EMEL YİĞİT / NEFES
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun gözaltına alınması ve sonrasında tutuklanmasıyla devam eden süreç, şimdilik sert hareketler görülmese de para piyasalarında önce belirsizliğe devamında da sıkışıklığa yol açtı.
İmamoğlu’nun gözaltına alınmasıyla başlayan süreçte Merkez Bankası’nın gecelik borçlanma faizini yüzde 46’ya çıkarmasının ardından endişe dalga dalga yayıldı. Bu süreçte tahvil faizleri de yüzde 39’dan yüzde 50’lere çıktı.
Ekonomi yönetiminin faiz konusunda nasıl bir strateji izleyeceği önümüzdeki hafta Merkez Bankası’nın toplantısından sonra ortaya çıkacak.
Ancak zincirin önemli bir halkası olan bankalardan faiz artırım haberleri gelmeye başladı. Bankaların mevduata verdikleri faiz oranları yüzde 50’lerin sınırına dayandı. Pek çok banka 32 günlük faiz oranlarını yüzde 47- 48 seviyesine yükseltti. Birkaç banka da mevduat faizini yüzde 50’ye çıkardı. Bu rakamlar yatırılan paranın miktarına göre birkaç puan daha artabiliyor. Oranlar geçen ay düşüş eğilimine girmiş ve 40’lara geri çekilmişti.
MERKEZ KÖŞEYE SIKIŞTI
Üç yıla yakın bir süredir enflasyonu kontrol altında tutmak için yüksek faiz politikası izleyen Merkez Bankası köşeye sıkışmış görünüyor.
Ekonomist Onur Çanakçı, rasyonel politikalara göre Türkiye’nin bu enflasyon ve mevcut rezervleriyle faiz artırımına gitmesi gerektiğini söyledi ve “Rasyonel politikalara geçmekten ziyade siyasi gelişmelere göre hareket edilmesi, Türkiye’nin istikrardan uzaklaşmasına neden oluyor” dedi.
"PİYASANIN REELİ BAŞKA"
Ekonomist Onur Çanakçı 19 Mart’ta İmamoğlu’na yapılan operasyonda gecelik borçlanma faizinin yüzde 46’ya, tahvil faizinin yüzde 39’dan 50’lere çıktığını hatırlatarak “Bankalar insanlar dolarize olmasın diye mevcut mevduatlara yüzde 50’lere varan faizler vermeye başladı. Yani sadece nasıl dolar tabela üstünde tutuluyor, piyasanın reeli başka, aynı şekilde faizde de gösterge faizi sadece gösterge şeklinde duruyor. Ama onun dışında örtülü olarak diğer faizler yükselmeye devam ediyor” dedi.
