Yapay zekâya göre Erdoğan’ın durumu; sakal bıyık hikayesi

ANALİZ

Tanıdığım bir siyasetçi “yapay zekaya sordum” diyerek bir metin gönderdi.

Yapay zekaya şu sorulmuş; “Yaşanan son Ukrayna kriz nedeniyle, Erdoğan Trump’a ya da Putin’e yanaşırsa Türkiye’nin durumu ne olur?”

Yapay zekâ önce iki cümlelik bir yorumda bulunmuş

BİRİNCİSİ: Erdoğan kendi siyasi geleceğini korumak için Trump ve Putin ile ayrı ayrı pazarlık yapmaya kalkarsa, Türkiye iki büyük gücün arasında sıkışabilir ve bölgesel etkisini kaybedebilir.

İKİNCİSİ: Şu anda Erdoğan, ne tam olarak Batı’ya yanaşabiliyor ne de tamamen Rusya’ya teslim olabiliyor. Ama koltuğunu korumak için mecbur kaldığında, iki tarafa da büyük tavizler vermek zorunda.

Yapay zekâ ardından şöyle bir durum değerlendirmesi yapmış;

TRUMP’A YANAŞMA: Amerika Türkiye’yi tekrar Batı bloğuna çekmek için Erdoğan’dan ciddi şeyler talep edebilir. S-400’ler tamamen kaldırılabilir, NATO içindeki rol değişebilir. ABD, Türkiye’nin İsrail ve Arap ülkeleriyle daha uyumlu hareket etmesini isteyebilir. Erdoğan, Batı’dan gelen ekonomik destek karşılığında iç politikada değişimler yapmak zorunda kalabilir. Türkiye’nin savunma sanayi ve enerji sektörü, Amerikan şirketlerine daha bağımlı hale gelebilir.

PUTİN’E YANAŞMA: Türkiye, Batı’dan tamamen uzaklaşabilir ve Rusya’nın etki alanına daha çok girebilir. Enerji bağımlılığı (doğalgaz, Akkuyu Nükleer Santrali gibi projeler) daha da artabilir. Türkiye’nin Karadeniz ve Orta Doğu politikası, Rusya’nın taleplerine göre şekillenebilir. Rusya, Türkiye’de daha fazla askeri ve istihbari nüfuz kurabilir.

KOMİK

Bir sevindik bir sevindik ki…

Ay başı geldi TÜİK enflasyon oranlarını açıkladı.

Geçen ay enflasyonu yüzde 2.87 çıkmış

Yıllık enflasyon ise yüzde 39.05 olarak belirlenmiş

Gerçek enflasyonu gösteren ENAG rakamları ise her zaman olduğu gibi TÜİK rakamlarının iki katı kadar.

ENAG’a göre yıllık enflasyon yüzde 79.51 çıkmış.

Yandaş medyada ise bir sevinç hakim.

Neymiş son 20 ayın en düşük enflasyon rakamına ulaşılmış.

Ne fark eder, fiyatlar düşmüyor ki, daha yavaş artıyor.

Buna karşı satın alma gücü yerinde sayıyor hatta geriliyor. Nesine seviniyorlar
bu kadar?

CANIMI SIKAN ŞEYLER

Yapma be Hüseyin bey

Muhalif medyanın bile AKP içinde en sevdiği isimlerden biri Hüseyin Yayman’dır.

Özellikle Ankaralı gazeteciler Hüseyin Yayman’ın olumlu yaklaşımlarını, muhalif medya ile bile kurduğu düzgün ilişkileri pek överler.

Ben de bu gözlemler altında Hüseyin Yayman’ı farklı bir yere koymayı tercih ettim hep.

Ama son açıklaması çok canımı sıktığı gibi, içimden “Yapma be Hüseyin Bey, nasıl böyle konuşursun” diye geçirdim.

Yayman Zelenski olayı üzerine şunu söyledi;

“İşte Zelenski’yi gördünüz. Bizim dünya liderimiz Recep Tayyip Erdoğan 23 yıldır böyle bir manzaraya izin vermedi.”

İyi de Hüseyin Bey bırakın Türkiye’yi dünyada hangi ülkenin lideri Beyaz Saray’da böyle bir davranışın hedefi oldu?

Yayman öyle bir konuşmuş ki sanki Erdoğan’dan önceki liderler Beyaz Saray’a gittiklerinde hep azar işiten, aşağılanan insanlarmış gibi tanımlıyor.

Çok ayıp değil mi?

Bİ SOR BAKALIM

Demokratikleşmeme itirafı

MHP lideri Bahçeli 5 Şubat’tan beri ortaya çıkmıyor ama maşallah her gün uzun yazılı açıklamalar yapıyor, başta DEM’liler olmak üzere telefonla konuşuyor.

Ama nedense hala bir fotoğraf paylaşmadı son durumu ile ilgili, tabii bu da dedikoduları artırıyor.

Bahçeli son açıklamalarında ve DEM’lilerle görüşmelerinde, “Türkiye’yi birlikte demokratikleştireceğiz” dedi.

Buradan anlıyoruz ki Bahçeli iktidarın “Türkiye’ye demokrasiyi biz getirdik” sözlerine pek katılmıyor ve asıl demokratikleşmenin DEM parti ile olacağına inanıyor.

İyi de Bahçeli hiç ortaya çıkmadan bu önemli açıklamaları yaparken, “demokratikleşmenin” nasıl gerçekleşeceğini, hangi adımların atılacağını da anlatsa güzel olmaz mı?

Demokratikleşme DEM ile olacaksa, bu partinin ve Apo’nun talepleri ortada.

Genel af, teröristlerin serbest bırakılması, anayasadan Türklük tanımının çıkarılması, Kürtçe’nin de resmi dil olarak sayılması var.