CHP’ye bir cisim geliyor

BUNU YAZMAK GEREK

Hayli zaman sonra AKP genel başkanı partisinin grup toplantısında kürsüye çıktı.

Cumhur ittifakında bir çatırdama olmadığını söyleyen Bahçeli’ye teşekkür etti, “tek adam, diktatör” gibi iddialara “safsata” dedi.

AKP’nin 23 yıl önce iktidara gelmesiyle hizmetlerin başladığını istikrarın sağlandığını anlattı.

Erdoğan’ın CHP ve genel başkanı için söylediği sözler ise çok ilginçti.

Aynen şöyle konuştu; “Sayın Özel, CHP’nin yanlışlarını düzeltme noktasında iyi sınav veremiyor. Güvenliğe, dış politikaya dair hususlarda yerli ve milli duruş sergileyemiyor. Milletimiz CHP’de iplerin kimin elinde olduğunu biliyor ancak siyaset otobanında bu kadar sık şerit ve fikir değiştirmek, CHP’ye iyi gelmeyebilir. Sayın Özel böyle siyaset yapmaya devam ederse, endişem o dur ki CHP ya hararet yapacak ya dingil kıracak ya da şanzımanı dağıtacaktır.”

Artık şunu çok iyi biliyoruz ki Erdoğan bu tür sözler söyledikten sonra “mutlaka bir şeyler” oluyor.

“Dingil kırılması” ya da “şanzıman dağılması” ne demek?

CHP’liler Özgür Özel’in muhalefetinden de sözlerinden de mücadelesinden de memnun.

O halde parti içi bir kırılma, şanzıman dağılması söz konusu değil.

O halde dışarıdan bir hamle gelecek demektir.

CHP yönetimi ne yapar bilemiyorum ama sanki
çok şaşırtıcı bir uygulamaya maruz kalacaklar gibi geliyor bana.

ŞAKA GİBİ

Hepsini Devlet Bahçeli söyledi

Aşağıdaki cümleler Bahçeli’ye ait, çoğunu zaten biliyorsunuz.

Ama ister istemez şaşırıyor insan bu kadar “sağa sola yalpa olur mu?” diye

- AYM derhal DEM’i kapatmalıdır.

- Meclis’te teröristler var.

- CHP yönetimine diyorum ki, Demirtaş teröristtir.

- Apo gelip DEM’de konuşmalıdır.

- Komisyon İmralı’ya gidip Apo’yu dinlemelidir.

Demirtaş’ın çıkması hayırlı olacaktır...”

Bİ SOR BAKALIM

Mesnetsiz ve önyargılı olan ne?

Avrupa Birliği’nin Türkiye ile ilgili 2025 ilerleme raporu yayınlandı.

Yayınlanır yayınlanmaz da Dışişleri Bakanlığı bir açıklama yayınlayarak “Raporu yargı ve temel haklar ile iç siyasi gelişmelere ilişkin taraflı, ön yargılı ve mesnetsizdir, iddialarını reddediyoruz” dedi.

Peki raporda ne var?

YARGI: Bağımsız değil, muhalefet hedef alınıyor. (Aksini söyleyebilir misiniz?)

AYM VE AİHM KARARLARI: Bu kurumların aldığı kararlara uyulmuyor. (Uyuluyor mu?)

MUHALEFETE BASKI: Seçilmiş kişiler tutuklanıyor, seçilmişlerin yerine kayyım atanıyor. (Öyle değil mi?)

YOLSUZLUK: Uluslararası sözleşmelere uyulmuyor, yolsuzlukla mücadele birimi yok. (Var mı?)

İFADE ÖZGÜRLÜĞÜ: Özgürlükler kısıtlanıyor medyaya karşı ayırımcı uygulamalar yapılıyor. (Nasıl itiraz edebilirsiniz?)

Demokratik ve medeni ülkeler yıllardır Türkiye’yi bu açılardan eleştiriyorlar ama bizimkiler “Mesnetsiz ve ön yargılı” diyorlar diyebiliyorlar.

Oysa bir kereliğine de olsa “Acaba doru söylüyor olabilirler mi?” diye düşünseler ya.

ÜZÜLDÜM

Ahmet Abi’yi de uğurladık

İlk tanıdığımda yıl 1984’tü. Türk tiyatrosunun ve sinemasının ustalarından Ahmet Gülhan’la demek ki 40 yıla yakın bir dostluğumuz varmış.

Şansa bakın ki son 15 yılı da Beylerbeyi’nde komşu olarak geçirdik. Neredeyse her gün sahilde karşılaşıyor keyifli sohbetler ediyorduk. Ahmet Gülhan’dan sanat dünyası anılarını dinlemek ne kadar büyük keyifti anlatamam. Ama eşi Gülümser Hanım’ı 7 ay önce kaybettikten sonra her şey değişti.

Ahmet Abi dünyaya küsmüştü “Gülümser de gittikten sonra ben niye yaşıyorum ki” diye mırıldandığına kim bilir kaç kez şahit olmuştum.

Şimdi Gülümser’ine kavuştu. Nurlar içinde yatsın.

MERAK ETTİĞİM ŞEYLER

Ne olduğunu anlayan var mı?

CHP Gürsel Tekin’in İstanbul İl Başkanlığına kayyım olarak atanmasına itiraz etmişti ama 45. Asliye hukuk mahkemesi bunu reddetti.

Yani Gürsel Tekin görevinin başındaymış.

İyi de kayyım atamasından sonra iki kere CHP İstanbul İl kongresi yapıldı.

Seçim kurulu iki kez başkan seçilen Özgür Çelik’e mazbatasını verdi.

Üstelik “butlan davası da” düştü.

CHP’nin İstanbul il başkanı kim?

YSK’ya göre Özgür Çelik, mahkemeye göre Gürsel Tekin.

Anlamadığımız şu; hangisi geçerli?