Ağa ve Kâhyası, çiftlikten kasabaya gitmek için at arabasıyla yola çıkarlar…

Bir süre sonra, canı sıkılan Ağa oyun oynamak ister...

Yolun kenarında bir taze inek kakası erişir gözüne...

“Dur!..” der arabayı süren Kâhyaya...

“Emret ağam!..”.

“Bu atlı arabayı sana versem, şu yol kenarında gördüğün pisliği yer misin?..”.

Bir an düşünür Kâhya, teklif cazip gelir…

Arabadan iner, inek pisliğini yiyip yeniden dizginleri eline alır ve yola devam ederler…

Kasabaya gelince ihtiyaçları olan ürünleri satın alır tekrar arabaya biner çiftliğe gitmek üzere yola koyulurlar...

Ağa, saçma sapan bir oyun yüzünden harika atları olan bu güzel arabayı kaybettiği için üzülmektedir...

Bir süre gittikten sonra yolun kenarında bir başka, taze üretilmiş inek kakası görürler…

Ağa yine bağırır “dur!..”.

Kâhya dizginlere asılır…

“Şu gördüğün inek kakasını ben yersem” diye başlar Ağa ve devam eder, “Atlarla arabayı bana yeniden verir misin?..”.

Kâhya bir an düşünür, “yersen tabii veririm Ağam…”.

Ağa, arabadan inip yolun kenarındaki inek pisliğini yer...

Tekrar yola koyulurlar… Çiftliğin geniş kapısından içeri girecekken Ağa, Kâhyaya seslenir:

“Durdur arabayı Kâhya…”.

Kâhya bir kez daha asılır dizginlere…

Ağa Kâhyaya bakar:

“Sabah bu kapıdan çıkarken bu atlı araba kimindi?..”.

Kâhya hemen cevabını verir:

“Senindi Ağam…”.

“Şimdi kimin?..”.

“Yine senin Ağam…”.

Ağa basar kahkahayı:

“Ulan köftehor” der, “madem hiçbir şey değişmeyecekti biz o haltı niye yedik?..”.

Kesin kaybedecekler

Savaşları başlatan muhteris, vasat altı, geri zekâlı politikacılar da sizler gibi biliyor ki; çıkardıkları savaşlar mutlaka bitecek…

Ve günümüz savaşlarında kimse kimsenin ülkesini işgal edemeyeceğine göre:

Savaşın başında durum nasıl idiyse, yine aynı duruma dönecekler…

Yani:

Taraflar sadece, yedikleri halt ile kalacaklar ama bu arada:

Yüzbinlerce insan ile milyarlarca dolar servet kaybedecekler…

Museviyle evlenen torun

Belki bu sefer sadece taraflardan biri halt yemiş olacak

İsrail’de değil ama İran’da rejim değişecek…

Belki de İsrail’in füzelerini atmak için, devrik Şah’ın kız torununun bir Musevi iş adamıyla evlenmesini beklemesinin tesadüf olmadığını anlayacağız…