CHP Genel Başkanı Özgür Özel, 23 Mart'tan bu yana tutuklu bulunan cumhurbaşkanı adayı ve İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu'nu ziyaret ettikten sonra kameralar karşısına geçti.

Terör örgütü PKK'nın silah bırakmaya başlaması sonrası Meclis'te hızlanan komisyon hazırlıklarına değinen Özel, gazetecinin “Komisyonla ilgili bir komisyon devam ediyor. CHP’nin de bir şartı olduğu söyleniyor. İmamoğlu’nun tutuklu yargılanan belediye başkanlarıyla ilgili. Ne söylersiniz?” şeklindeki sorusuna şu yanıtı verdi:

"Bütün herkesin tutuksuz yargılanması esas. Komisyona girmeye böyle bir ön şart koştuğumuzu kimse söyleyemez. Hele hele sadece Ekrem Bey üzerinden. Şunu ben söylüyorum; bu komisyon fikri bize ait. Bu komisyon Türkiye'deki Kürt sorununu demokratikleşme çerçevesinde bir bütün olarak ele alıp çözmelidir."

İmamoğlu'nun kaçma şüphesiyle tutulduğunu söyleyen Özel, "Ekrem İmamoğlu kaçsa Tayyip bey Saray'ın bahçesinde lokma döktürür Ekrem İmamoğlu'nun tek korkuttuğu kişi Tayyip Erdoğan. Ekrem İmamoğlu herkesin yüzünde tebessüm Tayyip Erdoğan'ın yüzünde korku ve öfke yaratıyor" dedi.

Özel'in açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:

- TRT de gelsin, canlı versin, link de versin. Hepimiz izleyelim. İftira duyulsun, cevabı da duyulsun.

- Zeydan Karalar'ın dosyası iline gönderilsin, neden burada tutuyorsunuz madem örgütlü dosya değil? Yarın bu adamlar beraat ettiğinde Adana'nın mağduriyetini kim giderecek? Beyaz Torosçu mu giderecek? Bir an önce normale dönülmelidir.

- Tutuksuz ve şeffaf bir şekilde yargılama yapılmalı. CHP hiçbir suçun ve suçlunun arkasında durmaz ama masum arkadaşlarına yapılan zulme de asla sessiz kalmaz.

Soru: Komisyonla ilgili bir komisyon devam ediyor. CHP’nin de bir şartı olduğu söyleniyor. İmamoğlu’nun tutuklu yargılanan belediye başkanlarıyla ilgili. Ne söylersiniz?

Bütün herkesin tutuksuz yargılanması esas. Ama komisyona girmeye böyle bir ön şart koştuğumuzu kimse söyleyemez. Hele hele sadece Ekrem Bey üzerinden. Şunu ben söylüyorum; bu komisyon fikri bize ait. Bu komisyon Türkiye'deki Kürt sorununu demokratikleşme çerçevesinde bir bütün olarak ele alıp çözmelidir.

Toplumun vicdan ve beyninin somutlaştığı bir bilgisayar gibi düşünün, birileri bu bilgisayara kısıtlı aygıta, o işi tanımlamış yaptıracaksa biz kimsenin emir eri değiliz.

Bu komisyonun demokratikleşme gibi bir eylemi olması lazım. Bunun için biz en yüksek katkıyı vermeye hazırız. Öbür yandan Diyarbakır’da demokrasi, İstanbul’da otokrasi olmaz.

'CHP her şartta komisyona girecek, her şartta kalacak, hiçbir şey yapılmazsa da kalacak' diye de bir şey yok. Ne yapılacağını görmek lazım.