ABD’de birçok emlak ilanı, yapay zeaânın yardımıyla olduğundan çok daha iyi gösteriliyor. Ev sahipleri ve emlakçılar; duvarları hareket ettiren, odalara hayali mobilyalar yerleştiren, karanlık alanları aydınlatan ya da dış cepheyi tamamen yeniden tasarlayan yapay zeka araçlarını kullanıyor.
Slate’e konuşan çocuk kitabı illüstratörü DeAnn Wiley, Detroit’teki bir kiralık ev ilanında, yapay zekâ tarafından “pürüzsüzleştirilmiş” bir dış cephe fark etti. Zillow’da yayınlanan ilandaki görüntüler, yılların birikmiş kir ve yıpranmış yüzeylerini sihirli bir şekilde yok etmişti.
YENİ BİR GERÇEKLİK: HAYALİ CEPHELER VE SAHTE VİDEOLAR
Wired’ın haberine göre, bazı şirketler bu yöntemi daha da ileri taşıyor. Eski bir Facebook yöneticisi olan Alok Gupta tarafından kurulan AutoReel adlı girişim, statik fotoğrafları kısa videolara dönüştürerek gerçekte var olmayan “mükemmel” evleri pazarlıyor.
ABD Ulusal Emlakçılar Birliği’nden Dan Weisman, “Son haftalarda katıldığım konferanslarda, katılımcıların yüzde 80 ila 90’ı artık yapay zekâ kullandığını söylüyor,” diyerek sektörün dönüşümünü vurguladı.
Gupta ise bu ilgideki sıçramayı şöyle özetledi: “İki yıl önce müşteriler ‘hayır’ diyordu. 2024’te ‘daha fazla anlatın’ dediler. Bu yıl ise ‘nasıl başlarım?’ sorusunu sormaya başladılar.”
Yapay zeka kullanımı, emlakçılar için büyük tasarruf anlamına geliyor. Gupta’ya göre videograf çekimi yerine yapay zeka kullanmak, 500 ila 1000 dolar arasında maliyet avantajı sağlıyor.
Amerikan Emlakçılar Derneği’nin kurucusu Jason Haber ise daha açık konuştu:
“Boş bir oda fotoğrafını sanal düzenleyiciye gönderip 500 dolar ödemek yerine, ChatGPT’de 45 saniyede ücretsiz yapabiliyorsam neden bekleyeyim?”
Ancak bu kolaylık, alıcıların işini zorlaştırıyor. Artık her potansiyel müşteri, bir görüntünün “gerçek mi, yoksa yapay zekâ eseri mi” olduğunu çözmek zorunda.
Emlak teknolojisi firması Cotality’nin yöneticisi Kevin Greene, en büyük riskin tam sahtekârlık değil, küçük manipülasyonlar olduğunu söylüyor: “Bir fotoğrafı aydınlatabilen araçlar aynı zamanda elektrik hatlarını silebilir, ağaç ekleyebilir veya çimi havuzla değiştirebilir. İşte sınırın aşıldığı yer burası.”
Greene’e göre, önemli olan “doğrulanmış gerçek verilere” dayanmak. Yani kamu kayıtları, yerinde inceleme ve orijinal görsellerle desteklenmiş içerikler.
“SORUMLULUK KULLANICIDA DEĞİL, PLATFORMDA”
Uzmanlar, alıcıların dikkatli olmasını önerse de, sorumluluğun kullanıcıya yüklenmemesi gerektiğini savunuyor. Detroit’teki sahte ilanı fark eden sanatçı DeAnn Wiley, “Odak noktası kiracıların dikkatine değil, bu uygulamaların denetimine olmalı. Platformlar kullanıcılarını manipülasyondan korumakla yükümlü,” dedi.
Emlak dünyası için yapay zeka, maliyetleri düşüren bir araç olsa da, alıcılar açısından “gerçek ile kurgu arasındaki çizgiyi” giderek daha fazla bulanıklaştırıyor.