Gazeteci-yazar Nihat Genç tedavi gördüğü hastane 4 Temmuz'da yaşamını yitirdi.

Mahkeme, akciğer kanseri nedeniyle tedavi gören Nihat Genç’in “akıllı ilaç bedeli” hakkında karar aldı.

Nihat Genç’in avukatı Ersan Barkın, sosyal medya hesabından konuya ilişkin açıklama yaptı.

NİHAT GENÇ’TEN İLAÇ PARASINI İSTEDİLER

Nihat Genç’in birinci ve ikinci akıllı ilaç dozlarını kendi imkanlarıyla karşıladığını belirten avukatı Ersan Barkın, eczaneden borç yoluyla alınan üçüncü doz bedelinin SGK tarafından karşılanması talebiyle Genç yaşamını kaybetmeden önce dava açtıklarını belirtti.

Mahkemenin önce tedbir talebini kabul ettiğini ifade eden Barkın, SGK’nın istinaf başvurusunun ardından “Davacı yanın haklılığı ve zararı hakkında yaklaşık ispatın sağlanamadığı” gerekçesiyle akıllı ilaç ücretinin kurum tarafından karşılanmasına dair kararın kaldırılmasına oybirliğiyle temyiz yolu kapalı olmak üzere karar alındığını açıkladı.

SGK, Nihat Genç’ten ilaç parasını geri istedi - Resim : 1

Ersan Barkın, X’te paylaştığı mesaj şu şekilde:

“Size bir yazardan, toplum önderinden söz etmek istiyorum. Akciğer kanserine dahi mukavemet gösterecek kadar acı eşiği yüksek, bıçkın. Son evrede zorla hekime götürebildiler. Hızla tedaviye başlandı, Devlet Hastanesi’nde. Bir akıllı ilaç ile süreci yavaşlatmanın yolunu aradılar. Her doz, dünya para. Ödeyecek güç, elbette yok. Yıllarca prim ödediği SGK’ya başvurdu avukatı.

Ücreti karşılanacak ilaçlar listesinde olmadığı gerekçesiyle reddedildi talep. Dava dışında yol kalmadı.

Eczaneden borçla aldılar ilacı, kurumdan tahsil edildiğinde ödemek üzere. Vicdanlı bir yargıç, bu taleple dava açan nice yurttaşın zaten davanın sonunu göremediğini bildiğinden olsa gerek, tedbir talebini de kabul etti. 3. dozu alabildi. Sonrasında zaten illet bedeni sarmıştı. Entübe, yoğun bakım. Kaybettik… Bu arada kurum ihtiyati tedbir talebine karşı istinaf başvurusu yapmıştı. Defnettik…

İstinaf Mahkemesi “Türk Milleti” adına karar verdi: “Davacı yanın haklılığı ve zararı hakkında yaklaşık ispatın sağlanamadığı” gerekçesiyle (ilaç ücretinin kurum tarafından karşılanmasına dair) kararın kaldırılmasına, oybirliğiyle, temyiz yolu kapalı… Kararda davacı yan diye söz edilen, vefat etti… Adına karar verilen Türk Milleti avlulardan taştı. Kurumun bağlı olduğu önceki bakan da saflardaydı üstelik, en önde… Türk Milleti adına… Şimdi ödeme emrinin tebliğini bekliyoruz, mahkeme kararı gereği ödenen bedelin iadesi talepli. Gölbaşı Mezarlığı’na…”

“NİHAT ABİYE YAKIŞIR TOPLUMSAL MÜCADELE”

Genç'in avukatı Ersan Barkın, konuya ilişkin şunları söyledi:

"Bu akıllı ilaçlarla ilgili açılan davaların, hastalar için elzem olanlarının tamamı zaten mahkemelerce kabul ediliyor. Ancak dava süresince kişinin ilaçtan yararlanması gereken zamanda kurumun ortaya koyduğu tavır, hastanın tedavi sürecini aksatıyor. Yani ihtiyati tedbirlere karşı istinaf mahkemesine başvuru yapıyorlar. İstinaf mahkemelerinin bu davalardaki tavrı da yalnızca reçete edilen ilacın kurumun ödenebilir ilaç listesinde bulunup bulunmadığıyla sınırlı oluyor. Nihat Genç’in karşı karşıya kaldığı durum da bununla ilgili. Yoksa Nihat Genç’in ailesinin, dostlarının bu tutarları ödemeye gücü yeter. Ama bu bir toplumsal mücadele, Nihat abiye yakışır toplumsal mücadele."

“BU KABUL EDİLEBİLİR DEĞİL”

Barkın, istinafın ihtiyati tedbir kararını kaldırmasının kabul edilebilir olmadığını belirtti. Bir başka müvekkilinin aynı mahiyette açtıkları davayı kazandığını ve istinafta da kabul edildiğini bildiren Barkın, "Yargıtay aşamasında usulen bir bozma kararı verildi" dedi.

Nihat Genç'in, iş mahkemesinin ihtiyati tedbir kararı nedeniyle akıllı ilaçtan yararlandığını ifade eden Barkın, "SGK'nin bugüne kadar ödediği bir ilaç bedeli vardı, onun iade sürecini başlatacağını düşünüyoruz" diye konuştu.

“ŞİFA MÜCADELELERİNİN YANINDA BİR DE HUKUKİ MÜCADELEYE GİRMEK ZORUNDA KALIYORLAR”

SGK'nin bu ilaçları yazan hekimleri itimat etmesi gerektiğini söyleyen Barkın, kurumun, ağır hastaların tedavi sürecini aksatmayacak şekilde mali yükümlülüklerini yerine getirmesi gerektiğini belirtti.

Barkın, şunları kaydetti:

"Aksi halde hastalar ve hasta aileleri ya bu akıllı ilaçları karşılayacak ekonomik güce sahip olmadıkları için yararlanamıyorlar ya da mevcut şifa mücadelelerinin yanında bir de hukuki mücadeleye girmek zorunda kalıyorlar. Devletin, birçoğu bu dava süresince hayatını kaybeden hastalara en son yükümlülüğü, bu yıllar boyunca ödedikleri primlerin karşılığıdır.

Biz bu davaların çoğunda duruşmaya gittiğimizde müvekkillerimizin vefat ettiğini görüyorduk UYAP kaydında. Ve bu davaları açan hastalar vefat ettiği için çoğu zaman bu davaları bitiren kişiler mirasçıları oluyor. Biz toplum olarak onlara son görevimizi yerine getirme şansımızı yitiriyoruz bu süreçte.

Kamu hastaneleri için bu geçerli. Özel hastanelerinin birçoğunda bu akıllı ilaçlarla ilgili SGK katkılarının çok daha basit biçimlerde SGK tarafından karşılandığını biliyoruz. Ama kamu hastanelerinde çok daha zor oluyor. Bunun muhasebesini de yapmalı bakanlık. Bu muhasebe de vicdanen ağır."

Ersan Barkın, Nihat Genç'in mirasçılarının davayı sürdüreceklerini ifade etti.