EMEL YİĞİT / NEFES

Altın bu yılın en çok konuşulan, en çok talep edilen yatırım aracı oldu. Her gerekçe altındaki yükselişi destekledi ki yılın başında ABD Başkanı Donald Trump’ın tarifeleri, ülkelere yönelik tehditleri oldukça fazla gündemdeydi. Ardından ABD ekonomisinin zayıflayacağına dair beklentiler geldi, daha sonra Trump ile ABD Merkez Bankası (Fed) Başkanı Jerome Powell’i izledi piyasalar. Yılın son çeyreğine gelindiğinde ABD yine başrolü kimseye bırakmadı. ABD hükümetinin kapanması son çeyreğe damgasını vurdu. Beraberinde altın da zirveye oturdu.

MERKEZLER KAZANIYOR

Bu süreç sadece küçük yatırımcıların değil aslında merkez bankalarının ‘altına hücum’u yaşadıkları bir süreç oldu. Sonunda kazanan merkez bankaları oldu. Dünya Altın Konseyi’nin 3 Ekim’de açıkladığı yılın ikinci çeyrek verilerine göre dünya merkez bankaları altın almaya devam etti.

Türkiye’de bu ülkeler arasında ilk sıralarda yer aldı. Bu dönemde en yüksek artış 18.66 tonla Polonya, 15.65 tonla Kazakistan, 10.83 tonla Türkiye ve 6.22 tonla Çin izledi. Çin süreklilik olarak en uzun süre altın alımı yapan ülke oldu. 11 aydır üst üste altın aldığı belirtilen Çin’in ikinci çeyrekte altın rezervleri 2.298 ton olarak gerçekleşti. Dünya Altın Konseyi’nin verilerine göre bu dönemde Türkiye’nin altın rezervi ise 634.76 ton oldu.

Dolar bazında ise Merkez Bankası’nın verilerine göre ikinci çeyrekte altın rezervi 83 milyar dolar düzeyindeydi. Bu tarihten sonra da rezervlerdeki artışın devam devam ettiği görüldü. Ağustosta 87 milyar 326 milyon dolar olan altın rezervi 3 Ekim haftasında 99 milyar 189 milyon dolar oldu.

Ekonomist Onur Çanakçı merkez bankalarının altın alarak rezervlerinde dolar bağımlılığını azalttıklarını söyledi. ABD’nin ekonomisindeki zayıflamanın güvensizlik yarattığını kaydeden Çanakçı, Çin ve Hindistan gibi ülkelerin Amerikan tahvillerini satıp altına döndüklerini kaydetti.

Dolardan çıkıp altın alıyorlar

Ekonomist Onur Çanakçı doların rezerv para birimi olma özelliğini kaybetmesiyle altının çok ciddi hamleler yaptığını belirterek: “ABD’nin çok ciddi bir dış borcu ve bütçe açığı var. Altın şu anda dünyada güvensizlik ve belirsizlik endeksi olduğu için bizim merkez bankamız da dahil olmak üzere birçok merkez bankası rezervine çok ciddi altın satın alıyor” dedi. Çanakçı şöyle devam etti: “Mesela Çin’in rezervinin yüzde 50’si altından oluşuyor. Hindistan Amerika’nın kendisine yaptığı bir çok tehdidi görmezden gelerek elindeki Amerikan tahvillerini satıp altına dönüyor.”

Gümüş 51 doları geçti

Altında yükseliş hız keserken gümüşün fiyatı yükselmeye devam etti. Gümüşün ons fiyatı ilk kez 50 doların üzerine çıkarak 51.23 doları gördü. Bu, tüm zamanların en yüksek fiyatı oldu. Gümüşün bir aylık fiyat artışı yüzde 16.3 olarak gerçekleşti. Altında ise fiyatlar şimdilik hız kesmiş görünüyor. Yurt içinde gram altın 5.443 liradaki önceki günkü zirvesini tekrar gördükten sonra 5.381 liraya geri döndü. Önceki gün 4.081 dolarla rekor kıran altının ons fiyatı ise dün 4.077 dolara çıktı. Bu seviyede tutunamayan altın 4.023 dolara kadar geriledi.