Bir zamanlar Güneş gibi parlayan ancak yakıtını tükettikten sonra ölerek geriye ancak Güneş boyutunda bir çekirdek bırakan beyaz cüce yıldızların ilginç bir özelliği var: Bir kez patladıktan sonra yakınlarında başka bir yıldız varsa komşusunun maddesinden çalarak kütlesi belli bir seviyeye ulaştığında yeniden alevlenip patlayabiliyor.

Beyaz cücelerin nasıl süoernovaya dönüştüğü hâlâ tam olarak anlaşılabilmiş değil. Bazı gökbilimciler beyaz cücelerin süpernovaya dönüşmesi için iki patlama olması gerektiğini öne sürüyor. Ancak bugüne kadar herhangi bir kanıt elde edilememişti.

İLK KANITLAR ELDE EDİLDİ

Avustralya'da Yeni Güney Galler Üniversitesi'nden Priyam Das ve meslektaşları Şili'deki Çok Büyük Teleskop'un Büyük Macellan Bulutu'ndaki süpernova kalıntısından topladığı verileri inceledi.

SNR 0509-67.5 adlı kalıntının görüntülerinden dışa doğru patlamış eş merkezli iki kabuğu gözler önüne serdi.

Das beyaz cüce yıldızın yüzeyinde helyum biriktirmiş olması gerektiğini söylüyor. Bu da ancak çevresinde helyum açısından zengin büyük bir yıldızla etkileşime girmesiyle mümkün olabilir.

Araştırmacılar yeterli miktarda helyum biriktiğinde ilk helyum patlamasının meydana geldiğini, sonra da saniyeler içinde ikincisinin olduğunu düşünüyor.

İKİ PATLAMA ARASINDA MESAFE VARDI

Bilim insanlarına göre ilk patlama sonucu ortaya çıkan madde, saniyeler içinde saatte 25 bin kilometre hızla hareket etti. İkinci patlama ise bu patlamadan saniyeler sonra meydana geldi.

Araştırmacılar bu nedenle iki patlama arasındaki mesafenin oldukça büyük olduğunu belirtiyor.

DÜNYA'YA 300 YIL ÖNCE ULAŞMIŞ OLMALIYDI

Bu süpernova patlamasının ışığının 310 ila 350 yıl önce dünyaya ulaşmış olması gerekiyor. Bu durumda patlamanın Güney Yarımküre'de gece vakitlerinde en parlak nesne olduğu tahmin ediliyor. Ancak tarihsel kayıtlarda bu patlamaya dair hiçbir gözlem bulunamadı.

Araştırmacılar bunun sebebinin ışığın Güneş'in arkasında kalması olabileceğini belirtiyor.