Hadi gözümüz aydın:

-Türkiye, dolar milyoneri sayısı artışında açık ara dünya birincisi oldu!

Ne güzel, İsviçre merkezli banka USB’nin raporuna göre dünya birinciliğimizin detayları şöyle:

-Yalnızca açık ara birinci değil Türkiye, 2024’te dolar milyoneri sayısının en hızlı arttığı ülke!

Rakamlar gerçekten çok çarpıcı; dolar milyonerlerinin sayısı dünya genelinde yüzde 2,1 oranında yükseldi. Bu şu demek; 684 bin kişi milyoner sınıfına dahil oldu. Böylece küresel çapta her gün neredeyse 2 bin yeni milyoner var oldu!

Bu USB’nin incelediği 58 ülkede yaşanan gelişme. Türkiye’de ise milyoner sayısı büyük bir sıçramayla yüzde 8,4’e ulaştı. Bu da şu demek; toplam milyoner sayısı yaklaşık 7 bin kişi artarak 68 bine dayandı demek! Türkiye’yi takip eden iki ülke hangileri biliyor musunuz?

-Birleşik Arap Emirlikleri ile Rusya!

Bir de sıralamaya bakalım:

-ABD, yaklaşık 24 milyon kişiyle genel toplamda birinci sırada. İkinci Çin’de 6.3 milyon, üçüncü sıradaki Fransa’da ise 3 milyon dolar milyoneri bulunuyor!

Müthiş değil mi?

Parlak tablonun perde arkası

Maalesef değil!

İnsanın aklına gayet sıkıntılı bir soru gelip takılıyor, şu soru öne çıkıyor:

-Sevinmeli miyiz yoksa utanmalı mıyız?

Çünkü, bu görünüşte “güzel” haberin arkasında büyük bir trajedi yatıyor! USB raporuna göre, Türkiye’de reel bazda ortalama servet yüzde 16,4’e geriye kalan tüm halkın serveti ise yüzde 21’e geriledi! Bu ne anlama geliyor derseniz hazin:

-Türkiye 56 ülke arasında en kötü ülke oldu!

Bir küçük karşılaştırma yapalım; mesela Macaristan’da toplam halkın ortalama serveti yüzde 18, İsveç ve İtalya’da ise reel bazda yüzde 15’ten fazla büyürken, Türkiye’nin ardından en kötü ülkeler yüzde 8’lik gerilemeyle Rusya, yüzde 6,3’lük küçülmeyle Çin olarak sıralandı.

-Maşallah bu alanda her anlamda birinciyiz yani!

Bitmedi; gelir eşitsizliğini ölçen “Gini katsayısında” ise en kötü 9’uncu ülke konumu ile listedeyiz!

Ölmüşüz ağlayanımız yok!

Görüntü, tam anlamıyla felaket…

Siz bunu “kepazelik” olarak da okuyabilirsiniz! USB’nin bu servet raporu, Türkiye’de gelir eşitsizliğinin ne kadar derinleştiğini hiçbir bahaneye yer vermeyecek şekilde gözler önüne seriyor, ne yazık ki!

Bakın USB’nin Baş Ekonomisti Paul Donovan ne diyor:

-Servet yalnızca ekonomik bir ölçü değildir, aynı zamanda toplumsal ve siyasi bir güçtür. Dördüncü sanayi devrimini ve artan kamu borcunu yaşarken, servetin nasıl dağıtıldığı ve aktarıldığı, fırsatları, politikaları ve ilerlemeyi şekillendirecektir!

Kulağımıza küpe olsun diye bir veri daha sunayım:

-Dünyanın kişi başına otalama servet tablosunda İsviçre 687bin 166 dolarla birinci sırada. Onu 600 bin doları aşan servetle ABD ve Hong Kong takip ediyor…

‘Türkiye bu tabloda nerede?’ sorusunun dolar bazında kesin karşılığını söylesem utancınız katlanır! Dünyanın en büyük sigorta şirketlerinden Allianz’ın raporuna göre Türkiye’de bir zamanlar “orta direk” diye anılan orta sınıfın neredeyse eridiğini rakamsal verilerle ortaya koyuyor:

-Dünyada özel hanelerin sahip olduğu servete göre en zengin ülkeler sıralamasında Türkiye kişi başına ortalama 3 bin 240 euroluk maddi varlık ile 46. Sırada bulunuyor…

Yine kibar yazmışlar, anlatmışlar; aslında söylenen, işaret edilmek istenen gayet açık:

-Ölmüşüz ağlayanımız yok!