Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ı eleştirdiği paylaşımı sonrası AKP'den ihraç edilen eski İzmir Milletvekili Hüseyin Kocabıyık, bu süreçte 'savunmasının' parti arşivine geçmesinin engellendiğini savundu.
Bilindiği üzere Kocabıyık, İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu ve çalışma arkadaşlarının gözaltına alınıp tutuklandığı soruşturmalara tepki göstermişti.
Eski siyasetçi kişisel X (eski adıyla Twitter) hesabında "Recep Tayyip Erdoğan… Geleceğin yer burası mıydı? Biz bunlar için mi mücadele ettik? Bunun için mi mahkemelerde süründük yıllarca? Sen aslında kendine darbe yaptın haberin yok" mesajını yayınlamıştı.
Bu sözleri sonrası AKP Merkez Disiplin Kurulu'na sevk edilmiş, ardından partiden ihraç kararı verilmişti.
'UYANIKLAR BEĞENMEMİŞ'
Kocabıyık bugün yaptığı paylaşımda "AK Parti Merkez Disiplin Kurulu'ndaki çok uyanık arkadaşlar, akılları sıra benim savunmamı beğenmemişler ve bu metnin parti arşivine girmesini engellemişlerdir" ifadesine yer verdi.
"Hiç niyetim yoktu ama bu durum karşısında söz konusu savunmamın Türkiye arşivine girmesini sağlamak benim için bir görev haline gelmiştir" dedikten sonra metnin tamamını aktardı:
"Parti tüzük ve programına, demokrasi, insan hakları ve hukukun evrensel temel kural ve normlarına aykırı faaliyetlere katılmak, destek olmak yahut bizzat aykırı eylem ve işlemlerde bulunmak" iddiasıyla Ak Parti'den ihracım talep edilmektedir.
Kurulunuz eğer ihracımı bu gerekçeye dayandırıyorsa, belli ki ironi yapıyor ve büyük bir ciddiyetsizlik sergiliyor.
Ben bütün hayatım boyunca olduğu gibi, Ak Parti'de siyaset yaptığım sürelerde de Ak Partinin kuruluş beyannamesi ve programında yer alan değerlere inandım; demokrasi, hukuk ve insan hakları mücadelesi verdim. Zaten hali hazırdaki sorunda, Ak Parti'nin bu ilke ve değerlere açıkça aykırı siyaset yapar hale gelmesidir.
'PARTİ KENDİNİ VAR EDEN BÜTÜN DEĞERLERE AYKIRI BİR YOL İZLEDİ'
Herhangi bir savunmaya ihtiyaç duymuyorum, zira herkes her şeyi biliyor. Ancak şu hususları siyasi tarihin arşivi için tespit etmekte yarar görüyorum:
Ak parti uzun iktidar yıllarının önemli bölümünde Türk milletine hizmet etmiş bir siyasi kuruluştur. Demokrasi, hukuk, insan hakları gibi evrensel değerler bakımından da tarihi gelişmelere öncülük etmiştir. Zaten bizim gibi demokratlar da bu misyonundan dolayı kendi siyasi kabilelerinden çıkıp Ak Parti'ye destek olmuşlardır.
Ancak son dönemlerde, parti kendini var eden bütün değerlere aykırı bir siyasi yol takip etmiştir. Esasen bütün itirazlarımız bu gelişmeye karşıdır.
'ANAYASAYA İTAATSİZLİK EDİLDİ'
Bu süreçte:
Parti Kuruluş Beyannamesi, program ve tüzükte yer alan bütün değerlere sadakatsizlik gösterildi.
Mevcut Türkiye Cumhuriyeti Anayasasına itaatsizlik edildi.
Anayasa mahkemesinin kararlarına uyulmadı.
Anayasa hükmü olduğu halde AİHM kararları tanınmadı.
Şahsi siyasi emellere hizmeti amaçlayan bir yargı düzeni oluşturuldu.
Hukuk ve adalet itibarsızlaştırıldı.
Anayasanın 24. maddesine aykırı tavır ve siyasi kararlarla Ak Parti hukuken risk altına sokuldu.
'DEMOKRASİ SINIRLARI DARALTILDI'
Demokrasimizi geliştirmek yerine sınırları daraltıldı.
Muhalefet unsurları, gazeteciler, aydınlar, öğrenciler hapse atılarak terbiye edilmeye çalışıldı.
En son olarak, siyasi rakipler, kendi yaşadıklarımız ve tecrübelerimiz unutularak, yargı yoluyla tasfiye edilmeye çalışıldı.
Bu partide yönetici ve milletvekili olan bazı kişilerin neden zenginleştiği hiç merak edilmedi.
Sonuç olarak:
Minareler devrildi.
Kubbeler çökertildi.
Camilerden muhabbet uzaklaştırıldı.
Müminler adaletsiz bir düzenin askerleri haline getirildi.
Ben bu hale getirilmiş bir siyasi partiden ihraç edilmek üzereyim.
Adalet ve kalkınma partisine verdiğim çok emek ve döktüğüm çok alın teri vardır.
Bu partinin bana kazandırdığı da çok değer vardır.
En başta çok iyi insanlar ve dostlar tanıdım.
Ve tabi ömrümün sonuna kadar koruyacağım bazı iyi hatıralarla ayrılıyorum.
Yukarıdaki satırlar ve mahiyetindeki tespitler muhalefet kaygısıyla yazılmamıştır.
Umarım Adalet ve Kalkınma Partisi kuruluş metinlerinde ve programındaki değerleri savunmaya tekrar başlar ve eski günlerine tekrar döner, Türk milletine hizmete devam eder.
Samimi temennim budur. Benim söyleyeceklerim bundan ibarettir. Saygılarımla."

ERDOĞAN'LA FOTOĞRAFINI PAYLAŞIP İSYAN ETMİŞTİ
Kocabıyık disiplin kuruluna sevk edildiğinde büyük tepki göstermiş, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'la Pınarhisar Cezaevi'nde 1999 senesinde çektirdiği fotoğrafı ekleyerek şunları kayda geçirmişti:
- "Burası Pınarhisar Cezaevi. Bu fotoğrafın içinde o gün hukuksuzluğa, haksızlığa uğrayan Recep Tayyip Erdoğan var. Erol Olçok var, Hayati Yazıcı var, başımızda dikili gardiyan var ve ben varım.
- Bugün benim için ihraç kararı verenlerin çoğu daha ilk mektep talebesiydi muhtemelen. AK Partili olmayı şeref çizgisinden utanılacak bir çizgiye taşıyanlar utansın."
AKP'den ihraç edilmişti, 'eyleme' başladıGündem