Şişli 18 Nisan'da Halil Rıfat Paşa Mahallesi'ndeki bir apartmanın bir dairesinde yapılan ilaçlama sonrası, karşı dairede oturan Yazıcı çiftinin 3 yaşındaki çocuğu Karan rahatsızlandı. Gece saatlerinde çocuğun sürekli kustuğu gören aile, hastaneye gitti. Burada tedavi altına alınan çocuk, bir süre sonra hayatını kaybetti.

Karan'ın babası Şahin Yazıcı'nın ilaçlama firmasından şikayetçi olduğu öğrenildi. Şikayetçi olunan firmanın ise Fatih'te Böcek ailesinin de ölümüne neden olduğu iddia edilen ilaçlama firması olduğu öne sürüldü. Olaya ilişkin İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nca soruşturma başlatıldı. Soruşturma kapsamında baba Şahin Yazıcı'nın da ifadesi alındı. Adli Tıp Kurumu'ndan da otopsi raporu talep edildi.

Önce Karan, sonra Böcek ailesi hayatını kaybetti: Aynı ilaçlama firması - Resim : 1

"MUTFAK CAMI OĞLUMUN KALMIŞ OLDUĞU ODANIN ALT KATINDA BULUNAN CAMDIR"

Şahin Yazıcı savcılıkta verdiği ifadesinde şunları söyledi:

- "Akşam saatlerinde eve geldiğimde yan dairemiz olan 1 numaralı dairede ilaçlama yapıldığını ve dairede oturan ismini Firuze isimli kişinin ilaçlamadan dolayı 'bebeğimize zararı olup olmayacağını sorduğunda' ilaçlama şirketinden 'herhangi bir zarar ve etki olmayacağını' cevabını aldığını öğrendim. İkametime de girerken bahse konu ilaçlanan dairenin hava geçirecek kısımlarının bant ile kapatıldığını ve evime girdiğimde de ilaçlanan dairenin mutfak camının içerideki zehirli gazın çıkması amacıyla açık olduğunu gördüm.

- Bu mutfak camı oğlumun kalmış olduğu odanın alt katında bulunan camdır. Eve girdiğimde oğlum ve eşim evdelerdi. İkamet içerisinde rutin olarak günümüzü geçirmeye başladık. Aynı günün gecesi yani 19 Nisan'ın 20 Nisan'a bağlayan gece saat 00.00'dan sonra Karan ara ara kusmaya başladı. Eşim ile birlikte Karan'ın üşüttüğünü düşünerek ara ara ateşini kontrol ettik. Oğlumun ateşi normal derecelerdeydi. Biraz vakit ilerledikten sonra Karan ara ara az miktarlarda kusması oldu. Yine oğlumun üşütmüş olabileceğini düşündük. Sonrasında eşimde aynı şekilde rahatsızlandı ve kusmaya başladı."

"ZEHİRLENDİĞİMİZİ DÜŞÜNEREK HASTANEYE GİTMEYE KARAR VERDİK"

Yazıcı sözlerine şöyle devam etti:

- "Gece boyunca Karan aşırı derece su istedi. Sabah saatlerine kadar su içti. Sabaha karşı da önceki kusmasından farklı olarak fazla miktarda ve aşırı derecede kusması oldu. Eşim, Karan'ın üstüne kusmasından dolayı üzerini çıkardı. Ben de sabaha karşı mide bulantısı ve kusma isteği olunca zehirlendiğimizi düşünerek hastaneye gitmeye karar verdik. Eşim babasını arayarak durumu anlattı. Sonrasında hazırlanarak tedavi olmak amacıyla Şişli'deki özel hastaneye gittik.

- Babam da bu sırada hastaneye geldi. İlk önce hastanede zehirlenme şüphesi olduğu için acil bölümüne başvurduk ve buradaki görevlilere bir gün öncesinde yani 19 Nisan'da eşim, çocuğum ve benim aynı yemekleri yemediğimizi, zehirlenme şüphemizin gıdadan dolayı olmadığını belirttik.

- Sonrasında bizi Pediatri bölümüne yönlendirdiler. Çocuğumun tedavisi için Pediatri bölümüne götürüldü. Buraya geçmeden önce de damar yolu açıldı. Oğlumun durumu iyi ve bilinci açıktı. Benim de mide bulantı şikayetim olduğundan dolayı zehirlenme şüphesi ile ben de tedaviye alındım. Benim tedavime de acil bölümünde başlandı. Bana 2 tane serum takılmıştı.

- Ben ara ara oğlumun durumunu öğrenmek amacıyla eşimle mesajlaşmaktaydım. Bu sırada bana serum takılmıştı. Karan'ın durumunun iyi olduğunu ve serum takıldığını öğrendim. Sonrasında eşimden Karan'dan kan alındığı esnada kasılmasının olduğunu ve müşahedeye alındığını öğrendim.

- Apar topar oğlumun bulunduğu Pediatri bölümüne geçtim buraya geçtiğimde oğluma kalp masajı yapılmaktaydı. Yaklaşık 2 - 2 buçuk saat kadar oğluma kalp masajı yapıldı. Bu müdahale esnasında sürekli olarak müdahalede bulunan görevlilerden birileri içeri dışarı giderek eksik malzeme almaya gidip geldi. Bu müdahalenin sonunda oğlumun kalbinin durduğunu ve vefat ettiğini öğrendik.

