şiddetinin hepsini gördünüz. Sizin çocuğunuz için mücadele ediyor.
- Yarın gidersiniz o çocuğunuzun temizlik ihtiyacı için o okula para ödersiniz. Para ödemeye devam edin o zaman. Sizin koruduğunuz bu düzeni sağlayanlarsa bu düzen bir gün sizi de ezecek ve bu mesleki haklarınızın da ekonomik koşullarınızla bir bir nasıl yok olduğunu göreceksiniz.
- Ama buradan bir kez daha şu sözü veriyoruz. Bu utanç dolu görüntüleri veren polislerin de çocuklarının daha özgür daha demokratik bir ülkede yaşaması için mücadele etmeye devam edeceğiz. Her bir çocuğumuzun liyakatiyle hak ettiği yerde olması için mücadele etmeye devam edeceğiz.
"MÜCADELE, KARANLIK DÜZEN DAĞILANA KADAR DEVAM EDECEK"
- Bu ülkedeki sömürü düzenine karşı bu ülkedeki işsizlik, geleceksizleştirme ve eşitsizliğe karşı bizim için bu mücadele bu karanlık düzen dağılana kadar devam edecektir. Asla geri adım atmayacağız. Birçok arkadaşımız ezilme tehlikesi yaşadı. Utanın, utanın. Evet, orada söyledim, burada polislere söylüyorum. Utanın! Utanın! Size emirleri verenler utanmıyor! Siz bari utanın! Ama sizlerin adına biz utanıyoruz. Sizlerin adına biz utanıyoruz.
- Bir milyondan fazla çocuk okul dışında ya. Bir öğün yemek yiyemiyorlar. Buradaki öğretmenlerin hepsi sizin çocuklarınızın açlığına, susuzluğuna şahitlik ediyor. Bakan da kendi çocuğunu özel okula gönderiyor. Biz buna isyan ediyoruz. Mesleki haklarımız yok sayılmış. Okullarınızın temel ihtiyaçları karşılanmamış. Şuna bakar mısınız yani sürükleye sürükleye. Yüzlerce polisle ülkenin her bir yerinden gelmiş Eğitim-İş temsilcilerine yaptıklarına bak. Gerçekten sizler adına biz utanıyoruz.
- Ama söz veriyoruz bu düzen yıkılacak. Bu düzen ortadan kalkacak ama siz bu fotoğraflarla utanacaksınız. Çocuklarınıza onurlu bir miras bırakın. Eğitim iş öğretmenler bugün altı saat boyunca orada çeyrek simitle oturdular. Çeyrek simitle. Çeyrek simitle. Tamam mı?Biz bunlardan hiçbirinden ne Korkarız ne geri adım atarız? Bakın bunu böyle bilin. Elinizde silahınız olsun, copunuz olsun, hapishaneniz olsun.
- Zaten ülkeyi açık cezaevine çevirmişsiniz. Bu düzene karşı mücadelemiz devam edecek. Cumhuriyet için mücadelemiz devam edecek. Her bir çocuğun anasına babasına bakmaksızın bu ülkede eğitim aracıyla her şey olabileceği, geleceği için mücadelemiz devam edecek. Ve gerçekten sizler aranızda biz utanıyoruz. Yazıklar olsun diyorum hepinize."
Eğitim İş’in eylemine destek veren CHP Çorum Milletvekili Mehmet Tahtasız ise polisin müdahalesine tepki göstererek "Yazık günah. Onlar da sizin gibi memur öğretmen. Bu memleket için çalışıyor, çocuklarınız okula aç gitmesin diye çalışıyor. Çocuklarınız iyi eğitim alsın diye çalışıyor. Terörist değil bu insanlar öğretmen. Kötü bir şey istemiyor bu öğretmenler sizin iyiliğinizi istiyor" dedi.
Komisyonda gergin anlar: Sıfırlar havada uçuştu, Bakan vekillere çıkıştıGündem