Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) kasım ayı enflasyonunu yüzde 0.87, yıllık enflasyonu ise yüzde 31.07 olarak hesapladı. Çarşıda - pazarda hissedilenin bu oranlardan katbekat fazla olduğunu söyleyen vatandaşlar, tabiri caizse isyan etti.

Kendi enflasyonunun yüzde 70 - 80 dolaylarında olduğunu söyleyen Mutlu Bozkurt, şunları söyledi:

"Enflasyon düştü deniyor. Ama bir yere bir şey almaya gittiğinizde, markete, bakkala her gittiğinizde fiyat artmış oluyor. Bugün bir ürün aldın, haftaya gidiyorsun fiyatı değişmiş oluyor. Artışlar da yüksek. Nasıl yüzde 31 enflasyon?

Emekliye, memura zam yapmaya gelince yüzde 35, ama diğer ürünlere, vergilere gelince yüzde 50, yüzde 60. Yüzde 31 nasıl oluyor biz de anlamadık. Her gün her şeyin fiyatı yükseliyor. Bizim enflasyonumuz onların enflasyonunun iki katından fazla.

Yüzde 70, yüzde 80 civarında vardır. Belki daha fazladır. Yüzde 35 kâğıt üzerinde enflasyon. Emekliye ne kadar düşük zam verirsek düşüncesiyle açıklanmış rakamlar. Paranın değeri yok."

'PARA YETMEDİĞİ İÇİN HAMALLIK YAPIYORUM'

İkinci el eşya alım - satımı yapan dükkanların önünde hamallık yapan 61 yaşındaki kalp hastası emekli İlhan Azboy, şöyle konuştu:

"Emekli olarak burada iş bekliyorum. Maaşımız az olduğundan dolayı yetmiyor. Benim düzenim düzgün olsa burada iş beklemem herhalde. 10 yıldır emekliyim. Kalp hastası olmama rağmen hamallık yapıyorum ben yetmediği için 61 yaşındayım. İş bekliyorum, o da olursa. Üç dört günde bir iş çıkıyor. Biri buzdolabı alacak da çıkaracağız da.

Yoksa belli bir işimiz yok. Maaşımıza katkı olsun, evimizin ekmeğine katkı olsun diye burada beklenti içindeyiz. Bir miktarı da yok, adam bize ne verirse eyvallah deyip çekilip gidiyoruz.

Zorluğundan ziyade beklenti, umut, acaba evimize bir katkımız olur mu? Yetmediğinden, yetse ben niye bekleyeyim ki burada. Ben de gider sobanın arkasında yatarım. Tavuk eti bile bize lüks oldu. Eskiden tavuk eti en son kullandığımız şeydi, şimdi lüks oldu."