- Ben oğlumun ilaçlama yapılan dairenin Karan'ın odasının bulunduğu odadaki camın açılmasından dolayı etkilendiğini ve ilaçlama şirketinin ilaçlamadan ötürü herhangi bir etkisinin olmayacağını söyleyerek ihmali olduğunu düşünüyorum. Ben konu ile ilgili oğlum Karan ile ilgili ölümünde ihmali olduğunu düşündüm ve olay nedeniyle öğrendiğim ilaçlama şirketinden davacı ve şikayetçiyim."

OLAY YERİ İNCELEME RAPORU

Şişli İlçe Emniyet Müdürlüğü Olay Yeri İnceleme Grup Amirliği’nin 20 Nisan 2025 tarihli olay yeri inceleme raporunda; "Her iki dairenin de girişin 1 kat altında bulunduğu, her iki dairenin de banyo kısmında fan şeklinde havalandırma olduğu görüldü. Yapılan incelemede, 1 numaralı daireden diğer daireye en yakın noktalar olan bahçe kapıları ve üzerindeki duvarlardan, banyo havalandırmasından kimyasal sürüntü alındı” denildi.

ADLİ TIP KURUMU RAPORU ORTAYA ÇIKTI

Adli Tıp raporunda; kusma şikayeti ile başvurduğu hastanede takip ve tedavileri devam ederken hayatını kaybeden Karan Y. hakkında düzenlenen otopsisinde, dış muayenede travmatik lezyon tarif edilmediği; iç muayenede kafatasında kırık, kafa içi kanama, beyin kanaması, beyin doku harabiyeti, iç organ ve büyük damar yaralanması olmadığı dikkate alındığında; 18 Nisan 2025 tarihinde yan dairelerinde ilaçlama yapıldığı, anne-baba ve çocuğun 19 Nisan tarihinde bulantı ve kusma rahatsızlığının başladığı, 20 Nisan 2025 tarihinde aynı şikayetle hastaneye kaldırıldığı, yapılan muayene ve tetkikleri sonrası zehirlenme tanısı ile hastaneye yatırıldığı, takip ve tedavileri devam ederken kalbinin durduğu, yeniden canlandırma işlemine başlandığı ancak yapılan müdahalelere rağmen öldüğü, yapılan otopsisinde ölümüne neden olabilecek travmatik değişim bulunmadığı, otopsi sırasında alınan doku örneklerinin Kimya İhtisas Dairesi’nce yapılan incelemesinde kanda alüminyum ve çinko bulunduğu ve ölümün meydana geliş şekli birlikte değerlendirildiğinde; çocuğun ölümünün böcek ilacı zehirlenmesi sonucu meydana geldiği belirtildi.

"MÜŞTERİYE MANTIKSIZ VE ÜSTTEN CEVAPLAR VEREN FİRMANIN GÜVENİLİRLİĞİNİ SORGULUYORUM"

Olaya ilişkin soruşturma sürerken, Böcek ailesinin kaldığı oteli ilaçlayan firma hakkında bir şikayet sitesine sitesine Eylül ayında yazılan yorum ortaya çıktı. Bir kullanıcı yorumunda şunları belirtti:

- "Bugün evimi ilaçlatmak için Çekmeköy bölgesinde hizmet veren firmaları araştırırken bu firmayla ile iletişime geçtim. Telefonla fiyat ve uygulama hakkında konuştuktan sonra WhatsApp üzerinden de yazıştım.

- Kullanılan ilacın markasını öğrenmek istedim, çünkü daha önce farklı firmalarla çalıştım ve bana açıkça 'şu marka, şu ilaç' diye bilgi verildi. Böylece kullanılan ürünün kalitesini araştırma şansı bulabiliyordum.

- Ancak bu firmaya aynı soruyu yönelttiğimde şu cevabı aldım: 'Bunu bir ticari sır olarak düşünün, söyleyemeyiz. Bizim yaptığımız yöntemi İstanbul’da yapan 3-4 firma var, diğerleri bilmez. Bu bilgiler telefondan verilmez.'

- Ben de müşteri olarak bilme hakkımı hatırlattım, 'yani hangi kalitede ilaç kullanıldığını müşteri olarak bilmem lazım. Diğer firmalar niye söylüyor o zaman? Kusura bakmayın, mantıklı değil.'

- Firmanın cevabı ise şuydu 'Siz size ilaçlarının adını söyleyen bir firmadan destek alabilirsiniz. Selametle.'

- Bunun üzerine 'Bu son lafı söylemeseydiniz hiç aklıma gelmeyecekti' diye yanıtladığımda ise bana şu saygısız mesaj gönderildi: 'Aklınız olduğuna çok sevindim :)'

- Sonuç olarak; müşteriye mantıksız ve üstten cevaplar veren firmanın güvenilirliğini sorguluyorum. Evimde kedi besliyorum ve ilaçlama ile hayatını riske atıyorum.

- Testlerden ve onaylardan geçmemiş, adı sanı olmayan bir ilaçla evime gelip ilaçlama yapsanız bunun hesabını kim verecekti? Özel bir karışımı kendiniz hazırlıyorsanız ben buna nasıl güveneceğim?

- Müşteri olarak bu sorumsuz ve saygısız tutumu kınıyor ve gerekli her yere şikayetlerimi yapacağım."